İçişleri Bakanı Efkan Ala 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında tutuklu sayısının 16 bin 899 olduğunu söyledi. 15 Temmuz darbe girişimi sonrası Gülen Cemaati'ne ilişkin, "Şu an itibarıyla görevden uzaklaştırılan personel sayısı 76 bin 100 civarında. Gözaltına alınan, şu anda gözaltı işlemleri devam eden 5 bin 171, tutuklu sayısı ise 16 bin 899." bilgisini verdi.
Ala, adli kontrol şartıyla serbest bırakılanların 7 bin 173, serbest bırakılanların ise 3 bin 601 kişi olduğunu dile getirdi. Askerlerden 9'u general 190 personelin firârî olduğunu belirten Ala, firari polis sayısının ise 96 olduğunu, bunların 47'sinin müdür seviyesinde bulunduğunu bildirdi.
Aljazeera'nin haberine göre, çok ağır bir ihanetle karşı karşıya kalındığını dile getiren Ala, bu konuyla ilişkileri tespit edilenlerin görevlerinden uzaklaştırıldığını dile getirdi.
Ala, "Tutuklananlardan 3 bin 83'ü polis, 7 bin 248'i asker, 2 bin 288'i hakim-savcı, 119'u mülki idare amiri, 4 bin 161'i de sivil." dedi.
"Özel harekata 10 bin polis alınacak"
Kamuya yılda 150 bine yakın personel alındığını belirten Ala, İçişleri Bakanlığı olarak şu anda 10 bin polis alımı için ilana çıkıldığını anlattı.
Ala, "Yeni Kanun Hükmünde Kararname ile inşallah onu da düzenleyip çıkaracağız, ilana çıkacağız. Ayrıca bir 10 bin kişi daha özel harekat personeli alacağız. Toplamda 20 bin kişi alacağız kadroya." diye konuştu. Ala, alımların KHK ile yapılacağını bildirdi.
Görevden alınan belediye başkanları
Ala, özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da belediyelere kayyum atanmasına yönelik bir çalışma olup olmadığına yönelik soru üzerine, şirketlere kayyum atandığını hatırlatarak, belediye başkanlarından 'terörle ilişkisi tespit edilenlerin, terör örgütü lehine çalışanların görevden uzaklaştırıldığını' söyledi.
Yeni bir düzenleme hazırladıklarını belirten Ala, şöyle konuştu:
"Bugün Mecliste görüşülüyor, yani Meclise gönderildi. Orada, yetkili merci İçişleri Bakanlığı, belediyeler için valilik, belediye başkanlığı seçilme yeterliliğine sahip insanlar arasından, yine oradaki insanlar arasından, vatandaşlar arasından belediye başkanı atayacak. Kalan süre için görevlendirecek. Ne kadar süre kalmışsa seçime, o soruşturma sonuçlanıncaya kadar belediye başkanı seçilme yeterliliğine sahip kişiler arasından yetkili mercilerce görevlendirme yapılacak, belediye başkanlığı için ya da belediye meclis üyeliği için. Böyle olmazsa yine oradan birini organize ediyor terör örgütü, oradaki belediye meclis üyeleri istemese bile tehdit ediyor ve istediğini seçtiriyor. Aynı usul devam ediyor. Buna göz yumulamaz."
"Yakın tehlike geçmek üzere diyelim"
Demokrasi nöbetlerinin dün itibarıyla sona ermesinin, tehlikenin geçtiği anlamına gelip gelmediğine yönelik soruya karşılık da Ala, hassasiyetin hep varolacağını belirterek, "Yakın tehlike geçmek üzere diyelim. Çünkü birçok düzenleme yaptık, yapıyoruz." dedi.
Ala, sistem topyekûn değiştirilip, kurumlar demokratikleştirilmezse, önümüzdeki dönemde, 5-10 yıl içinde bir kalkışma, darbe hareketi olabileceği uyarısı yapıp, darbe imkanını ortadan kaldıracak düzenlemelere ağırlık verildiğini söyledi.
Jandarma ve Sahil Güvenlik Komutanlığının görevlerinde, rütbelerinde ve üniformalarında bir değişiklik olup olmayacağına yönelik soru üzerine Ala, rütbelerde bir değişiklik olmayacağını bildirdi.
Ala, ancak rütbelere kimin atanacağına sivil otoritenin karar vereceğini dile getirerek, emniyetteki uygulamanın bu kurumlar için de geçerli olacağını söyledi. Jandarmanın üniformasının değişeceğini bildiren Ala, "Daha sivil bir üniforma olacak. Gelecek yıl jandarma yeni kıyafetiyle görev yapacak." dedi.
Ala, kıyafet çalışmasının bittiğini ancak henüz görme fırsatı bulamadığını söyledi.
Polisin silahlarının güçlendirilmesi konusunda bir gelişme olup olmadığına yönelik soru üzerine de Ala, "Poliste de gerçekten terörle mücadele edecek ya da içeride bir saldırı ihtimaline karşı her zaman denge unsuru olabilecek silahlar olmalı. Jandarmada, poliste, Sahil Güvenlik'te, TSK'da, ayrı ayrı Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu silahlar olacak, ağır silahlar da olacak." diye konuştu.
Ala, darbe girişimin yaşandığı gece TBMM'ye ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne MİT'teki düşük menzilli füzeleri yönlendirdiklerini belirterek, uçaklara karşı bu füzelerle ateş edilerek karşılık verildiğini söyledi.
