-Ergin: ''Süreci önemsiyoruz'' ANKARA (A.A) - 21.10.2011 - Adalet Bakanı Sadullah Ergin yeni anayasa için TBMM Başkanı Cemil Çiçek'in inisiyatifinde başlayan süreci son derece önemsediklerini vurgulayarak, ''Bu sürecin başarıya ulaşması için hepimizin sürecin üzerine titremesi ve bu sürece gözümüz gibi bakmamız gerektiğini düşünüyorum'' dedi. Ergin, Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi (ESAM) tarafından düzenlenen Milli Anayasa Şurası'nın açılışına katıldı. Ergin, konuşmasına önceki gün Hakkari'nin Çukurca ilçesinde hayatını kaybeden şehitlerimizi anarak başladı. Yaralılara da acil şifalar dileyen Ergin, ''Terörün bittiği, demokrasimizin güçlendiği, temel insan haklarının güvence altında olduğu, ekonomik şartların bugünden daha iyi hale geldiği bir Türkiye özlemini ifade etmek istiyorum'' dedi. Türkiye için önemli olan yeni bir anayasa çalışmalarının TBMM'nin gündeminde olduğu bir dönemde ESAM tarafından böyle bir çalışmanın yapılmasından dolayı ESAM yönetimine teşekkür etti. Ergin, ''Çok doğru bir zamanda ve zeminde yapılan bu çalışmayla ülkemizde anayasa özleminin doruk noktaya ulaştığı ilk defa bu derecede sivil inisiyatifin, sivil toplum örgütlerinin, vatandaşların sürece sahip çıktığı bir noktaya ulaştık'' diye konuştu. Dünyada acımasız bir yarış sürdüğüne işaret eden Ergin, şunları kaydetti: ''Bu yarışta ülkemizi milletimizi geri bırakmaya hakkımız, lüksümüz yok. Onun için bu ülke artık kendini geleceğe taşıyacak, modern, demokrat, insanı temel alan, devleti halkına karşı değil zayıf olan bireyi vatandaşı kamu otoritesine karşı öncelikle koruyan, temel hakları, doğuştan sahip olduğumuz hakları önceleyen bir anayasayı Türkiye çoktan hak etti. Bunu yapmak üzere şu anda değerli Meclis Başkanımızın inisiyatifinde başlayan süreci son derece önemsiyoruz. Bu sürecin başarıya ulaşması için hepimizin sürecin üzerine titremesi ve bu sürece gözümüz gibi bakmamız gerektiğini düşünüyorum. Hiçbir siyasi endişe ve mülahaza bu sürece zarar vermemizi gerektirmiyor. Siyasetimizi yaparız, muhalefetimizi yaparız, ama bu kadar geniş bir arzunun, isteğin bir noktada buluştuğu bir zeminde bu kadar çok yaklaştığımız, dokunabilecek noktaya ulaştığımız bu sürece zarar verecek her türlü yaklaşımdan ve beyandan kaçınmamız gerektiğini kendi açımdan söylemek istiyorum.''
