T24 İstanbul
Mazbatası elinden alınan CHP'nin İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkan adayı Ekrem İmamoğlu, seçim çalışmaları kapsamında Tuzla'da halk buluşması düzenledi.
TIKLAYIN - Ekrem İmamoğlu: Belediyenin içine kadar sızmış partizanlığı söküp atacağız
İmamoğlu'nun konuşmasından satır başları şöyle:
"Bakın ülkenin şu anda yaşadığı ortam ortada. Ben zamanında yalvardım, bakın memleketimizin sorunları var, geçtiğimiz yıl haziran ayında bir seçim oldu, millet kararını verdi Cumhurbaşkanı seçildi. Ayrıca bakanlar da var. Dedim lütfen gidin işinizi yapın, bu ülkenin sorunları var, bunlarla ilgilenin, yerel seçim, A kişisi gider, B kişisi gelir, kimse malını mülkünü devretmiyor, milletin malı. Yok efendim beka sorunuymuş. Bak efendim ne oldu beka sorunu. Yok tutmadı.
"Ben yola çıkarken siyasette münakaşaya asla girmeyeceğim dedim. Bolca iftira attılar, yalan konuştular. Caminin önünde bile konuştular. Ben diyorum ki Allahıma şükür. Dünyada bazıları siyaset yaparken bir kişiye hesap vermeyi kendine ideal yol seçerler. Ben dünyada yaşarken milletime hesap veriyorum. Benim ne talimat alacağım bir kişi var, ne de hesap vereceğim bir kişi var. Benim hesap vereceğim 16 milyon İstanbullu var. Dedik ya kul hakkı, Allah esirgesin ilahi adaletten endişe eder ve hayatıma ona göre yön veririm. Allah kimseyi hak, hukuk ve adalet yolundan ayırmasın.
"Bizim şehrimizde her dört aileden bir tanesi açlık sınırının altında gelire sahip. Ben o yüzden sosyal yardımları konuşuyorum. Her üç gencin bir tanesi işsiz. İstatistiklerde üniversite bitirmiş her iki gencimizden birisi işsiz. Ben bunlara çözüm olalım diyorum. Bu şehirde en az 200 bin insanımıza yaratacağımız ortamlarla, bölgesel istihdam ofislerimizle ve İstanbul Kalkınma Ajansı katkılarıyla iş bulacağız, göreceksiniz.
"Hatırlayın, ben insanlarımıza iş bulacağım dediğimde rakibimiz belediyenin işi iş bulmak mı demişti. Sonra baktılar olmuyor seçime bir iki hafta kala onlar da açıklamaya başlamışlardı. Bu kopyala yapıştır mantığıyla ben şu andaki rakibime ve partilerine vatandaşa yeniden hizmet etmeyi hatırlattığımı düşünüyorum, ne mutlu bana. Kopya çekerken de biraz üslubu olsun, bu kadar da değil, birazcık ders çalışın. Yarın da projelerimize açıklayacağız. Dün de açıkladık.
"İnsanımız açsa, işsizse ben onların hayatını kolaylaştırmayacağım da kimin hayatını kolaylaştıracağım. İstediği kadar kopyalasın 23 Haziran'dan sonra söylediklerini yapacak kişi belli.
"(Bak Pendik'te dedim bu işin sonu gelmez, ben her meydanda kız isteme sözü verirsem, 23 Haziran'dan sonra sadece kız istemeye giderim.)
"Bakın yarın da projeleri açıklayacağız. Biz insanını düşünen, bu şehrin trafiğinden yeşil alan sorununa kadar, işsizliğinden çocuklarına/gençlerine kadar her konuyla ilgileneceğiz. Ben ısrarla bu şehrin çocuklarını eşitlemeye geldim demiştim. İster Sultanbeyli'de yaşasın, ister Tuzla'da, Kadıköy'de, Beşiktaş'ta. Bu kardeşiniz söz veriyor size. Sultanbeyli'deki çocuğu Kadıköy'deki çocukla eşitlemeye geliyorum. Eğitimden sanata. Söz veriyorum kıymetli anneler, önce kreş açacağız. Kadınlar çocuklarını oraya emanet edecek.
