-ERDOĞAN'DAN AVRUPA KOMİSYONUNA DAVET STRASBOURG (A.A) - 13.04.2011 - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, şu anda Türkiye'de tutuklu ve hükümlü olarak 26 gazetecinin hapiste olduğunu, bu gazetecilerden hiç birinin, gazetecilik faaliyetinden dolayı tutuklu olmadığını belirterek, ''Genel Sekreter Jagland ile bu konuyu görüştük ve kendilerinden şunu rica ettim; yardımcınızı ya da yardımcılarınızı, elemanlarla ülkemize gönderin. Yerinde gelip bazı incelemeleri kaynağında yapsınlar. Oradan tespit etsinler Erdoğan, Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) Genel Kuruluna hitap etti. Yaptığı konuşmada, Türkiye'nin, bulunduğu coğrafya içinde halkı Müslüman olan ama laikliği benimsemiş yegane ülke olduğunu vurgulayan Erdoğan, ''Fransa'dan uyarladığımız Laiklik, Türkiye'de on yıllar boyunca tartışılmış, yanlış uygulamalar nedeniyle özgürlükler üzerinde bir baskı aracı olarak kullanılmış, adeta demokratikleşme karşısında bir duvar olacak şekilde yorumlanmıştır. Uzun bir sürecin ardından Türkiye, özellikle de bizim iktidarımız döneminde, tüm bu tartışmaları geride bırakarak, İslam-laiklik-demokrasi gibi kavramların pekala bir arada varlığını sürdürebileceğini somut uygulamalarla tüm dünyaya ispat etmiştir'' diye konuştu. Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin bu noktada, içinde bulunduğu coğrafya için son derece anlamlı bir model haline gelirken, laikliğin Avrupa'da yeniden tartışılıyor ve özgürlükleri kısıtlamanın bir aracı haline dönüştürülüyor olmasının ironik olduğunu ifade eti. -''AB'NİN DE TÜRKİYE'YE İHTİYACI VAR''- Türkiye'nin, zorunlu olmadığı halde, dört Maastricht kriterinden ikisi olan 'bütçe açığı' ve 'borç yükü' kriterlerini karşıladığını hatırlatan Erdoğan, Türkiye'nin bu iki göstergede Avrupa'nın birçok ülkesinden daha iyi konumda olduğuna vurgu yaptı. Başbakan Erdoğan, böyle bir Türkiye'nin, yapay bahanelerle, popülist gerekçelerle engellenmesi ve müzakere sürecinde önüne yeni engellerin çıkarılmasının anlaşılabilir olmadığını dile getirdi. Erdoğan, şöyle konuştu: ''Türkiye güçlü bir ülkedir. Türkiye, her meselede çözüm isteğini ve iradesini güçlü şekilde ortaya koymuş bir ülkedir. Bugün çok daha net olarak tekrar söylemek durumundayım ki Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne, Avrupa Birliği'nin de Türkiye'ye ihtiyacı vardır. Türkiye'yi farklı şekilde değerlendiren, kendi ikbal ve iktidar hırsı için Türkiye'nin üyeliğini tartışma konusu yapanlar, Türkiye'ye değil, kendi ülkelerine, Avrupa değerlerine ve kendi halklarına haksızlık ederler. Esasen, tek başına Türkiye'nin Avrupa Komisyonu'na katkıları ve içinde yer aldığı Gümrük Birliği bile Avrupa için önemini tartışmaya mahal bırakmayacak derecede ispat etmiştir. Bu bakımdan, biz Türkiye'nin Avrupa Birliği üyeliğine, hakkaniyet ve vicdan ölçüsüyle bakılmasını bekliyor, verilen sözlerin tutulmasını istiyoruz.'' -TARİHİ REFORMLAR- Türkiye'nin, 2002 sonundan itibaren AK Parti Hükümetiyle birlikte, özellikle demokratikleşme noktasında tarihi reformları gerçekleştirdiğini kaydeden Erdoğan, ''Hükümetimiz, yasaklar, yolsuzluk ve yoksullukla mücadeleyi kendisine ilke edinmiştir. Hükümetimiz, yasaklarla mücadeleyi öncelikli bir alan olarak görmüş, 8,5 yıl boyunca hak ve özgürlükler en geniş anlamda güçlendirilmiştir. 