Enerji Bakanı Taner Yıldız, "Hedefimiz 1 Kasım’da tek başına iktidar olmak. Sonuç aynı çıkarsa CHP ve MHP ile olan konuşmalar dikkate alınacaktır" dedi.
Bakan Yıldız, tartışma yaratan "Şehit olmak istiyorum" açıklamasının arkasında durduğunu belirterek, "Ben her Müslümanın bir çırpıda verebileceği, bir cevabı verdim. Tereddütsüz. Ben bu cevabımdan dönmem. Çok yüce bir makamdır. Benim istememle de olacak şey değildir.
Tabii ki her Müslüman gibi ben de şehit olmak isterim.
Hadi işleri bırakalım gidip şehit olalım gibi yansıtıldı. Bu bir haksızlık" diye konuştu.
NTV'ye konuşan Yıldız'ın açıklamalarından satır başları şöyle:
Deniz Baykal ve Akşener'e yönelik teklifler tamamen liyakata yönelik tekliflerdir. Kritik zamanlarda bakan olarak görev yapmışlardır.
Batı illerinden seçilmiş olması Kürt kökenli olmadığı anlamına gelmez. Bendeki bilgiler 3 vekilden 2'sinin Kürt kökenli olduğu yönünde.
Hangi arkadaşımız olursa olsun, hangi partiden gelmiş olursa olsun görevimizi devredeceğiz. İstenmesi halinde kendilerine destek olacağız. Ülke çıkarlarının ön planda olduğu bir ortamdayız.
'Cumhurbaşkanımızın tarafsızlığına halel getiren bir durum değildir'
Cumhurbaşkanımız Ak Parti'nin kurucu genel başkanı. Bütün fikirlerinden arınmış ve askıya alınmış biri değil. Cumhurbaşkanımızın tarafsızlığına halel getiren bir durum değildir. İhsanoğlu seçilseydi objektif kimliği yanında bir parti zihniyeti ile gelmiş olmayacak mıydı? Koalisyonun kurulması sürecinde AK Parti mış gibi davranmadı. 7 Haziran'dan önce biz hedefimiz tek başına iktidar idi. Milli irade böyle söyledi. Demokratik bir seçimdi. AK Parti bu seçimin sonuçlarına saygı göstermiştir. Bundan önceki seçimlerde sandığın arkasına ağacın arkasına çimenin arkasına sığınanlar gibi yapmamıştır AK Parti. Koalisyonlar ideallerin konuşulduğu bir ortam değildir. Hiçbir partinin idealleri koalisyon hükümetlerinde yansıtılamaz. Bir eğitim gibi, dış politikalar gibi konularda biz şu anda aynı şeyleri söyleyemiyoruz denildiğinde ortak uzlaşı noktası bulunamadı. Samimi şekilde AK PArti gayretlerini ortaya koymuştur. AK Parti’nin bu sınavı doğru ve dürüst verdiğini söyleyebilirim.
'1 Kasım’da sonuç aynı çıkarsa'
Hedefimiz 1 Kasım’da tek başına iktidar olmak. Sonuç aynı çıkarsa CHP ve MHP ile olan konuşmalar dikkate alınacaktır. Eğer milli irade bize o görevi verecekse biz vatandaşımızın verdiği hedefi doğru anlar ve yerine getiririz.
3 dönem kuralı
3 dönemi bitirdik. Ama bundan sonra biz işlerimiz hakkında ülke hakkında prensipli planlıyız. Şahıslarla alakalı konuda bunları pek konuşmuyoruz. Gelişmelere bakarız. Herhangi bir talebimiz olmaz. İhtiyaç hissedilmesi halinde nerede ihtiyaç hissediliyorsa orada hazır olacağımızı söylemem lazım.
'Şehit olmak istiyorum açıklamamdan dönmem'
Diplomasi Muhabirleri Derneği’nin bizden talebi, bir kahvaltı düzenlendi. Orada sorulan bir soruya cevaptı. Soru şu: Şehit olmak istiyor musunuz?
Ben her Müslümanın bir çırpıda verebileceği, bir cevabı verdim. Tereddütsüz. Ben bu cevabımdan dönmem. Çok yüce bir makamdır. Benim istememle de olacak şey değildir.
Tabii ki her Müslüman gibi ben de şehit olmak isterim.
Hadi işleri bırakalım gidip şehit olalım gibi yansıtıldı. Bu bir haksızlık.
Sokağa çıkın, sorun. Bakın benim verdiğim cevaba yakın cevap alabilecek miyiz?
Ben 13 yıllık vekillik hayatımda AK Parti çatısı altında hiçbir zaman hiçbir soruyu cevapsız bırakmadım.
Bu sorunun 3-4 ayrı şekilde cevaplanma imkanı var. Ama ben dürüst ve açık olarak bunu söyledim. Bu bizlerin direkt istemesiyle olacak iş değil.
Ben bunu nasıl siyasi ranta çevirebilirim.
Bir soru üzerine verdiğim cevabın farklı yansıtılmasıdır.
Kuzey Irak petrolleri onlarca ülkeye sevk ediliyor. Türkiye’nin petrolü değil. Irak’ın petrolü… Türkiye sevkettiğinde bunun gelirleri Türkiye’nin değil Irak’ın gelirleri. Biz İsrail ile ilgili mesafemizi çok net şekilde koymuşuz ortaya. Irak’ın kendi petrolüne şerh koyup da sen bu ülkeye satmayacaksın deme hakkımız yoktur. Türkiye, İsrail’e böyle bir petrol satmamıştır. Satan Türkiye değildir.