"Gençlerle ben bu şehrin ayağa kalkacağını biliyorum. Gençler bir toplumun lokomotifidir. Ben gençliğime güveniyorum, enerjime güveniyorum, milletimize güveniyorum. Çünkü ben iyi biliyorum ki İstiklal mücadelesinden hemen sonra bile Mustafa Kemal Atatürk bu milleti gençliğe emanet etti. Dolayısıyla gençlere yardımcı olacağız. Gençlerin eğitimine, bursuna, yurduna kadar yanında olacağız. Gençlerin yanında olurken 'tanıdığımızın kızı, bizim partiye üye', buna bakmayacağız. Ben sadece bu şehrin genci olup olmadığına bakacağım. Artık her konuda adalet zamanı. Dolayısıyla adil bir şehir olması için gençlerine de hizmet ederken herkese eşit fırsatlar tanıyacağız.
"Türkiye bu yapılan yanlışlardan dolayı yoruldu. Bunun değişim ve dönüşüm yeri İstanbul'daki ahlaklı ve erdemli yönetimdir. İstanbul'a asla ihanet etmeyen bir ahlaktır. Bakın 18 günde onların 17 yılda aklına gelmeyenleri hayata geçirdik. Öğrenci ulaşım kartlarını 85 TL'den 40 TL'te indirdik. Suya indirim yaptık. Faturalarınızda görmüşsünüzdür. Ayrıca sadece dini bayramlarda olan ücretsiz ulaşım hakkını biz mili ve resmi bayramlarada da yaptık. Talimatını yolladığım 0-4 yaş arası çocukların anneleriyle ücretsiz ulaşım hakkı da orada duruyor, gelince halledeceğim. 6 yaşına kadar olan ücretsiz ulaşım 12 yaşına çıkacak dedim, o da orada bekliyor.
"Bütün bunları biz yaptık, bütün milletimiz diliyor, bunlar tutturdu biz yaptık. Kardeşim ben 31 Mart'tan önce bunları anlatırken 'hesap bilmiyor, kimin malını kime dağıtıyor' dediniz. Vallahi bunlar iyi kopyacılar, Allah'tan millet bunlara inanmıyor.
"18 günde yaptıklarımızla bunlar delirdiler. Size söz veriyorum, ben 1800 günde başkanlık yaparken öyle bir çalışacağım ki bunlar çıldıracaklar. Değerli hemşehrilerim, İstanbul'da israf dönemi bitecek. İstanbul'da tasarruf dönemi başlayacak. Milletin malını, milletin parasını harcarken herkes duruşuna dikkat edecek. Bu millet zor kazanan bir millet. Biz zor kazanırken çarçur edenlere fırsat vermeyeceğiz.
"Bir de onların derdi bir avuç insan. Bizim derdimiz 16 milyon İstanbullu. Seferberlikler yapacağız bu şehir adına. Gençler, kadınlar, çocuklar, yeşil alanlar, eğitim, sağlık için 16 milyon insanla bir arada üreteceğiz. Anlayan yönetici, millete parmağını gösteren değil, milletinden talimat alan ahlaklı bir yönetim vaadediyoruz. Bütün bunların olması için yapacaklarımız var, sizden istediklerim var:
"1- Buradan çıkar çıkmaz millet bayramdan döndü mü dönmedi mi, onu kontrol edeceğiz. Herkes arayacak.
"2- 23 Haziran'a kadar her birinizin yol arkadaşlığına sahibim, lütfen sürece katkı sunun. Herkesle konuşun, kimseyle münakaşa etmeyin. Kimseyi suçlamadan konuşun, kavga yok, kötü laf yok, kötü söz sahibine aittir. Herkesle konuşun ve çalışın.
"3- 23 Haziran'da her biriniz ben sandık günü ne yapabilirim, nasıl çalışabilirim diye sorgulamalısınız. Sandıktan YSK'ya kadar, gençlerden avukatlara kadar gereken bütün önlemleri alacağız. Hazır mısınız? Ben de 24 Haziran'da size hizmet etmeye hazırım.
"Son olarak bir isteğim var, Herkese güler yüzlü olun, herkese selam verin. Başkaları millet birbirine kin tutsun diye uğraşmış olabilir. Ben herkesi seviyorum. Bu ülkenin doğusundanmış batısındanmış, kuzeyindenmiş güneyindenmiş ben herkesi seviyorum. Ben AKP'ye oy veren, MHP'ye oy veren, HDP'ye oy veren vatandaşımı da seviyorum. Bütün partilere oy veren vatandaşlarımı seviyorum, var mı bir diyeceğiniz? Ben bu şehirde yaşayanları birleştirmeye, buluşturmaya, barıştırmaya, özgürleştirmeye geliyorum. Mutlu etmeye geliyorum! Değerli hemşehrilerim, bütün bu duygularla son sözüm şu: Gördüğünüz herkese deyin ki Ekrem İmamoğlu size bir şey söylememi istedi: Her şey çok güzel olacak!
