Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile ekonomik ve askeri konularda çok olumlu bir görüşme yaptığını belirtirken, NATO’ya sitem etti. Rusya’dan hava savunma sistemleri (S-400’leri kastederek) satın alınması konunda görüşmeler yaptıklarını açıklayan Erdoğan, “NATO içinde bu imkânları yakalayamıyorsak, o zaman elbette başımızın çaresine bakmak durumundayız” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yavuz Sultan Selim Köprüsü'yle ilgili ciddi bir açıklama yaptı. Erdoğan, "Düşünün Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nü yapıyoruz adamlar onu dinamitlemek için gidiyorlar. Nereden, denizden... Biz bu köprüyü yaptık bitirdik. Bunlar bizim dünyada marka yatırımlarımız. Ekonomisi battı, bitti denilen bir ülkede cebimizden para harcamadan yaptırıyoruz bunu, bu kadar hızlı yürütüyoruz. Ben, tırmanışta olan evet’lerin bu milletin yüzünü güldüreceğini inanıyorum" diye konuştu.
Hürriyet gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fikret Bila'nın haberine göre, Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya ziyaretinden dönerken uçakta gazetecilerin gündemle ilgili sorularına şu yanıtları verdi:
Turizmde toparlanma
"Özellikle üzerinde durduğumuz konu turizm. Turizmde yeniden bir toparlanmayı başlatmanın kararlılığı içindeyiz. Kısmen tereddüt ettikleri tek şey güvenlik konusu. Tabii ki bu noktada, bizim için kendi vatandaşımızın güvenliği ne kadar önemliyse, ülkemize gelecek olan tüm turistlerin güvenliği de aynı derecede önemlidir. Turistlerin güvenliği de bizim için aynı değerdedir. Bunun için elimizden gelen her şeyi, A’dan Z’ye zaten yapıyoruz, yapmaya da devam edeceğiz.
"Türk Akımı'nda resmiyet"
"Türk Akımı projesiyle ilgili, malum, tüm adımlar atıldı. Artık resmiyet kesbetti. Şu anda teknik kadrolarımız, Türk Akımı’nın nereden nasıl geçeceği noktasındaki çalışmaları Enerji Bakanlığımızın riyasetinde yürütüyorlar. Akkuyu Nükleer Santralı’yla ilgili nihai kararlar da zannediyorum mayıs ayı içerisinde netleşecek. Onunla ilgili olarak şu anda 259 elemanın eğitimi Moskova’da devam ediyor. Bu süreç içinde karşılıklı olarak bu adımlarımızı atıp bu yılın sonuna varmadan Akkuyu ile ilgili çalışmalarımızı da başlatmış olacağız.
Füze sistemleri
"Rusya ile savunma sanayiinde de bazı çalışmalarımız var. Başbakanlığım döneminde bu konunun ilk adımı atılmıştı. Gerek ABD, gerek Fransa, gerek Çin ve Rusya bazı teklifler (füzelerle ilgili) vermişlerdi. O zamanlar en yüksek teklif Rusya’dandı. Fakat Rusya teklifini çok daha aşağıya çekti. Ruslarla görüşmeleri devam ettiriyoruz. Bir an önce sonuca vardırma gayretindeyiz.
"NATO konseptini gündeme getirerek buna itiraz edenler de var. Ama bu doğru bir yaklaşım değildir. Bugün Yunanistan da Rusya’nın füzelerini kullanıyor. ‘Yunanistan onları envanterden çıkaracak’ diyenler de var. Çıkarır veya çıkarmaz. Herkes kendi savunma anlayışını kendine göre oluşturabilir. Bizler NATO içinde bu imkânları yakalayamıyorsak, bu imkanları sağlayamıyorsak, o zaman elbette başımızın çaresine bakmak durumundayız. Kaldı ki işin farklı boyutları da var. Suriye’de yaşananları gördük. NATO’da müttefiklerimiz olan ülkelerin silahlarını maalesef teröristlerin ellerinde gördük. Bunlar hafif silahlar da değil, ağır silahlar. Irak’ta da aynı şekilde... Bu durumda tabii ki tedbirlerimizi alacağız. NATO üyesi bir ülke olmamız, bağımsızlığımızın olmaması anlamına gelmez. NATO üyesi olmakta birlikte, Rusya ile de pekala belirli çalışmalarımız olabilir. Bunun engellenmesini ya da bu yöndeki açıklamaları doğru bulmuyoruz.