8,5 yıl önce inkar edilen, telaffuz edilmesinden dahi korkulan, gündeme dahi getirilmeyen bir çok konu, bugün Türkiye'de serbestçe konuşulmakta ve tartışılmaktadır'' diye konuştu. Bu süreçte işkenceye sıfır tolerans gösterildiğini, ifade özgürlüğünün önündeki engellerin tek tek kaldırıldığına dikkati çeken Erdoğan, ''Son haftalarda, basın üzerinde, ifade özgürlüğü üzerinde baskı, kısıtlama, yasaklama olduğuna dair iddialar, açık söylüyorum, gerçeği yansıtmıyor. Şu kadarını söylemeliyim ki 8 yıl öncesine kadar, demokrasi dışı odaklardan, özellikle çetelerden ve mafyadan talimat alarak manşet atan, yazı yazan bazı basın-yayın organları, bugün tamamen özgür ve serbest biçimde yayınlarını sürdürmektedir. Herkes, özgürce, serbestçe eleştirilmekte; anlaşmazlıklar ise tamamen hukuk çerçevesinde ele alınmaktadır. Bazı tutuklama ve gözaltıların, Avrupa'da basın özgürlüğüne müdahale olarak algılandığını biliyoruz ama Avrupa'da, darbelere çanak tutan, darbeleri teşvik eden gazete ve gazetecilerin olmadığını da hatırlatmak isterim'' dedi. -HAPİSTEKİ GAZETECİLER İÇİN AVRUPA KOMİSYONU'NA DAVET- Şu anda Türkiye'de, tutuklu ve hükümlü olarak 26 gazetecinin hapiste olduğunu belirten Başbakan Erdoğan, bu gazetecilerden hiç birinin, gazetecilik faaliyetinden dolayı tutuklu olmadığını ifade etti. Erdoğan, son dönemde yaşanan gelişmelere ilişkin haberleri, Avrupa'nın ve Avrupa kurumlarının, belli odaklardan, belli çevrelerden değil, daha objektif kaynaklardan edinmesini ve değerlendirmelerini de ona göre yapmasını temenni etti. Başbakan Erdoğan, ''Az önce Genel Sekreter Jagland ile bu konuyu görüştük ve kendilerinden şunu rica ettim; yardımcınızı ya da yardımcılarınızı, elemanlarla ülkemize gönderin. Yerinde gelip bazı incelemeleri kaynağında yapsınlar. Oradan tespit etsinler. Bu, kaynağında yapacakları araştırmalarla bunun böyle olmadığını göreceklerdir. Bunların suç örgütleriyle nasıl ilinti halinde olduklarını göreceklerdir. Dolayısıyla bunu gördükleri zaman öyle zannediyorum ki size gelecek olan bilgiler çok daha farklı olacaktır'' dedi. -AKPM GENEL SEKRETERİ İLE GÖRÜŞTÜ- Erdoğan, Avrupa Konseyi üyesi olan Türkiye'nin tecrübelerinin, Ortadoğu, Kuzey Afrika ve Balkanlar'daki taleplere yanıt verilmesi için değerlendirilmesi konusunda kendisini sorumlu hissettiğini söyledi. Başbakan Erdoğan, Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Thorbjorn Jagland ile görüştü. Görüşmenin ardından ortak açıklama yapıldı. Jangland ile ''verimli ve içerikli'' bir görüşme gerçekleştirdiklerini belirten Erdoğan, ''Avrupa Konseyi'nin kurucu üyesi olan Türkiye'nin sorumluluk bilinci içinde İslam, laiklik ve demokrasiyi gayet birbiriyle hazımlı şekilde yaşadığını ve uygulamalı bir şekle dönüştürdüğünü'' kaydetti. Erdoğan, ''Bu tecrübeyi sadece Ortadoğu'da değil, Kuzey Afrika, Balkanlar'da ortaya koymanın ve taleplere bu noktada cevap vermenin sorumluğu içindeyiz'' diye konuştu. -GENEL SEKRETER- Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Thorbjorn Jagland, ''Türkiye'nin bölge ve Avrupa için önemli bir ülke olduğunu söyledi. Türkiye'nin bölgede ''model'' ülke olma özelliğini taşıdığını kaydeden Lagland, Avrupa Konseyi bakanlar komitesi dönem başkanı olarak Türkiye'nin önemli başarılara imza attığını ifade etti. Türkiye'nin dönem başkanlığı boyunca Avrupa Konseyi ve AİHM'de kurumsal reformların başarıyla yerine getirilmesinde önemli rol üstlendiğini kaydeden Jagland, bu çalışmalarından dolayı Başbakan Erdoğan'a teşekkür ettiğini söyledi. Genel Sekreter, Türkiye'nin Avrupa'da çok dinli ve kültürlü yaşamın sorunlarını incelemek için ''akil adamlar'' komitesi kurulmasına öncülük ettiğini hatırlattı ve mayıs ayında yapılacak toplantıda bu komitenin raporunu sunacağını söyledi.