Koronavirüs

Emekli MİT Müsteşarı Köksal: Covid-19 sonrası bölgesel sorunlar artacak

"Küresel kriz Covid-19 öncesinde başlamıştı"

27 Nisan 2020 09:42

Emekli MİT Müsteşarı Sönmez Köksal yeni tip Koronavirüs (Covid-19) salgını sonrası bölgesel açıdan da manzaranın olumlu görünmediğini belirterek, "Kriz sonrası global düzlemde ve öncelikli olarak alt bölgelerden başlayarak yasadışı göç yanında legal olarak insan ve mal dolaşım serbestliğinin, üretim-tüketim zincirinin yeniden nasıl sağlanacağının önemli bir tartışma ve hatta gerginlik konusu olması muhtemel." düşüncesini dile getirdi. 

Köksal Yetkin Report'ta kaleme aldığı yazıda, "Bölgesel açıdan da manzara olumlu görünmüyor. Global yönetişimin uğradığı erozyon nedeniyle sistem zaten parçalanmış ve birbirinden kopuk hale gelmiş durumda. Avrupa Birliği (AB) iç çelişkiler yaşıyor. Uluslararası Kriz Grubu’nun dünyadaki sıcak savaş noktaları hakkındaki uyarıları son derecede ürküntü verici. İklim değişikliğinin daha da vahim kıldığı ekonomik/sosyal şartlar altında yaşayan Afrika kıtasının durumu özellikle dikkati çekiyor. Asya alt-kıtasında ve özellikle Hindistan’da endişe verici gelişmeler var. Bizden uzak olmakla beraber Latin Amerika’nın da büyük ölçüde olumsuz etkileneceği anlaşılıyor. Kriz sonrası global düzlemde ve öncelikli olarak alt bölgelerden başlayarak yasadışı göç yanında legal olarak insan ve mal dolaşım serbestliğinin, üretim-tüketim zincirinin yeniden nasıl sağlanacağının önemli bir tartışma ve hatta gerginlik konusu olması muhtemel." ifadesini kullandı. 

Köksal, "Uluslararası düzeye gelince, bu virüs salgını öncesi hem küreselleşmenin hem de teknolojik gelişmelerin siyaset, ekonomi ve yönetişim alanlarındaki etkileri zaten tartışılmaya başlanmıştı.
Bu tartışmalarda, aşırı küreselleşmenin sonuna gelindiğine dair belirli çevrelerde yoğun bir inancın oluştuğu biliniyor. Bu olgunun yarattığı milliyetçilik, popülizm, merkantilizm ve korumacılık akımları bir süredir alarm vermeye başlamıştı. 40 yıldan fazla süren liberal ekonomi politikaları, 2008 finans krizinin de etkisiyle gelir eşitsizliğini daha da büyük ölçüde derinleştirdi. Bu olguya paralel olarak, aynı dönemde büyük kitleleri de etkisi altına almaya başlayan dijital medyanın yalan, yanlış, yönlendirici ve çarpıtma haberleri, bir bakıma siyasetçilerin ve Batı tipi demokrasilerin itibarsızlaşmasına yol açtı. Bu noktada ABD’nin 2003 Irak işgalinin Batı değerlerine karşı yarattığı duygusal kırılmayı ve Rusya kaynaklı trollerin bu durumu istismar kampanyalarını da unutmamak gerekir." yorumunda bulundu. 

Yazının devamı için tıklayın