Adalet Bakanı Sadullah Ergin, anadilde savunma hakkı için çalışma başlattıklarını ve bu çalışmanın pazartesi günü Bakanlar Kurulu'na sunulabileceğini söyledi.
Sadullah Ergin, BDP'li milletvekilleriyle cezaevlerinde açlık grevi eylemi yapan tutuklu ve hükümlü PKK ve KCK'lıların durumu için yapılan toplantı hakkında Milliyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Fikret Bila'ya bilgi verdi.
Bakan Ergin, görüşmede konuşulanlar hakkında bilgi vermemek üzere anlaşıldığını söyleyerek "Bu görüşmede, görüşmenin içeriği ile ilgili olarak bilgi vermemek, konuşmamak konusunda bir ilke kararı da alındı. Bunun nedeni tartışmaların körüklenip başka mecralara çekilmesini önlemektir. Bu ilke yaklaşımına, beni ziyaret eden BDP’liler de katıldılar" dedi. "Bu anlayış birliği içinde hareket edilecek" diyen Bakan Ergin sözlerini şöyle sürdürdü:
"Genel bir çerçeve olarak şunu söyleyebilirim; bu görüşmede süreci kötüleştirecek söylem ve eylemlerden uzak durulması hususunda bir anlayış birliğine varıldı. Bu hassas süreci olumsuz etkileyecek, daha kötüye götürecek sıkıntıların aşılmasına katkı sunmayacak beyanların ve birtakım eylemlerin bir yararı olmadığı anlaşılmış durumdadır. Bu itibarla hassasiyet gösterilmesi gerektiği de vurgulandı."
Bakan Ergin, cezaevlerinde açlık grevinde olanların sayısının her geçen gün değiştiğini belirterek, "Başlangıçta bu eyleme katılanların sayısı 980’e kadar ulaşmıştı. Bugün itibarıyla ise 680 civarına inmiş durumdadır. Bazen 10 kişi eylemi bırakıyor, 5 kişi katılıyor; bazen tersi olabiliyor. Ancak sağlık görevlileri her gün durumlarını kontrol ediyor" dedi.
Anadilde savunma hakkı çalışması
Bakan Ergin, anadilde savunma hakkı için çalışma yaptıklarını ve çalışmanın pazartesi günü Bakanlar Kurulu'na sunulabileceğini vurguladı. Bakan Ergin şöyle konuştu:
"Biz, partimizin son kongresinde de anadilde savunma konusunda düzenlemeler yapacağımızı açıklamıştık. Bu çalışmada mesafe aldık. Bakanlıktaki uzman arkadaşlarımız belli bir aşamaya geldiler. Ancak takdir edersiniz ki, usul ve ceza yasalarımızın hazırlanmasına büyük katkıları olan bilimadamlarının da bu konudaki düzenleme ile ilgili görüşlerini almamız yasaların uyumu açısından önem taşıyor. Bu nedenle de yaptığımız çalışmayı akademisyenlere gönderdik. Bunlar da çalışmalarını bugün yarın bitirmek üzereler. Eğer yetişirse, pazartesi günü anadilde savunma ile ilgili düzenleme taslağını Bakanlar Kurulu’na sunabiliriz."
"Ancak, anadilde eğitim konusu Adalet Bakanı olarak benim alanıma girmiyor. Ayrıca bu konu anayasa değişikliği gerektiren bir konudur. Bu itibarla konunun muhatabı tek başına Adalet Bakanı olarak ben değilim."
"Takdir edersiniz ki çalışmamız henüz bir tasarı haline gelmeden bir çerçeve belirtmem doğru olmaz. Çünkü, yasa tasarısını oluşturma yetkisi Bakanlar Kurulu’nundur. Tasarı, Bakanlar Kurulu’nda yapılan görüşmeler sonrasında kesinlik kazanır. Bu nedenle benim daha önce bir şey söylemem doğru olmaz."