Pek çok anneye, doğum izni bittiğinde bebeğini bırakıp işe dönmek işkence gibi gelebilir... Suçluluk hisseden ve kendini bir türlü işe veremeyen bu yeni annelerin kafaları, “bebeğim mi mesleğim mi?” sorusuyla iyice karışabilir. Oysa uzmanlar, tüm bunların atlatılmasının mümkün olduğunu savunuyorlar.
Bebeğinizin doğumundan sonra günler, nasıl olduğunu anlamadan, hızla geçti... Doğum izni sona erdi ve artık işe dönmeniz gerekiyor. Bir yanda minicik bebeğinizi kreşe ya da bakıcıya bırakıp işe gitmenin üzüntüsü, diğer yanda uzun bir ayrılıktan sonra iş yaşamına uyum
sağlamada yaşanacak sorunlar var.
Hemen hemen tüm annelerin yaşadığı ve dile getirdiği bu sorunları, sizin adınıza, Uzman Psikolog Füsun Budak’a ilettik. İşte, işe dönüşte en sık rastlanan sorunlar ve psikoloğumuzun bunlar için sunduğu çözüm yolları...
1. SUÇLULUK DUYUYORUM
ANNENİN SORUSU: Bebeğim iki buçuk yaşında. O kreşe başladı, ben de işe... Onu öyle bırakıp işe gitmek çok ağır geliyor bana. Ona kötü bir şey yaptığım, onu incittiğim duygusundan bir türlü
kurtulamıyorum. Bu suçluluk duygusu geçer sanmıştım ama aksine, gün geçtikçe daha da artıyor. Yaşadığım bu durumla nasıl baş edebilirim?
UZMAN CEVABI: “Suçluluk duygusu”, dozu değişim göstermekle birlikte hemen her çalışan anne tarafından hissedilen bir duygu. Ancak bebek ekonomik olarak da aileye yeni sorumluluklar getirir ve bir çok anne bebeğinin geleceği için çalışmak zorundadır. “Çocuğumun daha iyi şartlarda yetişmesi ve geleceği için çalışmak zorundayım” diye düşünün, bu gerçekliğin farkında olmak suçluluk duygunuzu hafifletecektir.
Öte yandan çalışmayı seven bir kadının uzun süre evde oturması, kendini işe yaramaz hissetmesine, sosyal ve duygusal anlamda tatminsizlik yaşamasına sebep olur. Bunun
sonucunda yaşanan gerginlik ve mutsuzluk çocuğunuza da yansır. Suçluluk duygusundan kurtulmak için işlerinizi planlamalı, çocuğunuza zaman ayırmalı ve bu zamanı en verimli şekilde
değerlendirmelisiniz. Bazı anneler suçluluk duygularından kurtulmak için, sürekli olarak maddi şeylerle bu açığı kapamaya, aşırı ilgi göstermeye, çocuğun her isteğini yerine getirmeye
çalışırlar. Bu tür davranışlar çocuğun duygusal gelişimini olumsuz etkiler.
Çocuğunuz, siz onu kreşe ya da bakıcıya bırakıp işe gittiğiniz için değil, hatalı davranışlar gösterdiğiniz zaman olumsuz etkilenecektir. Çocuğunuzu kreşe bırakırken ilk zamanlar çocuğunuz bir süre arkanızdan ağlayabilir. Bu çok doğal bir davranıştır, bunun üzerinde fazla
durmamaya gayret edin.
2. AKLIM BEBEKTE KALIYOR
ANNENİN SORUSU: Kızım bir yaşına basmak üzere. Bir bakıcımız var. Ben işe gittiğimde, bütün gün o ilgileniyor bebekle. Her ne kadar bakıcımıza güvensem de, aklım hep bebekte kalıyor. Babası ya da başka birisi de baksa durum pek değişmiyor. Kuruntular yapıyorum, küçücük şeyleri büyütüyorum. Ancak bebeğimin yanındayken tam olarak huzurlu oluyorum. Bu yaşadıklarım normal mi yoksa bir psikologla konuşmalı mıyım?
