Politika

'DTP tehditle oy aldı' kavgası

Güneydoğu'da evlere tehdit mektubu atılarak sonuç alındığını savunan Başbakan'a Deniz Baykal'dan yanıt: Perişanlıktır bu!

03 Nisan 2009 03:00

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, "Bir başbakan 'belli bölgelerde ürkütme, korkutma, yıldırma uygulamaları yapılıyor, vatandaş oralarda demokratik seçim yapamıyor' diye yakınıyor. Yakınan bir başbakan tablosu. Sen zaten birçok yerde kendin demokratik olmayan yöntemler uyguluyorsun. Bir kargaşa, bir tutarsızlıklar yumağı, perişanlıktır bu" dedi.

Baykal, CNN Türk'ün canlı yayınına katılarak soruları yanıtladı.

Yerel seçim sonuçları değerlendirildiğinde Antalya, İzmir ve Trakya'da elde edilen başarının, İstanbul'daki oy artışının kendisini sevindirdiğini, Trabzon'u kaybetmenin ise üzdüğünü söyledi. Bunların normal olduğunu, "seçmene fatura çıkarmanın" söz konusu olamayacağını vurgulayan Baykal, "Seçmene yönelik bir kırgınlık, kızgınlık iç dünyamda da yok. Kararına saygı göstermek lazımdır" dedi. CHP'nin "bir piyasa partisi olmadığını" ifade eden Baykal, ilkeleri olduğunu ve bu ilkeleri her durumda korumaya devam edeceklerini belirtti.

Baykal, iktidarın aldığı oy oranını "başarısızlık" olarak yorumladığı ifade edilerek, "Bu oranı başarı olarak görmek mümkün değil mi?" sorusuna, "başarı ve başarısızlık" kavramlarını kullanmayı tercih etmediğini, değerlendirmelerinde "yeni bir siyasi dönemin açılmakta olduğunu gördüğünü" söylediğini ifade etti.

AKP'nin seçime giderken iktidar olmanın tüm olanaklarını kullandığını, meydan okuyarak, gerilim yaratarak kampanya yürüttüğünü ileri süren Baykal, "Türkiye'yi kontrol altına almak için yapılmadık şey kalmadı" dedi. AKP'nin bunlara rağmen 8.5 puan oy kaybı yaşadığını söyleyen Baykal, "Bu tablonun bundan sonra daha da hızlanarak gideceğini, AKP'nin büyüsünün artık bozulduğunu, inişe geçmiş bir parti haline geldiğini bunun çok önemli, anlamlı olduğunu, tesadüfi bir sebebe bağlı olmadığını görüyoruz. Bu devam eder, bu hızlanarak devam eder. Bundan sonra toparlaması daha da güçtür. Yerel seçimde 8.5 puanlık oy kaybı gelecek bir genel seçimde çok daha ağır olarak ortaya çıkar" diye konuştu.

Baykal, yerel seçimin ardından, Türkiye'nin ekonomik krize karşı önlem almasının zorunlu olduğu bir ortamda muhalefet partisi olarak erken seçim yönünde bir kampanya yürütmelerinin şık olmayacağını düşündüklerini ifade ederek, öncelikli ve çözüm bekleyen sorunun ekonomi olduğunu vurguladı.

‘DTP’yi daha da güçlendirdiler’

Baykal, DTP'nin yerel seçimlerde elde ettiği sonucu ve Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek'in buna ilişkin açıklamalarını değerlendirmesinin istenmesi üzerine de iktidarın DTP konusunda tam bir çelişki içinde olduğunu savundu. Baykal, şöyle konuştu:

"Hükümet DTP ile ilgili olarak izah edilmesi imkânsız bir karmaşanın içinden geçiyor. Bugün şikâyet ettikleri tablonun sorumlusu kendileridir. DTP karşısındaki bu ikircikli tavrın, bazen sahiplenip kullanmak istemenin, bazen karşı çıkıp onlarla mücadele ediyor olmanın sorumlusu kendileridir. Ortaya koydukları politika Güneydoğu'da işlememiştir. Orada izledikleri politika belli bekleyişlere, belli umutlara dayanıyordu. DTP'yi bir biçimde etkisiz kılabileceklerini umut ediyorlardı, böyle bir şey olmadı. Tam tersine DTP'yi daha da güçlendirdiler. Şimdi DTP'den şikâyet ediyorlar. Demokratik yöntem değilmiş, sindirme yöntemiymiş. Kim iktidar? Bu nasıl söylemdir. Kim işbaşında da bu korkutma yıldırma yöntemleri Güneydoğu'da gerçekleşti. Bir başbakan 'belli bölgelerde ürkütme, korkutma, yıldırma uygulamaları yapılıyor, vatandaş oralarda demokratik seçim yapamıyor' diye yakınıyor. Yakınan bir başbakan tablosu. Sen zaten bir çok yerde kendin demokratik olmayan yöntemler uyguluyorsun. Bir kargaşa, bir tutarsızlıklar yumağı, perişanlıktır bu."

Baykal, partisinin Doğu ve Güneydoğu bölgesine yönelik hep aynı ilkeler doğrultusunda politika yürüttüğünü ve bu ilkelerden ayrılmalarının mümkün olmadığını anlattı.