IŞİD'e karşı ortaklık
"Bölgesel meselelerden biri olan Suriye’de, gerek Cerablus gerek Rai, Dabık ve Bab’da şu anda geldiğimiz noktada, insani yardımlar konusunda işbirliğine girmemiz gerektiğini kendilerine ifade ettik. Buna şüphesiz ABD ve koalisyon güçlerinin katılması isabetli olacaktır. Hatta Astana sürecinde bulunması hasebiyle İran’ın da farklı bir ülke olarak çalışmaların içinde olmasında fayda var. Çünkü bu kan ve ateş artık bir an önce dursun istiyoruz. Konuyla ilgili olarak şu anda gelinen nokta malum, Münbiç. Koalisyon güçlerinin desteğini yanımıza alabilirsek, Rusya da bu işe dahil olarak PYD ve YPG oradan pekala çıkarılabilir. Münbiç’e Münbiç halkının yerleşmesini sağlamamız gerektiğini anlattık.
Suriye'de Çeçen taburlar
"Putin, Suriye’nin toprak bütünlüğünden yana olduklarını her düzeyde dile getiriyor. Silahlı terör örgütlerine karşı olduğunu, özellikle de Türkiye’ye karşı böyle bir şeyi onaylamayacaklarını vurguladı.
"Rakka dahil DEAŞ’la mücadele konusunda da, beraberce bir çalışma yapılabileceğini düşünüyoruz. Şu anda Türkiye, ABD ve Rusya genelkurmay başkanlarının yaptıkları çalışmalar bunun altyapısını oluşturabilir. Bu çerçevede talimatlarımızı kendilerine vereceğiz. Dışişleri bakanlarımız, genelkurmay başkanlarımız ve istihbarat örgütümüz bu çalışmaları sürdürecek.
"(Rusların) Bize söyledikleri şey şu: ‘Biz silahlı terör örgütlerinin yanında size karşı yer almayız’ diyorlar. Ayrıca Müslüman Çeçen askerlerinden oluşan iki taburu Suriyelilerin yanında yer almak üzere Suriye’ye gönderdiklerini de anlattılar. ‘Suriye halkının Müslüman olmayanlara tavrı farklı olabilir. Onun için Çeçen Müslümanlardan oluşan iki taburu oraya gönderdik’ dediler. Bu taburların biri Halep’te. Nitekim Halep’teki tahliye işleminde onlardan istifade ettiklerini aktardılar. Diğer tabur ise Şam civarında. ‘Bu taburlar daha ziyade oradaki Sünnilerin korunması için gönderildi’ dediler.
Kimin, nesi engellenmiş
"(Muhalefetin referandum kampanyasının engellendiği iddialarının sorulması üzerine) Kimin nesi engellenmiş? (Meral Akşener’in toplantıları hatırlatılınca) Onu engelleme diye nitelemek doğru olmaz. O kendi içlerindeki sıkıntının neticesidir. O tür bir sıkıntıyı kalkıp da yönetime mal etmenin anlamı yoktur. Kendi içlerindeki bir problem. Henüz o problemi bitirebilmiş değiller. Bunun MHP’nin üst yönetimiyle de alakası yok. (Hayır diyenlere baskı yapıldığı, müdahale edildiği iddialarına ilişkin olarak) Nerede olmuş bunu bilemem, biz de onlara müdahale edelim.
"Evet oyları tırmanışta"
(Anket çalışmaları ve mitinglerin sorulması üzerine) Anketlerle alakalı olarak, şu anda sonuçlar henüz çok sağlıklı olmamakla birlikte, evet oylarının tırmanışta olduğunu söyleyebilirim. Meydanlar artış olduğunu gösteriyor. Konu anlaşıldıkça, daha da artış olacak. Ben meydanların dilini çok önemserim. Meydanları görünce, tırmanışın devam ettiğini görüyorum. Meydanlarda daha çok kalacağız.
Bahçeli'den 9 miting
Devlet Bahçeli ilk etapta 9 ilde miting yapacak. Daha sonra başka iller takip edecek. Onların da çalışmaları var. Evet oyu vereceklerine dair BBP de açıklamasını yaptı. Bütün mesele konuyu iyi anlamakta. Biz bu 18 maddeye neden geldik? Bunları iyi işlememiz lazım. Referandum tarihi yaklaştıkça ‘evet’ diyecek olanların oranı da artacaktır. Ben çok fazla kararsız olduğu kanaatinde de değilim. Meydanlarda görülen bu. Kaldı ki kimin ‘hayır’ dediğine bakmak lazım. Kim diyor? Kandil, diyor; bölücü terör örgütü başındakiler ‘hayır’ diyor.
"Köprüyü patlatacaklardı"
Düşünün Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nü yapıyoruz adamlar onu dinamitlemek için gidiyorlar. Nereden, denizden... Biz bu köprüyü yaptık bitirdik. Osman Gazi öyle, Avrasya öyle, Marmaray öyle, 18 Mart’ın temelini atacağız... Bunlar bizim dünyada marka yatırımlarımız. Ekonomisi battı, bitti denilen bir ülkede cebimizden para harcamadan yaptırıyoruz bunu, bu kadar hızlı yürütüyoruz. Ben, tırmanışta olan evet’lerin bu milletin yüzünü güldüreceğini inanıyorum.
"İptal ve erken seçim yok"
"(Referandumun iptal edileceği söylentilerine ilişkin soruyu yanıtlarken) O tür bir düşünce, aklımızın ne yakınından geçmiştir, ne de uzağından! (Referandumdan evet de hayır da çıksa erken seçim olacak iddialarına ilişkin soru üzerine) Bunlar olmaz değil ama, şu anda böyle bir şey yok. Milletvekili seçimi Kasım 2019’da. Cumhurbaşkanlığı seçimi de kasıma alındı. Süreç şimdi bu.
"Firmalara istihdam takibi"
(Özel sektörün ek istihdam yaratması konusunun sorulması üzerine) Ben bunların takibini valilere verdim. Valilerden ay sonu itibarıyla rakamları isteyeceğim. Neticeyi getirin bakalım diyeceğim. Sonuçları ilan edeceğim. Ciddi bir ekonomik savaş var. 1-6 Mart tarihleri arasında 413 bin 444 artı istihdam sağlanmış. 1.5 milyonu yakalayalım. Hele hele şimdi bir de mevsimlik geliyor.
"Putin YPG'ye sıcak değil"
“Putin, YPG’ye sıcak bakmadığını da söyledi. Hatta Suriye’de öyle ayrı bir devlet kurulmasını kesinlikle tasvip etmediğini de söyledi. Suriye’nin toprak bütünlüğüne saygı duyulması gerektiğini ifade etti. ‘Sizinle aynı düşüncedeyiz’ dedi bana. Şu anda zaten Münbiç’te bizim aldığımız bazı köyler var. Rejim ve Rusya’nın müşterek aldığı bazı köyler var. Oranın halkı merkeze yavaş yavaş yerleşmeye başladı. Zaten YPG ve PYD’nin büyük kitle olarak girmesi mümkün değil. Öyle bir sayısı yok. Münbiç büyük yer. Oranın güvenliği sağlandığı anda Münbiç halkı oraya gelip yerleşecektir. Bizim baştan itibaren istediğimiz YPG’nin Fırat’ın doğusuna gitmesiydi. Obama YPG ile ilgili sözünü tutmadı. Hatta son dönemlerinde terk ettiler gibi şeyler söylediler. Ama bütünüyle boşaltmadıkları görüldü. Bu iş koalisyon güçleriyle yürütülürse Münbiç, DEAŞ’tan ve YPG’den temizlenir düşüncesindeyim.”
"Görüşme 16 Nisan sonrası"
“ABD’de, seçimlere 60 gün kala o ülkelerden gelen siyasetçilerle özel görüşmeler yapmama gibi bir teamülleri olduğunu aktardılar. Ondan dolayı da görüşmenin bu halkoylamasından sonraya kalacağı izlenimi edindik. Rakka konusunda genelkurmay başkanları aralarında görüşmeler yaptılar. Münbiç ve Rakka aslında müşterek ele alınması gereken bir süreç. Genelkurmay başkanları irtibat halinde olacaklar.”
"Almanya'ya gidebilirim"
“(Almanya’ya gidip gitmeyeceğine ilişkin soruyu yanıtlarken) Almanya Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel en son (Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile görüşmesinde) Cumhurbaşkanı buraya gelmek istiyorsa Hannover yakınında 16 bin kişilik salon var demiş. Şu an Almanya bu işin önünü açtı. Hollanda daha katı davranıyor. Seçimden sonra falan diyorlar. Seviyeyi ne hale getirdiklerini sizler de görüyorsunuz.”