-ERDOĞAN: YENİ BİR DİL GELİŞTİRMEK DURUMUNDAYIZ ERZURUM (A.A) - 07.01.2011 - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu'ya ''kardaşım'' diye hitap ederek, ''Tarih zaten bizi birbirimize dost etmiş ama ne yazık ki geçmişteki olumsuzluklar bugün aramızdaki sıkıntıların meydana gelmesine neden olmuş. Bunlarla biz geleceği inşa edemeyiz. Onun için biz geleceği farklı bir zeminde oluşturmak, yeni bir dil geliştirmek ve 'kardaş' dediğimiz o ifadeyi, içini iyi doldurmak suretiyle geleceğe taşımak durumundayız'' dedi. Papandreu'nun ''İki ülke arasındaki ilişkilerin iyi hale gelmesi için daha fazla çalışma yapılması gerektiği''nin önemini vurguladığı hatırlatılarak, ''Yunanistan'ın iki ülke sınırları arasına bir çit örme projesinin bununla bir çelişki yaratıp yaratmadığı'' sorusu üzerine de Erdoğan, sabahki görüşmede Papandreu ile bu konuyu hassasiyetle ele aldıklarını söyledi. İki ülke arasında 206 kilometrelik bir sınır bulunduğunu, bu sınır içinde 12.5 kilometrelik böyle bir çitin söz konusu olduğunu belirten Erdoğan, bunu ''duvar'' olarak nitelemenin yanlış olduğunu, duvar ile çitin farklı şeyler olduğunu vurguladı. Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Buradaki olay Türkiye'ye karşı olan veya Yunanistan'a karşı olan bir düzenleme değil. Bu sadece, ki bugün rakamı değerli dostumdan öğrenince bende de biraz farklı bir düşünce meydana geldi. Sordum, 'Ne kadar sizde bu tür kaçak var' diye, rakam hakikaten çok çok yüksek. 1 milyondan bahsettiler. Son 2 yılda 500 bin kişi bu yolla kaçmış ve bunlar şu anda Yunanistan'da yaşıyorlar. Bunlardan Meriç üzerinden Yunanistan'a giriş yapanlar var, farklı yerlerden giriş yapanlar var. Böyle bir durum söz konusu. Biz şu anda biliyorsunuz aramızdaki anlaşmalar muvacehesinde, hatta bunlarla ilgili olarak da bizim geriye kabul anlaşmalarımız var, şimdi Dikili'de yılda bin kişiyi geri kabul noktasında alma gibi de bir adımımız var. Onun da çalışmalarını arkadaşlarımız yürütüyorlar. Dolayısıyla böyle bir tablo söz konusu. Bunu bir duvar olarak değerlendirmek yanlış olur. Sadece olay çittir. Bu konuda görüşmelerimizi yaptık ve aramızda kendimize karşı olan güvenimiz de tam.'' Meriç nehrinin her yıl Türkiye'nin yanı sıra komşu ülkelerde sıkıntılar doğurduğunu ifade eden Başbakan Erdoğan, özellikle bütün ovanın sular altında kaldığını, taşkınların büyük hasarlar meydana getirdiğini, iskan bölgelerinin bile sular altında kaldığını söyledi. Bununla ilgili Yunanistan, Bulgaristan ve Türkiye'den çevre bakanlarının bir araya geleceklerini bildiren Erdoğan, daha sonra da üç ülke başbakanlarının Edirne'de toplanarak, konuya ortak çözüm getireceklerini belirtti. ''İki ana vatan ve garantör olarak bir araya gelmemiz vesilesiyle Kıbrıs adasına da seslenmek istiyorum'' diyen Erdoğan, şunları söyledi: ''Artık adil ve kapsamlı bir çözüm bulma zamanı gelmiştir. Kıbrıs Rumlarının bu yolda Türkiye'nin gücünden çekindiklerini, anlaşma olsa bile Türkiye'nin taahhütlerini yerine getirmeyeceği yolunda endişeler beyan ettiklerini duyuyoruz. Bunlar aslında mesnetsiz kaygılardır. Türkiye'nin dostluğu sağlamdır. Kıbrıs Rumlarının, Türkiye'den çekinmeleri için hiçbir sebep yoktur. Rum halkına, barış yönünde cesaretle adım atmaları ve Kıbrıslı Türk ortaklarıyla birlikte kucaklaşarak geleceğe bakma çağrısı yapıyorum.'' Türkiye ve Yunanistan arasındaki dostlukta, sürekli işbirliğinin en güçlü bağı olarak gördükleri azınlıkların önemli bir yeri olduğuna inandıklarını belirten Erdoğan, ''İki ülkede azınlıkların müreffeh ve mutlu bir hayat sürdürebilmeleri, şüphesiz dostluğumuzu daha da pekiştirecektir. Bu yöndeki gayretlerimiz de kararlı bir şekilde sürecektir'' dedi.