UZMAN CEVABI: Uzmanların sık sık medyada yer alan haberler vasıtasıyla 0 - 3 yaş arası çocuğun anne ile zaman geçirmesinin önemli olduğunu vurgulamaları, bunu yerine getiremeyen annenin kendini yetersiz hissetmesine sebep oluyor. Oysa burada anlatılmak
istenen, bu yaştaki çocuklar bakıma muhtaç olduğu için, bakımının güvenilir bir kişi tarafından yürütülmesidir. Bu nedenle çocuğu işe giderken bir bakıcıya bırakmaktan rahatsız olmayın.
Çocuklarına karşı çok koruyucu davranan ve her türlü davranışına müdahale eden kadınlar da yine bu annelerdir. Ancak bilmelisiniz ki bu çocuğunuzun duygusal gelişimini olumsuz etkiler. Bu durumla başa çıkmakta zorluk çekiyorsanız mutlaka bir uzmana başvurun.
3. ÇOK HASSASLAŞTIM
ANNENİN SORUSU: Oğlum Mert 7 aylık. İşe başlayalı kısa bir süre oldu. Doğumdan sonra iyice hassaslaşmışım. Ne işin stresini kaldırabiliyorum eskisi gibi, ne de iş yerindeki insanların
davranışlarını. İş yerinde tuvalete girip ağladığım günler oluyor. Bunlar doğal mı, yoksa başka bir neden mi aramalıyım?
UZMAN CEVABI: Doğumdan sonra işe başlayan çoğu kadın, bu iki rol arasında kalır ve bir bocalama yaşar. Buna bağlı olarak da duygusal iniş çıkışlar olur. Aşırı sorumluluk yüklenmek, geceleri uykusuz kalmak ve yorgunluk insanı sinirli ve gergin yapar. Öncelikle bu duygu ve
düşüncelerle baş edebilmek için, bu yeni durumun normal olduğunu kabullenmelisiniz. İş yerinde iş arkadaşlarınızdan, evde de eşinizden ya da yakınlarınızdan yardım isteyip,
yükünüzü hafifletmeye çalışın.
Toplumumuzda anneliğe verilen önem ve aşırı idealize edilmesi çalışan annenin kendini yetersiz hissetmesine sebep oluyor. Kadın iç dünyasında kendi kendine baskı uygularken, bir yandan da çevrenin baskısını hissedebiliyor. Ayrıca çocuğun anneden ayrılırken arkasından
ağlaması da olumsuzlukları artırıyor.
Kendinizden beklentilerinizi azaltmalısınız. Biyonik bir kadın değilsiniz ve her şeye yetişemezsiniz. Mükemmel olmaya çabalayıp kendi ruh sağlığınızı ve çocuğunuzun psikolojik durumunu olumsuz etkilemek yerine kendinizi olduğunuz gibi kabullenmeyi deneyin. İş ve evdeki işlerinizi bir düzene koyduktan sonra bu durumdan kurtulacaksınız. Ancak süreç uzarsa bir uzmandan yardım almayı deneyin.
4. KENDİMİ ÇİRKİN HİSSEDİYORUM
ANNENİN SORUSU: Doğumdan sonra aldığım kiloları vermeye fırsat bulamadan işe başladım. Halen emzirdiğim için ağır diyetler de yapamıyorum. Bir türlü veremediğim kilolar nedeniyle kendimi çirkin hissediyorum ve bu da özgüvenimi dolayısı ile de işteki başarımı etkiliyor. Ne
yapmalıyım?
UZMAN CEVABI: Doğum sırasında alınan kiloları doğum sonrasında hemen vermek mümkün olmuyor. Bu da kadının kendini mutsuz ve güvensiz hissetmesine sebep oluyor. Tekrar eski vücuduna dönemeyeceği endişesi yaşayan kadın eşi tarafından da beğenilmediğini ve
istenmediğini düşünebiliyor. Erkeğin bu durumda anlayış göstermesi ve onu her hali ile sevdiğini, ilgilendiğini, eşine göstermesi gerekir.
