Türkiye İstatistik Kurumu, enflasyon sepetini güncelledi. TÜİK'in yaptığı değişimde dikkati çeken ise gıda, ulaştırma, konut, ev eşyası, giyim ve ayakkabı gibi hem tüketim çok olduğu hem de fiyat değişimlerinin vatandaşı direkt etkilediği grupların ağırlıklarının düşürülmesi oldu.
TÜİK'in bugün açıkladığı ocak ayı enflasyon verilerine göre yıllık enflasyon beklentilerin üzerinde yüzde 1,35 artarak 12,15 oldu. En fazla yükselenlerden birisi de gıda kalemi oldu.
Gıdanın geçen yıl yüzde 23.29 olan ağırlığı yani enflasyonu etkileme oranı yüzde 22.77’ye çekildi. Bu 0.52 puanlık bir gerilemeye işaret ediyor. Yine otomobil, benzin, motorin, köprü, otoyol ücretleri gibi kalemleri barındıran ulaştırma grubunun da ağırlığı 1.16 puan birden indirildi. Ulaştırmanın yüzde 16.78 olan ağırlığı yüzde 15.62’ye çekildi.
Vatandaşın elektrik, su, doğalgaz ve kira gibi en temel barınma ihtiyaçlarının bulunduğu konut grubunun ağırlığı ise 0.82 puan düşürüldü. Böylece konut grubu artık enflasyonu yüzde 15.16 değil yüzde 14.34 etkileyecek. Giyim ve ayakkabı grubu 0.28, ev eşyası grubu ise 0.56 puan daha az etkili olacak.
AKP Hükûmetinin vergi düzenlemeleriyle etkileyebildiği gruplardan içki ve sigaranın ağırlığı ise 1.83 puan artırıldı. Aynı şekilde sağlık, lokanta ve oteller, eğitim ve çeşitli mal ve hizmetler de ağırlığı artırılan diğer gruplar oldu.
TIKLAYIN - Ocak ayında enflasyon yüzde 12,15'e yükseldi
TIKLAYIN - CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdoğdu: TÜİK böyle giderse gıdayı enflasyon paketinden çıkaracak
CHP'li Böke: TCMB başkanının dediği gibi, 'ince ayar!' dönemine mi geçtik?
Ekonomist ve CHP PM üyesi Selin Sayek Böke konu hakkında Twitter'dan şu açıklamaları yaptı
"Rejim ekonomisi son sürat devam ettikçe enflasyon da hız kesmeden devam ediyor! Yıllık enflasyon %12,15; ortalama enflasyon %14,52. Öte yandan geliri ancak temel ihtiyaçlarına yeten milyonlar için, halk için gerçek enflasyon bu resmi rakamlardan çok daha yüksek.
TÜİK belki sepet ağırlıklarını değiştirebiliyor ama değişmeyen birçok gerçek de ortada: Aralık ayı itibariyle asgari ücret 2020 TL, açlık sınırı 2162 TL ve çalışanların %43'ü asgari ücret veya çok yakın ücretlerle çalışıyor. Yani, ücretler ancak gıda masraflarına yetiyor.
Dar ve orta gelirliler için gıda, konut ve ulaştırma gibi zorunlu harcamalar da sepetin neredeyse tamamı. Bu gerçekler ışığında 2020'nin Ocak ayında dar ve orta gelirliler için aylık enflasyon, açıklananın neredeyse 2 katı!
Kamu kaynaklarını üretim ve halka değil ranta ve yandaşa yönlendiren, kurumların bağımsızlığını ve güvenilirliğini ortadan kaldıran, kuralların yerine keyfiliği ve kurumların yerine şahısları koyan rejim milyonların altında ezildiği bu hayat pahalılığının temel sorumlusu.
Ve öyle bir yıkım, öyle bir güven kaybı ki insan sormadan edemiyor: Gıda, konut ve ulaştırma kalemlerinde enflasyon çok yüksek, ama bu üç alanın sepetteki ağırlığı düşüveriyor; neden, nasıl? Acaba TCMB başkanının dediği gibi, "ince ayar"! dönemine mi geçtik?"