Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, "Fransa'ya gittiğimde Batı medyasının yalan haber ve yorumlarla Türkiye'yi karalamaya çalıştığını gördüm" dedi. "Türkiye atacağı adımları dikkatli atacak bir yönetim kabiliyetine sahiptir" diyen Erdoğan, "Kusura bakmasınlar biz de aklımızı kiraya vermedik" ifadesini kullandı. Erdoğan Gezi olaylarına da atıf yaparak, "Hani İstanbul’da 12 ağaç bir yerden sökülüp başka yere dikildiğinde İstanbul’u ateşe verdiler ya. Ne demişlerdi, “hala anlamadın mı mesele ağaç değil…” Şimdi ne diyorlar, hala anlamadın mı mesele Kobani değil…” diye konuştu.
Erdoğan İstanbul'da toplu açılış töreninde konuştu.
Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları şöyle:
Biz bir şeye muhtacız. Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Ve bu dört içerikte evet Türkiye…
Biz böyle bir Türkiye’nin yeniden imarı yeniden ihyası için çalışıyoruz. Bundan taviz yok.
Bosna’dan, Suriye’den, Mısır’dan, Filistin’den bana ne diyemezsiniz.
Eğer biz Osmanlı’nın, Selçuklu’nun bakliyesi üzerinde bir Türkiye ise buralarda olanlardan ‘bana ne’ deme hakkımız yok. Bu, büyük devlet olmanın görevidir.
Biz güçlü olacağız ki komşularımız da güçlü olabilsin.
Fransa’daydım yeni döndüm. Orada yaptığım bir toplantıda bir hava gördüm. Batı medyasının asparagas haberlerle yalan yorumlarla Türkiye’yi karaladığını gördüm.
Çok enteresan soru: Siz peşmergelere neden müsaade etmiyorsunuz. Siz ÖSO’ya neden müsaade etmiyorsunuz.
Dedim ki bunu size kim söylüyor. Siz bana bu soruyu sorarken yalan bir soru üretiyorsunuz dedim.
Şu anda peşmergeler Türkiye toprakları üzerinden geldi ve Kobaniye girdi. ÖSO geldi girdi. Bak senin bunlardan daha haberin yok. Tam aksine PYD denilen bir terör örgütü bunları almıyordu. Sonunda almak zorunda kaldı.
Niye? Dert başka. Bir üst takım bunları farklı yönlendiriyor.
Neden Kobani?
Ve şu anda Kobani. Kobani neden bu kadar önemli? Kobani’yi bu kadar önemseyenler Hama’yı, Humus’u neden önemsemediler.
Irak’ın şu anda yüze 40’ı DEAŞ’ın işgali altında oraları neden önemsemiyorlar.
Türkiye atacağı adımları dikkatli atmak zorundandır. Kusura bakmasınlar biz aklımızı kiraya vermedik. Bizim ne aklımız ne irademiz ipotek altında değildir.
Birkaç aydır hem Türkiye içinde hem Türkiye dışında bazı çevrelerin Kobani meselesine bu denli yaklaşmış olmaları çok önemli.
Ben gayretle buradaki mücadele yerimiz aldığımızı söylüyorum. Kobani’de şu anda 2 bin savaşçı var. Ama orada 200 bin insan Türkiye’ye geldi.
Şu anda Türkiye’de 1 milyon 600 bin sığınmacı var. Yaptığımız harcama 4,5 milyar doları buldu. Türkiye bütün bu harcamaları yaparken dünyanın bize gönderdiği destek 200 milyon dolar.
Batı, BM sesleri çıkmıyor. Siz ne işe yarıyorsunuz? Türkiye üzerine düşeni yapıyor ama utanmadan sıkılmadan “Türkiye sessiz kalıyor” diyorlar.
‘Şov yaptılar’
Kobani üzerinden bölücü terör örgütünün temsilcisi durumundaki siyasi parti kendi tabanını sokağa davet ediyor. Ve sokaklara ateşe verdiler mi? 40 kadar vatandaşımız öldü mü? Öldü…
Ve bunlar ne kazandı ne elde etti. Sabah akşam Kobani diyenler Kobani için ne yaptı. Sadece şov yaptılar ülkeyi kana buladılar.
Ama hiç merak etmeyin onların bir hesabı varsa bizim de bir hesabımız var, Allah’ın da bir hesabı var.
Hani İstanbul’da 12 ağaç bir yerden sökülüp başka yere dikildiğinde İstanbul’u ateşe verdiler ya. Ne demişlerdi, “hala anlamadın mı mesele ağaç değil…”
Şimdi ne diyorlar, “hala anlamadın mı mesele Kobani değil…”
‘Hepsini biliyoruz’
Topraklarımız içinde ve dışında her türlü kötü faaliyetleri biliyoruz. Hepsine karşı tedbirlerimizi aldık alıyoruz.
MGK’ya ilk kez cumhurbaşkanı sıfatıyla başkanlık ettim. Gerek paralel yapılanma, gerek bölücü örgüt, dışarıda DEAŞ, hepsini çok yakından izliyoruz önlemlerimizi de buna göre alıyoruz.
Yaklaşık 1 ay önce Kobani bahanesiyle yapılan sokak eylemleri ne yazık ki bir siyasi parti tarafından organize edildi.
Ana muhalefet partisi bu eylemlere ne yazık ki çanak tuttu. Ne yaptılarsa kendilerine yaptılar.
Güya haklarını savunduklarını iddia ettikleri Kürt kardeşlerimize zarar verdiler. Ölen Kürt kardeşim, öldüren Kürt…