Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, basın özgürlüğü konusunda Türkiye'nin içeriden ve dışarıdan haksız eleştirilere maruz kaldığını savunarak, "Türkiye'de basın özgürdür. Aksini iddia edenlerin basın özgürlüğünden anladıkları, eskisi gibi hükümet kurup hükümet yıkan bir medya gücüne sahip olmaksa, bunun olmayacağı bir Türkiye'de yaşıyoruz. O günler geçti artık. Elbette özgürlükleri daha da genişleteceğiz ama bugün Türkiye'de basın özgürlüğü meselesi, siyasi bir kalkana dönüşmüş durumdadır. Bunu gündeme getirenlerin aslında medyayla ilgili bir dertleri yoktur" ifadesini kullandı.
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın röportajının yer aldığı ilk sayısıyla yayın hayatına başladı. Erdoğan, çözüm sürecinin istismar edildiğini ve şimdi operasyonlar dönemi olduğunu söyledi.
Erdoğan'ın açıklamaları şöyle:
"Biz yapmak için çalışıyoruz, bunlar yıkmak için uğraşıyor. Aynı tavrın siyasette ve dış politikada da örneklerini gördük. Bir milletvekili, bu milletin askerini ve polisini şehit eden, halkı göç etmeye zorlayan, şehirleri yaşanmaz hale çeviren teröristlere destek veren, çanak tutan açıklamalar nasıl yapabilir? Bir devletin buna sessiz kalması mümkün olabilir mi? Bu anlamda teröre destek veren milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılmasını da yine bu milli tutumun gereği olarak görüyorum. Yerlilik ve millilik, siyasetten iş dünyasına, medyadan eğitime, akademiden sanata, istihbarattan savunmaya kadar her alanda kriter olmalı."
"Allah'ın yardımı ve milletin desteğiyle saldırıların hepsini boşa çıkardık"
"Milletimizin layık gördüğü her görevde olduğu gibi, Türkiye'nin doğrudan milletin oyuyla göreve gelmiş ilk Cumhurbaşkanı olarak da her zaman daha fazla hizmet etme anlayışıyla görevimi yürütüyorum. Sırtını millete değil vesayet odaklarına dayayanlar, siyaset ve toplum mühendisliğine girişenler ya da terör örgütlerinden güç alanlar, bizim bu topraklarla olan gönül bağımızı anlayamazlar. Ülkemiz, manipülasyonlarla krizlere sokulamayacak sağlam bir istikrar zeminine kavuşmuştur. Yeni Türkiye yolunda kararlılıkla yürüyoruz. Önümüze çıkarılan son engel ise en aşağılık, en insanlık dışı yöntem olan terörün yeniden hortlatılması oldu. Fakat Allah'ın yardımı ve milletin desteğiyle, bu saldırıların hepsini de boşa çıkardık, çıkaracağız."
"Paralel Yapı, yerleştiği bütün kurumlarımızda çok büyük tahribat oluşturdu"
"Geçmişte yaşadığımız birçok sorunlu olayın arkasında, özellikle devletin kritik kurumlarına sızan bu şer örgütün elemanlarının izine rastlıyoruz. Paralel Yapı, yerleştiği bütün kurumlarımızda çok büyük tahribat oluşturdu. Bu tahribatı onarmak için daha yapılacak çok iş olduğunun farkındayız. Şu anda devletimizin tüm kurumları ve milletimiz bu yapıyla mücadeleyi sahiplenmiştir ama daha etkin bir mücadele sergilemek durumundayız. Benim 'tabanı ibadet, ortası ticaret, tavanı ihanet' diye tarif ettiğim bu yapının gerçek yüzünü görüp uzaklaşan samimi kardeşlerimiz oldu. Artık bu yapı marjinalleşen bir örgüt haline dönüşmüştür. Milli güvenliğimizi tehdit eden her örgüt gibi, bunlarla da mücadeleye kararlılıkla devam edilecektir."
"Şimdi operasyonlar dönemi"
"PKK, etkin operasyonlar karşısında sıkışınca bazı yabancı devletler, aktörler ya da medya üzerinden "silah bırakma", "yeniden masaya dönme" gibi çeşitli mesajlar gönderme yolunu denedi ancak bu aşamadan sonra çözüm, terör örgütünün en küçük bir unsuru dahi kalmayacak şekilde ülke topraklarından sökülüp atılmasıdır. Çözüm süreci istismar edildi, şimdi operasyonlar dönemi. Burada, beni en çok sevindiren şey, bölge halkının, Kürt kardeşlerimizin terör örgütünün karanlık amacını çok iyi görmesi ve bunların yanında yer almaması oldu. Teröristler ve siyasi destekçileri, kendi kendilerine özerklikçilik oynadılar, yalnız kaldılar ve kaybettiler. Milletin desteğinin ve duasının elde edildiği her mücadele gibi, terörle mücadele de başarıyla sonuçlanacaktır."
"Basın özgürlüğü meselesi, siyasi bir kalkana dönüşmüş durumda"
"Türkiye'de basın özgürdür. Aksini iddia edenlerin basın özgürlüğünden anladıkları, eskisi gibi hükümet kurup hükümet yıkan bir medya gücüne sahip olmaksa, bunun olmayacağı bir Türkiye'de yaşıyoruz. O günler geçti artık. Elbette özgürlükleri daha da genişleteceğiz ama bugün Türkiye'de basın özgürlüğü meselesi, siyasi bir kalkana dönüşmüş durumdadır. Bunu gündeme getirenlerin aslında medyayla ilgili bir dertleri yoktur."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, siyasette "Erdoğan karşıtlığının" bir kimlik halini almasına ilişkin soruyu ise şöyle yanıtladı:
"Bu, şahsımla ilgili değil, millete karşı bir tutumdur. Asıl önemli olan, bu karşıtlığın kimleri yan yana getirdiğidir. Bakıyorsunuz terör örgütü PKK destekçileri ile Paralel Yapı üyeleri yan yana ya da bugüne kadar birbiriyle kavga edenler kol kola. Bu süreç aynı zamanda maskelerin düşmesini, millete cephe açanların gerçek yüzünün görülmesini de sağladı. Bu açıdan hayırlı da olmuştur."