Vargas-Andrews, bombalı saldırı düzenleneceğine dair istihbaratın o sırada ellerinde olduğunu, saldırganı da kalabalığın içinde teşhis ettiğini, harekete geçmek için üstlerinden izin talep ettiğini fakat hiçbir yanıt alamadığını anlattı:
Bombanın etkisiyle havaya fırladığını, yere düştükten sonra gözlerini açtığında silah arkadaşlarının yerde yattığını aktaran eski asker, bazılarının bilincini bazılarının ise hayatını kaybettiğini söyledi:
Geri çekilme sürecine dair “affedilemez bir hesap vermeme ve ihmalkarlık” durumu olduğunu söyleyen Vargas-Andrews “Kurtaramadığımız ve arkamızda bıraktığımız insanların yüzleri gözümün önüne geliyor” dedi.
Temsilciler Meclisi Dışişleri Komisyonu’nda ifade veren eski ve muvazzaf askerler, geri çekilmenin psikolojileri üzerindeki etkilerini de anlattı.
Afganları tahliye için görevlendirilen Emekli Yarbay Scott Mann, müttefiklerini ülkeden çıkarma faaliyetlerinin herkes için hayal kırıklığı olduğunu vurguladı.
Eski askerlere yardım için kurulan telefon hattına başvuruların o dönem yüzde 81 arttığını belirten Mann, ABD’nin bir “akıl sağlığı tsunamisiyle” karşı karşıya olduğunu savundu.
Mann, bir silah arkadaşının da intihar ettiğini söyledi, “Bu vicdani hasarı kaldıramadı” dedi.
Tanıkların büyük kısmı, Afganistan’da yaşanan aksaklıklardan, George Bush yönetiminden bugüne tüm Amerikan yönetimleri sorumlu tuttu,
Yarbay Mann “Amerika müttefiklerini nesillerdir çöp gibi geride bırakan kötü bir gelenek yarattı. Bu Vietnam’daki Montanyarlardan Suriye’deki Kürtlere kadar böyle” dedi.
Cumhuriyetçiler Afganistan’dan çekilme sürecinde yaşanan kaostan Biden yönetimini sorumlu tutuyor.
ABD Başkanı Joe Biden daha önce bu süreçte yaşananların sorumluluğunu üstlendiğini söylese de, Taliban’la geri çekilme pazarlığını yürüten selefi Donald Trump’ı da suçlamıştı.