Hürriyet yazarı Vahap Munyar, Epa Akın şirketinin sahibi Haluk Akın’ın ürettiği makinelerle değil, İtalya’ya ameliyata gönderecek, Mısır’dakilere barınak yaptıracak kadar önemsediği, muhtaç hayvanlara sevgisiyle övündüğünü anlattı.
Munyar, Haluk Akın’ın Kilyos yolunda sahipsiz çok köpek olduğunu belirterek, “Arabamda her zaman mama bulunur. Sabah işe giderken, akşam eve dönerken Kilyos yolundaki köpeklere mama bırakırım. Köpekler arabamı tanır. Seyahate çıktığımda mesai arkadaşlarım mama götürür” dediğini aktardı.
Vahap Munyar’’ın “Yüreğine sağlık!”başlığıyla yayımlanan bugünkü (21 Ağustos 2017) yazısı şöyle:
Gömlek makineleri üreterek 4 kıtada 32 ülkeye yayılan Epa Akın’ın sahibi Haluk Akın, ürettiği makinelerle değil, İtalya’ya ameliyata gönderecek, Mısır’dakilere barınak yaptıracak kadar önemsediği, muhtaç hayvanlara sevgisiyle övünüyor. İstanbul Yenibosna’daki fabrikası ve kendi odası bile, bir ‘muhtaç hayvan barınağı’ olan Akın, “Sağlam kedi köpeklere herkes bakabilir” açıklamasını yapıyor.
RAMSEY Genel Müdür Yardımcısı Sadettin Üçeyler, bir süre önce mesaj gönderdi:
- Bangladeş’te günde 26 bin adet gömlek üreten bir fabrika gezdim. En gelişmiş 7 makinelerini gösterdiler. 5’i Epa Akın’dı. Çok gururlandım. Akın’ın makinelerini Kastamonu’daki gömlek fabrikamızda kullanıyoruz. Şirketin sahibi Haluk Akın’ı tanıman, öyküsünü dinlemen lazım.
Birkaç gün sonra mesajına önemli bir ayrıntı ekledi:
- Haluk Akın, hasta, sakat, yaralı kedi ve köpekler için inanılmaz işler yapıyor. İstanbul’da ve Mısır’da bu hayvanlar için barınak yaptı.
Sadettin Üçeyler ile buluşup Epa Akın’ın İstanbul Yenibosna’daki fabrikasına gittik. Akın, fabrikanın girişindeki köpek kulübelerini gösterdi:
- Arkadaki sakin yatan köpeğimiz şeker hastası. Şekerden dişleri dökülmüş durumda. Odacı kadına eğitim verdik, her gün o köpeğe insülin yapıyor. Bir ayağı olmayan diğer köpek için protez denedik, kabul etmedi. Yeniden deneyeceğiz. Artık iyice zorlanıyor. Bu kez protez bacağı kabul edeceğini düşünüyoruz.
Ofislerin bulunduğu kattaki odalardan birini açtı, iki kedi koltukların üzerinde cirit atıyordu:
- Bu kedilerin gözleri görmüyor. Gözleri sigarayla yakmış. Bu odayı görme engelli iki kedi ile paylaşıyorum. İkisi de benim ve mesai arkadaşlarımın sesini, kokusunu biliyor.
Paravanın arkasındaki mama kaplarını gösterdi:
- Kedilerden biri mama yemek için paravanın üstünden atlamayı seviyor.
Kilyos’taki evinde de hasta, sakat, yaralı kedi ve köpeklere baktığını belirtti:
- Ayrıca bir barınağım da var. Üçeyler’in aktardığı bilgiyle sordum:
- Mısır’da bile barınak yapmışsınız?
- Mısır’da gömlek makineleri pazarının lideriyiz. Çok sık gidip geliyoruz. Orada da küçük bir barınak kurdum.
Hayvan sevgisini çocukluğunda babasının aşıladığını vurguladı:
- Daha önce Ulus’ta oturuyordum. Eve götürdüğüm yaralı, hasta, sakat kedi-köpeklerden bazı komşular rahatsız oldu. Bunun üzerine Kilyos’ta müstakil bir eve taşındım.
Ameliyat için İtalya’ya götürdüğü köpekler olduğunu kaydetti:
- Hasta, yaralı, sakat hayvanın durumuna göre gittiğimiz veterinerlerdeki tıbbi cihaz eksikliklerini kendimiz tamamladık. Tomografi dahil, elimizde birçok tıbbi cihazımız var. Kısa süre önce bir veterinerle anlaştık. Kendisine klinik açacağız. Önceliği bizden gidecek hayvanlara bakmak olacak.
İyileşen hayvanlara yeni sahipler bulduğunu anlattı:
- Bizde sağlam kedi-köpek olmaz. İyileşen kedi ve köpeklere yeni sahipler buluruz.
Ardından konuya yaklaşımını paylaştı:
- Sağlam kedi köpeklere herkes bakabilir. Ben, herkesin bakmaya yanaşmayacağı sakat, hasta ve yaralı olanlarla ilgilenmeyi seçtim.
Yüreğine sağlık Haluk Akın...
"Kilyos yolundaki köpekler benim arabamı tanıyor"
EPA Akın’ın Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Akın, Kilyos yolunda sahipsiz çok köpek olduğunu belirtti:
- Arabamda her zaman mama bulunur. Sabah işe giderken, akşam eve dönerken Kilyos yolundaki köpeklere mama bırakırım. Köpekler arabamı tanır. Seyahate çıktığımda mesai arkadaşlarım mama götürür.
"Dışarıda pompalanan 'Adalet yok' algısı yabancıyı frenliyor"
SELENIUM projeleriyle öne çıkan Aşçıoğlu Yönetim Kurulu Başkanı Yaşar Aşçıoğlu, İstanbul’a ilişkin maliyet hesabını ortaya koydu:
- Yüzde 50 arsa, yüzde 25 inşaat maliyeti, yüzde 10 vergi ve benzeri giderler, yüzde 3’ü bankaya gider. Müteahhite kalan yüzde 10 dolayındadır.
Oğlu ve şirketin Yönetim Kurulu Başkanvekili İrfan Aşçıoğlu’nun da katıldığı sohbette KDV’den yakındı:
- KDV iadeleri için inşaatın bitmesi bekleniyor. Oysa, hakediş gibi inşaat sürerken ödense üstümüzden bir yük kalkar.
2016’da Selenium markasıyla Dubai’de girdikleri projeyi anımsattı:
- Dubai’de inşaat sürüyor. Tahran’dan (İran) bir teklif aldık. Ancak, işe girişmeye cesaret edemedik.
Kentsel dönüşümün yavaş ilerlediğine işaret etti:
- Kentsel dönüşüme “rantsal dönüşüm” gibi bakılıyor. Hak sahibi vatandaş 1 konutuna en az 2 konut istiyor.
Ardından yabancıya gayrimenkul satışına değindi:
- Yurtdışında ülkemiz aleyhine “Türkiye’de adalet yok” algısı pompalanıyor. Bundan etkilenen yabancı, gayrimenkul alımını bekletiyor.
Türkiye’nin dış dünyada doğru algılanmadığını vurguladı:
- Bir bakanlık koordinasyonunda ülkemizle ilgili algı sorununu çözmek için elbirliği ile çalışalım.
Genel ülke tanıtımı “yanlış algı”yı düzeltmeye yeter mi?