Yaşam

‘Ergenekon Efsanesi” mi? ‘Ergenekon Destanı’ mı?

Ankara Üniversitesi Sinoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Bülent Okay...

13 Ekim 2011 03:00


Hülya Karabağlı 

T24/ ANKARA 

Ankara Üniversitesi Sinoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Bülent Okay, kurt tarafından beslenen bir çocuğun öyküsünün gerçek kabul edildiği,Türklerin Orta Asya’da efsanevi Anayurdu ‘Ergenekon’u tartışmaya açtı.“Destanlarda gerçekten yaşanmış olaylar anlatılır” diyen Okay, Ergenekon’a destan demesi durumunda yanıt bekleyen sorulara dikkat çekti ve “ Dişi bir kurt, insandan hamile kalabilir mi? Dolaysıyla, kurt ile insan üreyip çoğalabilir mi?


‘Ergenekon efsanedir’

Prof. Okay, bazı kaynaklarda yapılan hataları T24’e değerlendirdi. Kavram karışıklığı üzerinde duran Okay, “Efsane ile Destan kavramları kafaları karıştırıyor. Efsanelerde, gerçeğe dayanmayan, hayal ürünü olaylar anlatılır. Oysa destanlarda gerçekten yaşanmış olaylar anlatılır. Destanlara abartılı öğeler eklenebilir ama öyküler yaşanmış olay üzerine kurgulanır.’Genç Osman Destanı’, ‘Çanakkale Destanı’ gibi”. 


‘Efsane demek Türklere hakaret değil’ 

“Ergenekon Efsanesi” teriminin daha doğru olacağı kanısındayız” diyen prof. Okay,  bazı çevrelerin bu konudaki hassasiyetine dikkat çekti ve “ Efsane sözcüğünü kullanmak, asla Türklere bir hakaret değildir. Tam aksine, “destan” dendiğinde, kafaları karıştıran soruların sorulmasına gerek kalmayacaktır”

Prof. Bülent Okay’a göre,  destan denilmesi durumunda yanıtlanması gereken sorular şöyle: 

-Bir insan ile hayvan arasındaki cinsel yakınlaşma ne kadar doğrudur?

-Dişi bir kurt, insandan hamile kalabilir mi? Dolaysıyla, kurt ile insan üreyip çoğalabilir mi?

-Bunlar, dış dünyaya kapalı olan “Ergenekon”da nasıl üreyip çoğaldılar? Kardeş kardeşle mi evlendi? (Bazı bilim adamları kafalarından uydurup ekleme yapmışlar. “Dışarıdan kız alarak çoğaldılar” diyerek kendilerince bir çözüm üretmişlerdir.) Böylelikle, dış dünyaya kapalı olan “Ergenekon”u dış dünyaya açmışlardır.


‘Çeviri hatasından ‘destan’ denildi’  

“Ergenekon Efsanesi” nin Türkler tarafından ezbere bilindiğini anlatan Okay, “Bozkurt Efsanesi” ya da “Türeyiş Efsanesi” de denmektedir. Geride bıraktığımız yıllarda “Ergenekon Efsanesi” ile ilgili (rahmetli) bir hocamızın hatalı çevirisini görmüş ama üzerinde durmamıştık. Küçük bir hatadan kimseye zarar gelmez diye düşündük. Ama yanılmışız”


'Ergenekon Efsanesi'

Göktürkler ( 突厥汗国 ), komşu bir ulusun saldırısına uğrar. Kadın-erkek, küçük-büyük demeden herkes kılıçtan geçirilir. Sadece on yaşlarında bir erkek çocuk sağ bırakılır. Onun da kol ve bacakları kesilerek bir bataklığa atılır. Ortaya bir dişi bir kurt çıkar. A Shi Na Shi ( 阿史那氏 ) adındaki bu kurt çocuğu bir mağaraya taşır. Mağara, dış dünyaya kapalı bir ovaya açılmaktadır. Kurt çocuğu besler ve yaralarını iyileştirir. Birlikte, “Ergenekon” adı verilen bu yeri yurt edinirler. Zaman içinde ürerler çoğalırlar. Buraya sığmaz olurlar. Ergenekon adı verilen yurdun etrafındaki dağlardan bir bölümü demirdendir. Ateş yakıp demir dağı eritirler ve buradan çıkarlar. (A Shi Na Shi sözcüğü günümüzde Asena olarak kullanılmaktadır.)