Başbakan Tayyip Erdoğan ile AKP'yi kuran çekirdek kadronun da içinde yetiştiği Milli Görüş geleneği ve Saadet Partisi'nin yayın organı Milli Gazete ile MHP çizgisinde yayın yapan Ortadoğu, hükümetin Heybeliada Ruhban Okulu'nun tekrar açılması yönündeki girişimine ağır suçlamalarla karşı çıktılar. Milli Gazete, "Hıyanet ve ajan yuvası" ifadelerini kullanırken, Ortadoğu gazetesi de haberi "Sevr hortladı" manşetiyle verdi.
İstanbul Heybeliada'da açılması planlanan yüzyıllık Ruhban Okulu için dün (28 Ocak 2013) gazetelerde çıkan haberlerin ardından, Milli Gazete ve Ortadoğu gazeteleri "Hıyanet ve ajan yuvası", "Sevr horladı" ifadeleriyle manşetine taşıdı.
Milli Gazete: Hıyanet ve ajan yuvası
Milli Gazete'de yer alan haberde şu ifadeler kullanıldı:
"Başbakan Tayyip Erdoğan'ın Heybeliada Ruhban Okulu'nun yeniden açılabilmesi için talimat verdiği ortaya çıktı. Talimatın nedeni Başbakan Erdoğan'ın Seul'de Obama'ya verdiği söz. Obama'ya Ruhban Okulu'nu açma sözü veren Hükümet, 'yeni formül' adı altında Patrikhane'nin isteklerine boyun eğmeye hazırlanıyor.
Fener Rum Patrikhanesi'nin arzusu YÖK ve Milli Eğitim Bakanlığı'nın denetimi dışında, Patrikhane'nin yönlendiriciliğinde dini özerkliğe sahip bir okul açmak. Böyle bir okulun açılması Anayasa'ya göre şimdilik mümkün değil. ABD ve AB de Ruhban Okulu'nun açılması için bastırıyor. Asıl amaç okulun açılması değil, Patrikhane'nin ekümenliğinin tanınmasına giden yolun açılmasını sağlamak. Çünkü Fener Rum Patrikhanesi bu okulu bütün Ortadoks Hristiyanlar için uluslararası bir din okulu olarak faaliyete geçirmek istiyor. Fener Rum Patrikhanesi'nin ekümenlik, yani Vatikan benzeri bir evrensellik iddiası da okulun faaliyeti ile doğrudan alakalı.
"1884'te Patrikhane'ye bağlı bir lise olarak açılan Heybeliada Ruhban Okulu, 1951'de ruhban yetiştirmesi için özel yüksek okula dönüştürüldü. 1884 yılında açılan okulun amacı sadece dünyadaki emperyalistlere "diplomat" yetiştiriyordu. Okul yerine getirdiği bu pekiştirmesine yardımcı olurken Osmanlı'nın yıkılmasına da zemin hazırladı. Çünkü Rumlara ve onların emperyalist destekçilerine hizmet eden mezınlar 'diplomatik' görevlerini layıkıyla yerine getirmişti. Lozan Anlaşması'yla Heybeliada Ruhban Okulu kapatılmasa da kontrol altına alındı. Okul kapatılana kadar bin 'diplomat' yetiştirdi."
Ortadoğu: Sevr hortladı
Ortadoğu gazetesi ise "Türk Milleti ve devleti ile hesabı olan her kim varsa, AKP'nin varlığını fırsat bilerek payına düşeni alabilmek için harekete geçti. Fitne yuvası Ruhban Okulu'nu açmak yetmedi, şimdi de üniversite'ye dönüştürülüyor" denildi.
Haberin devamında ise şu ifadelere yer verildi:
"Türkiye Cumhuriyeti'nin varlığının ve bütün milli değerlerinin AKP ile birlikte tartışmaya açılmasının gelip dayandığı nokta yeni bir Sevr oldu. Türkiye istisnasız her alanda bir işgal dönemi yaşıyor. İçerideki ihanetle ülke bölünmenin eşiğine getirilirken, bu durumu fırsat bilen diğer vatan-millet düşmanları da kendi paylarına düşeni alabilmek için her imkânı kullanıyor.
Ermeni iftiralarının alenileşmesi ve kabul görmesi Rum iddialarının hayat bulması izledi. Rum-Yunan-İsrail işbirliği ile Akdeniz'de bütün avantajlarımız kaybettik. Burnumuzun dibinde gaz ve petrol arıyorlar, biz sadece seyrediyoruz. Fitne yuvası Fener Rum Patrikhane'sinin fiili olarak ekümenlik duruma gelmesinden sonra Heybeliada Ruhban Okulu'nun devri de tamamlandı. Bu da yetmedi, bu fitne yuvasının AKP eliyle bir üniversite'ye dönüşmesi için formül üretildi."
