Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun olağanüstü kongre kararını açıklamasından sonra ilk defa kameraların karşısına geçti. Dolmabahçe Sarayı’nda düzenlenen Uluslararası Yüksek İdari Yargı Mercileri Birliği toplantısında konuşan Erdoğan, Davutoğlu krizine girmedi ve Gülen cemaatini uluslararası yargıçlara şikayet etti. Erdoğan, "Bir başka çete de özellikle yargı içine yerleştirdiği elemanları aracılığıyla kendi devletine ve milletine saldırdı. Türkiye paralel devlet yapısı adı verdiğimiz legal kuruluşlar atlında illegal siyaset yürüten bu örgütle mücadelesini kararlı bir şekilde sürdürüyor" ifadelerini kullandı.
Erdoğan'ın konuşamasında satır başları şöyle:
"Sayın başkan, değerli misafirler, hanımefendiler, beyfendiler, sizleri sevgiyle selamlıyorum. Ülkemize hoş geldiniz diyorum.
"Ana teması idari konulardan alternatif, çözüm yolları olarak belirlenen bu önemli kongrenin düzenlenmesinde emeği geçen herkesi kutluyorum.
"Küresel düzeyde en çok ihtiyacını hissettiğimiz konularda adalet geliyor. Elbette son bir asırdır dünyada her alanda büyük ilerlemeler olduğunun farkındayız. Tüm yeniliklere gelişmelere, teknolojik alandaki devrimlere rağmen dünyamız daha huzurlu bir yer haline dönüşmedi, dönüşemedi. Suriye’de en modern silahlarla şehirler bombalanıyor, insanlar katlediliyor. Rejimin ve destekçilerinin saldırıları sonucu 600 bine yakın insan hayatını kaybetti. 12 milyon kişi yerini yurdunu terk etmek zorunda kaldı. Mülteciler, derme çatma botlarda ölümle burun buruna geldikleri yolculuklarla kendilerine sığınacak bir çatı, çocuklarına gelecek arıyorlar. Yolculukların bir kısmı Akdeniz ve Ege’nin azgın sularında son buluyor. Şu an itibariyle denizlerden topladığımız mülteci 100 bine ulaştı.
"Çıkar kaygıları insan hayatının önüne geçmiş durumda bunun için biz dünya 5’ten büyüktür diyerek BMGK’nın yapısındaki adaletsizliğe dikkat çekiyoruz. Adaletin içi boş bir kavrama dönüştürülmesi, insanlığın geleceği için en büyük tehdittir.
"Merkezde adalet var. Adalet çemberi kadim devlet anlayışıyla birlikte siyaset ve yönetim tarzımızın pusulasıdır. 2002 yılından bu yana hayata geçirdiğimiz reformların tamamında adalet dairesini göz etmenin gayreti içerisinde olduk. Adaletsizlikleri ortadan kaldırmaya yönelik çalışmaların önüne engeller çıktı, çıkartıldı. Birisi terördür bunun. Bölücü terör örgütü, alt yapı yatırımlarımızı sabote etmek için her şeyi yaptı. Bugün de bulduğu her fırsatta camileri, hastaneleri, okulları yakmaya yıkmaya devam ediyor. Bir başka çete de özellikle yargı içine yerleştirdiği elemanları aracılığıyla kendi devletine ve milletine saldırdı. Türkiye paralel devlet yapısı adı verdiğimiz legal kuruluşlar atlında illegal siyaset yürüten bu örgütle mücadelesini kararlı bir şekilde sürdürüyor.