T24 Haber Merkezi
Hatay’da Ebrar Apartmanı için "gerçeğe aykırı" yapı kullanma izin belgesi verildiği gerekçesiyle AKP’li Antakya Belediyesi’ndeki 5 kamu görevlisi ve yapı denetim firma yetkilisi iddianame hazırlandı.
Hatay’da 6 Şubat depremlerinde ağır hasar alan Ebrar Apartmanı için "gerçeğe aykırı" yapı kullanma izin belgesi verildiği ortaya çıktı.
Hatay Cumhuriyet Başsavcılığı, AKP'li Antakya Belediyesi’ndeki 5 kamu görevlisi ve yapı denetim firma yetkilisi hakkında "resmi belgede sahtecilik" suçundan iddianame hazırlandı.
Sanıklar 16 Ekim’de hakim karşısına çıkacak.
Hatay’da avukat Ebru Ulaş, Kule Apartmanı’nın müteahhidi tutuklu Ömer Cihan’ın yaptığı Ebrar Apartmanı için AKP'li Antakya Belediyesi’nin gerçeğe aykırı yapı kullanma izin belgesi düzenlendiği iddiasıyla Hatay Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunmuştu.
Başsavcılık, Antakya Belediyesi’ndeki kamu görevlileri için Antakya Kaymakamlığı’ndan soruşturma izni istedi. Ancak bu soruşturma izni 30 Haziran 2022’de reddedilmişti.
Avukatların itirazı üzerine Adana Bölge İdare Mahkemesi de soruşturma izni verilmemesine ilişkin kararı kaldırarak soruşturma izni verilmesine karar vermişti.
Kahramanmaraş merkezli depremlerde Hatay’ın Antakya ilçesindeki Ebrar Apartmanı da ağır hasar aldı.
Hatay Cumhuriyet Başsavcılığı, 5 kamu görevlisi ve yapı denetim firma yetkilisi hakkında iddianame hazırladı.
İddianamade söz konusu kişilerin ‘resmi belgede sahtecilik’ suçu işlediği belirtildi. İddianamede yer alan isimler şöyle; Dönemin Antakya Belediye Başkan Yardımcısı Nuriye Elçin Eryetli, dönemin İmar Müdürü Muhammet Cevdet Havayıoğlu, dönemin Fen İşleri Müdürü Mehmet Bük, inşaat mühendisi Nigar Nilay Havayıoğlu, makine mühendisi Mustafa İnan ve yapı denetim firması yetkilisi Ali Ender Satmaz.
"Mevzuata aykırı şekilde yapı kullanma izin belgesi"
İddianamede yer alan bilirkişi raporunda, şu ifadelere yer verildi:
"Antakya ilçesi, Saraycık Mahallesinde bulunan 3739 parsel numaralı taşınmaz üzerinde inşa edilmiş bina ve 22.01.2019 tarih ve 29 sayılı yapı kullanma belgesi göz önüne alındığında, soruşturma konusu taşınmazın ruhsat eki onaylı mimari projede dördüncü katının çatı piyesli olarak, asansör avan projesinde ise asansörün yedi (7) duraklı olarak projelendirilmiş olduğu ancak yerinde uygulama esnasında soruşturma konusu taşınmazın çatı piyesinin iptal edilerek bu alanın kapatıldığı ve bağımsız bölüm alanının artırıldığı, yedi (7) duraklı olarak projelendirilen asansörün de uygulama projesinde sekiz (8) duraklı olarak değiştirildiği, soruşturmaya konu yapının ruhsat ve eki projelerine aykırı olarak tamamlandığı ve bu hali ile 22.01.2019 tarihli ve 29 sayılı yapı kullanma izin belgesinin düzenlendiği, yapı kullanma izin belgesini düzenleyen kamu görevlilerince görevlerinin gereklerini yapmakta ihmal gösterdiği görüş ve kanaatinin bulunduğu, neticeten soruşturmaya konu yapıda ruhsat ve eklerine aykırılıkların bulunduğu, söz konusu aykırılıkların yapı kullanma izin belgesi düzenlenmeden önce yapıldığı, söz konusu aykırılıkların bina ile bir bütün halinde en başından beri var olduğu, soruşturmaya konu taşınmaza ilişkin olarak ruhsat eki projelerine aykırılıkların bulunduğu hali ile mevzuata aykırı şekilde yapı kullanma izin belgesi düzenlendiği görüş ve kanaatinin bulunduğu belirtilmiştir."
Şüpheliler ise avunmalarında üzerlerine atılı suçlamaları kabul etmediklerini beyan etti.
"Resmi belgede sahtecilik suçu işlenmiştir"
İddianamede Cumhuriyet Savcısı, şunları kaydetti:
"Her ne kadar şüpheliler üzerlerine atılı suçlamaları kabul etmeseler de, ihbarcının iddiası ve iddiayı destekler bilirkişi raporu nedeniyle şüphelilerin atılı eylemi gerçekleştirdikleri değerlendirilmiştir. Gerçeğe aykırı yapı kullanma izin belgesi düzenleme eyleminin vücut vereceği suç açısından yapılan değerlendirmede ise, dosya arasına alınan içtihatlardan Yargıtay Ceza Dairesi’nin 2021/7261 Esas ve İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Ceza Dairesi’nin 2018/3406 Esas sayılı ilamlarında atılı eylemin Görevi Kötüye Kullanma suçunu oluşturabileceği belirtilmiş ise de, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Ceza Dairesi’nin 2021/2896 Esas sayılı ilamında atılı eylemin Kamu Görevlisinin Resmi Belgede Sahteciliği suçunu oluşturabileceği belirtildiğinden bu hususun mahkemenizde değerlendirilmesinin uygun olacağı düşünülmüştür. Neticeten şüphelilerin üzerlerine atılı suçu işledikleri ve haklarında kamu davası açmaya yeterli şüpheyi oluşturacak nitelikte delil elde edildiği kanısına varılmıştır.
Şüpheliler, 22.01.2019 tarih ve 29 sayılı yapı kullanma belgesini gerçeğe aykırı düzenleyip yapı sahibinin haksız menfaat sağlamasına neden olarak kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçunu işlemişlerdir. Yukarıda izah edilen nedenlerle şüphelilerin yargılamalarının yapılarak yukarıda yazılı sevk maddeleri gereğince ayrı ayrı cezalandırılmalarına, işlemiş oldukları kasıtlı suçlar nedeniyle hapis cezasına mahkumiyetleri halinde Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesinde belirtilen hakları kullanmaktan yoksun bırakılmalarına, karar verilmesi kamu adına iddia ve talep olunur."
Edinilen bilgiye göre, sanıklar 16 Ekim’de Hatay 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıkacak.