Hürriyet yazarı Ertuğrul Özkök, TSK'daki cunta yapılanması tarafından düzenlenen darbe girişiminin ardından ilan edilen olağanüstü hâl uygulamasının (OHAL) 670 sayılı kanun hükmünde kararnamesiyle 38 bin mahkûmun tahliye edilecek olmasıyla ilgili olarak "Darbeciyi cezalandıracağız diye hırsızı, uğursuzu ödüllendiriyoruz. Görüyor musunuz 15 Temmuz gecesinin iktidarıyla, vatandaşıyla hepimizi nasıl feci bir tercihle karşı karşıya bıraktığını, eminim, bu kararnameyi çıkaranlar da hiç mutlu değildir" ifadesini kullandı.
Ertuğrul Özkök'ün "Hırsızı, uğursuzu çıkarıp darbeciye mi yer açıyoruz" başlığıyla yayımlanan (18 Ağustos 2016) yazısı şöyle:
Hırsızı, uğursuzu çıkarıp darbeciye mi yer açıyoruz
Ne diyelim o uğursuz gecenin melun adamlarına...
Devleti ele geçirmek için yol çıkmış o melun teşkilatın başına, mensuplarına hangi galiz küfrü edersek biraz sakinleşir içimiz...
***
Onların yaptığı gibi yapıp bela mı okuyalım...
“Allah hepinizin belasını versin” diye mi haykıralım...
***
Bizi getirdikleri şu noktaya, düşürdükleri şu perişan hale bakın...
***
Hapishanelerde yer kalmamış...
Şimdi aşağılık darbeciye yer açmak için hırsızını, itini, uğursuzunu salıveriyoruz...
***
Bir melunu içeri tıkmak için bir başka meluna “Hadi sen evine git” diyoruz...
Hadi git ve yeniden vatandaşın evini soy soğana çevir...
Darbeciyi cezalandıracağız diye hırsızı, uğursuzu ödüllendiriyoruz.
***
Görüyor musunuz 15 Temmuz gecesinin iktidarıyla, vatandaşıyla hepimizi nasıl feci bir tercihle karşı karşıya bıraktığını... Eminim, bu kararnameyi çıkaranlar da hiç mutlu değildir.
***
Ama bil ki... Bu daha bir şey değil...
Darbeciye yer açmak için çıkardığımız hırsız, uğursuz tekrar evlerimize dadandığında göreceğiz asıl felaketi.
***
O yüzden diyorum ki...
Darbeciye bela okuyacaksan...
Müsrif olma... Tasarruflu git...
***
Evin soğana çevrildikten sonra haykırabilmek için de birkaç lanet parçası koy sabır kumbarana...
Dua et ki bir daha darbe olmasın...
- Bugüne bakıp yarını düşün. Dua et ki bir darbe daha olmasın... Maazallah bu defa katilleri de salmak zorunda kalabilirler sokağımıza, evimize...
Şimdi Deniz Seki "Benim günahım" ne diye haykırsa haksız mı
- “Sen çok yükseklere uçmuşsun, biraz burnun yere sürtsün” gibi hukukla yakından uzaktan ilgisi bulunmayan bir cümle ile onu tutuklamaya sevk eden savcı FETÖ üyeliğinden içeride.
- Mahkûmiyet kararına imza atan Ağır Ceza Mahkemesi üyesi 3 hâkimden ikisi FETÖ suçundan içeride.
- Lehine temyizi geri çeken savcı FETÖ iddiasıyla içeride.
- Yargıtay ilgili dairesinde aleyhine oy kullanan her iki üye FETÖ iddiasıyla içeride.
Ve hapishanede bu FETÖ’cülere yer açmak için af çıkarılıyor...
Ama siz bu affın kapsamına girmiyorsunuz...
Siz FETÖ kurbanı bir Deniz Seki olsanız ne hissederdiniz...
Yeniçağ gazetesindeki ilginç bir yazardan öğrendiklerim
Arkadaş çevremde son günlerde Yeniçağ gazetesinin bir yazarı çok konuşuluyor.
Adı Ahmet Takan...
Sanki takma isim gibi duruyor.
Son günlerde özellikle AKP içinden çok ilginç haberler veriyor, analizler yapıyor. Yazılarını tam gece yarısı koyuyor ve tarih veriyor.
Mesela dünkü yazısı “17 Ağustos 2016 00.00” tarihi ile yayınlandı.
Oradan okuduğuma göre, “AKP içinde büyükşehir statüsündeki 3 belediyenin başkanlarına istifa et baskısı varmış”.
O isim vermiyor ama ben, en azından birinin kim olduğunu, son günlerdeki aşırı telaşından tahmin edebiliyorum.
Asıl ilginç bilgi şuydu:
AKP’nin resmi internet sitesindeki tüzüğünün önsözünde hâlâ genel başkan olarak Ahmet Davutoğlu’nun adı ve imzası varmış.
Ben de merak ettim. Acaba onun döneminde kabul edildiği için mi, yoksa unutkanlık mı...
Ahmet Takan’ı ilgiyle okumaya devam edeceğim.