Magdeburg'un Volksstimme adlı gazetesi Türkiye’de şiddetin tırmanmasından Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın sorumlu olduğunu öne sürüyor:
“Şiddet Güneydoğu’ya geri döndü. Ankara’nın savaş ilanından sonra PKK da vurmaya başladı. Saldırı ve çatışmalarda her gün ölenler oluyor. Militan Kürtler eylemlerini ülke sathına yayarlarsa hükümet bir başka problemle daha karşılaşır. Önemli gelir kaynağı olan turizm zarar görür. Yıllar önce de böyle olmuştu. Ama zamanla karanlık geçmişin izleri solmaya başlamıştı. Barış sürecinin rafa kaldırılmasıyla düşmanlık hortladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ne pahasına olursa olsun partisinin iktidarını garanti altına almaya çalışıyor. Görünürde militan Kürtler hedef alınırken, milliyetçi rota sol liberal Kürt partisi HDP’yi gösteriyor. Türk toplumundaki kutuplaşma, ülkeyi pek çok kez istikrar ve refahtan eden tanıdık desenlere uyuyor.”
Rusya’nın, geçen yıl Malezya Havayolları'na ait MH17 sefer sayılı Amsterdam-Kuala Lumpur uçağının Ukrayna'da düşmesini soruşturmak için uluslararası mahkeme kurulmasını içeren BM Güvenlik Konseyi karar tasarısını veto etmesini Frankfurter Rundschau gazetesi şöyle yorumluyor:
“Bütün ipuçları, Malezya yolcu uçağının Rus askerleri tarafından ve Rus silahıyla düşürülüp yaklaşık 300 kişinin öldürüldüğüne işaret ediyor. Uçağın radar hatasından mı yoksa yakınında bir Ukrayna savaş uçağı seyrettiği için mi düşürüldüğü açıklık kazanmadı. Rusya ile diyaloğa istikrar kazandırılması ve bu anlaşmazlıktan çıkış yolu bulunabilmesi için uluslararası alanda kabul gören bir araştırma yapılması gerekirdi. Ama Rusya bunu istemiyor. Önemli olan Rusya’nın nasıl ikna edilebileceğidir. Devletler topluluğunun MH17 sefer sayılı uçağın düşüş nedenini Rusyasız araştırması doğru olurdu. Ancak, Rusya sonucu mutlaka protesto edecektir. Başka bir yol daha denenebilir ve Birleşmiş Milletler uluslararası araştırmanın başkanlığını Rusya’ya verebilir. Ukrayna savaşının sona erdirilebilmesi için Rusya daha fazla sorumluluğa ortak edilmelidir.”
Mannheimer Morgen gazetesi aynı konuya şu satırları ayırmış:
“Rusya, Güvenlik Konseyi’nde ret oyu kullanmakla, ek bir araştırma platformu ihdas edilmesini önlemiş oldu. Bu tutum, Devlet Başkanı Vladimir Putin’e duyulan güvensizliği daha da arttıracaktır. 298 kaza kurbanının ölümün de ötesinde, paramparça olmuş hayatlarına saygı gösterilmesini isteme hakkı vardır. Geride bıraktıkları da gerçeğin ciddi bir şekilde aranmasını istemekte haklıdırlar. Savaşan taraflardan hiçbirinin bunu engellemeye hakkı yoktur.”
Almanya’nın Halle kentinde yayımlanan Mitteldeutsche Zeitung işsizlik rakamlarını konu alan yorumunda nüfus yapısındaki değişmenin istihdamı dengelediğini yazıyor:
“İstihdam piyasasında rahatlama sağlayan faktörlerin başında nüfus yapısındaki gelişme geliyor. Sayıları kalabalık olan yaşlı kuşak emeklilik çağına geldi. Bundan bir yıl önce yürürlüğe giren, 45 yıl sigortalı çalışmış olma şartıyla 63 yaşında emekliye ayrılabilme de bu süreci hızlandırıyor. Çalışma çağına giren genç nesil emeklilik çağındakilerin yarısını ancak buluyor. Bunun aynı zamanda istihdama istikrar kazandıran bir etkisi daha var. İşletmeler, işler iyi gitmese de yaşlı elemanlarını bırakmak istemiyor. Bu da nüfus yapısındaki değişmenin kalifiye işgücü açığına yol açacağının nihayet idrak edildiğini gösterir.”