Diğer yandan emziren anneler aile büyükleri tarafından da aşırı besin alımına yönlendiriliyor. Çok fazla besin almak yerine sağlıklı beslenmenin önemli olduğu kabul edilmeli. Tabii ki çocuk emme döneminde iken annenin diyet yapması mümkün değil. Ancak araştırmalar emziren annelerin emzirmeyen annelere oranla daha rahat kilo verdiklerini gösteriyor. Bu arada tekrar eski kilosuna dönebilmek için bir diyetisyenden yardım almalı ve kendine zaman ayırıp egzersiz
yapmalı.
Kilo vermek sabır ve azim ister. Kısa sürede tekrar eski hale dönmenin mümkün olmayacağını ancak istenirse yapılabileceğine inanmak gerek. “Çok kilo aldım veremiyorum” demek yerine
çaba göstermelisiniz.
5. ZAMAN YETMİYOR
ANNENİN SORUSU: Bir firmanın ihracat departmanında çalışıyorum. 1 yaşında bir oğlum var. Benim sorunum zamanın bana yetmemesi. Her şeye koşturuyorum ama hiçbir şeye yetişemiyorum. Her gün işe geç kalmaktan patronumun yüzüne bakamaz oldum. Ne yapmamı önerirsiniz?
UZMAN CEVABI: Çalışan kadın hem iş, hem aile hayatı derken bir de annelik rolünü üstlenince kendini sıkışmış ve hiçbir şeye yetişemez bir halde buluyor. Bu durumda yapmanız gereken şey sorumlulukları çevrenizdeki diğer insanlarla paylaşmaktır. Ayrıca iş yerinde işinize adapte olmalı, çocuğunuzla birlikteyken de işle ilgili sorunları düşünmemeye çalışmalısınız. Yani içinde bulunduğunuz zaman ve yaptıklarınızla ilgilenin. Her iki durumda da en iyi olanı yapmaya
çalışmak yerine yapabildiğizle yetinin.
6. ÇOK DALGIN OLDUM
ANNENİN SORUSU: Kızım 3 aylık. Henüz ona doyamadan işe başlamak zorunda kaldım. Doğumdan sonra unutkanlaştım. İş yerinde kimi zaman dalıp gidiyorum. Unutkanlığımın nedeni ne olabilir, geçici bir sorun mudur, ne yapmalıyım?
UZMAN CEVABI: Kendisine gereksinimi olduğuna inandığı bebeğini başkalarının eline bırakmak, annenin kendini huzursuz, tedirgin ve kaygılı hissetmene sebep olabilir. Ayrıca yaşanan bu durum sevilen ve değer verilen bir şeyden ayrılma anksiyetesi olarak da tanımlanabilir.
Çocuğuna ne kadar özen gösterildiğini, çocuğunun ağlayıp ağlamadığını ve daha pek çok şeyi merak eder. Böyle bir durumda işine konsantre olabilmek ve dikkatini verebilmek çok zordur. Bu kadar çok ayrıntı ile ilgilenmek, yapması gereken şeyleri unutmasına sebep olur. Bu unutkanlık geçicidir. Bir süre sonra kaygıları azaldıkça ve her şeyi düzene koyduktan sonra bu durum düzelecektir.
7. İŞİM Mİ, BEBEĞİM Mİ?
ANNENİN SORUSU: 28 yaşındayım. İşe başlayalı 2 ay oldu. 10 aylık bir kızım var. Birbirimizi o kadar az görüyoruz ki, artık “mesleğim mi bebeğim mi?” diye düşünmeye başladım. Çalışmayı
seviyorum, ev kadını olmayı düşünmedim hiç. Ancak kızım da dünyada her şeyden
değerli benim için. En doğru karar nedir?
UZMAN CEVABI: Çalışmayı ya da çalışmamayı seçmek kadının kendinden, anneliğinden ve çevresinden beklentileriyle alakalıdır. Önce kendini tanımak ve kendine “ben gerçekten ne
istiyorum?” sorusunu sormak gerekiyor. Bunun cevabını verdikten sonra da sıra uygulamaya gelir. Karar ne olursa olsun önemli olan, her iki durum içinde denge kurabilmek ve verilen karardan dolayı suçluluk hissetmemeyi başarabilmektir.
Karar vermekte zorluk çekildiği ve bir sonuca ulaşılamadığında da bir uzmandan yardım almak en doğrusudur.
(FORMSANTE)