T24 - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Makedonya ziyareti sonrası uçakta gazetecilere açıklamada bulundu. Uçakta bulunan gazetecilerden Mehmet Yılmaz, Alman vakıflarına dair bir takım bilgilerden söz edilirken Erdoğan'ın, ''Teknik takiple ortaya çıkan bazı noktalar var'' sözünü, ''Tamamen “bağımsız yargının” alanına giren bir uygulama ve bu uygulama içinde Başbakan’ın da yer alması oldukça tuhaf bir durum'' şeklinde değerlendirdi.
Hürriyet gazetesi yazarı Mehmet Yılmaz'ın ''Emniyet mi yasayı çiğnedi, savcılar mı?'' başlığıyla yayımlanan yazısı şöyle:
...
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Makedonya gezisinden dönerken uçakta gazetecilere yaptığı açıklamada bazı Alman vakıfları ile ilgili bilgileri verirken şöyle bir söz de söyledi:
'Teknik takiple ortaya çıkan bazı noktalar var'
Bu sözü söylediği Hürriyet, Zaman, Star’da yayımlandı. Bu gazeteleri temsilen o geziye katılan arkadaşlarımız mesleklerinde tecrübeli kişiler ve üçü birden yanılmış olamazlar.
Ben her ihtimale karşı bir gün daha bekledim, bir düzeltme olur mu diye. Başbakan o gün söylediği bazı sözlerin “cımbızlandığını” açıkladı ama bu sözüyle ilgili bir düzeltme yapmadı. Demek ki bu sözleri gerçekten söyledi diye düşünüyorum.
İlginç bir durum bu.
“Teknik takip” dediğimiz konu, iletişimin izlenmesi mevzuatı ile ilgili.
Anayasa tarafından korunan bir kişisel özgürlük olduğu içindir ki kanun iletişimin takibi işini sıkı kurallara bağlamış. Çoğu zaman kimse bunu takmıyor ama olsun, yine de böyle bağlayıcı bir yasamız var.
Savcılığın bunun için mahkemeden izin alması gerekiyor. İzin aldıktan sonra takibi yapan Emniyet’in topladığı bilgileri, görüşme kayıtlarının tutanaklarını, birbiri ile iletişim kuran kişilerin telefon numaralarını vs. savcılığa bildirmesi şart. Başkalarının bu bilgilere sahip olmaları suç. Savcılık da takip edilen suç ile ilgisi olmayan takip tutanakları ile görüşme tutanaklarını imha etmekle yükümlü.
Tamamen “bağımsız yargının” alanına giren bir uygulama ve bu uygulama içinde Başbakan’ın da yer alması oldukça tuhaf bir durum.
Ama anlıyoruz ki bu “teknik takiple ortaya çıkan durumlar” Başbakan’a bildiriliyor.
Bunu kim yapıyor olabilir? Ya Emniyet, görevinin dışına çıkarak bunlardan bir şekilde Başbakan’ı haberdar ediyor. Ya da savcılar, bağımsız olduklarını unutmuşlar gidip Başbakan’a bilgi veriyorlar.
Başbakan hükümet eliyle “yürütmeyi”, TBMM’deki parti çoğunluğu ile “yasamayı” yönetiyor. Belli oluyor ki şimdi de “yargı” ona doğrudan bağlanmış!
Kimse kusura bakmasın ama buna “demokratik hukuk devleti” diyemiyoruz!
...