Diyarbakır’da bir süredir hayata geçirilen polisiye tedbirler, 13 yıl önce kaldırılan OHAL dönemini anımsatıyor. Giriş-çıkışlarına seyyar karakolların kurulduğu kentin bazı kritik noktalarında zırhlı araçlar 24 saat nöbet tutarken, 3’erli çevik kuvvet ekipleri ise saat 17.00’ye kadar şehir içinde volta atıyor. Uygulamaya tepki gösteren Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi, “Manzara OHAL dönemini anımsatıyor” derken, Sur Belediyesi Eş Başkanı Seyid Narin, “Bu kaba görüntü, sürecin ruhuna da ters. Halktan yoğun şikayet var, konuyu Emniyet Müdürü ile görüşeceğiz” dedi.
Türkiye'nin 13 ilinde 15 yıldır süren Olağanüstü Hal Yönetimi (OHAL), 30 Kasım 2002’de kaldırılmış, bölge illeri bu kararla olağan günlerine dönmüştü. Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü’nün hayata geçirdiği yeni uygulamaları, tekrar eski günleri anımsattı. Kentin Şanlıurfa Yolu üzerindeki giriş-çıkış noktasına seyyar karakol kurulurken Elazığ ve Bingöl yolunun kesiştiği Seyrantepe mevki ve Mardin Kapı semti girişine zırhlı araçlar yerleştirildi. Ayrıca 3’erli çevik kuvvet ekipleri ise saat 17.00’ye kadar şehir içinde volta atıyor.
Uygulamaya tepki gösteren Diyarbakır’ın Merkez Sur Belediyesi Eş Başkanı Seyid Narin, konuyla ilgili Sur Kaymakamı ile görüştüklerini belirterek, “Bu kaba görüntü, sürecin ruhuna da ters. Esnaftan ve halktan bize yoğun şikayetler geliyor. Bu anlamda nezaketen Kaymakam Beyi ziyaret edip, uygulamaya son verilmesini istedik. Emniyet Müdürümüz ile bu durumu paylaşacağız. Geçmişteki uygulamaları bir nebze anlayabiliriz. Ancak kalıcı bir barış için çalışmaların sürdürüldüğü ve herhangi bir olayın yaşanmadığı bu dönemde alınan olağanüstülülük bizi kaygılandırıyor. Ayrıca barış süreci ile birlikte özellikle Suriçi bölgesi yoğun bir turizm patlaması yaşadı. Gelen turistler kentteki bu tabloyu görünce şaşırıyor. Güven ortamı bu şekilde korku salarak, psikolojik bir baskı uygulayarak sağlayamazsınız” dedi.
Baro Başkanı: Hükümetin yeni konsepti mi?
Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi de, uygulamaya tepki göstererek, şunları söyledi: “Herhangi bir olayın olmadığı, kamu düzeni için tehdit oluşturacak bir eylemin olmadığı dönemde abartılı önlem almak, toplumu rahatsız ve tedirgin ediyor. 1 aydır aramalar, gezici kontroller ve seyyar karakollar OHAL dönemini anımsatıyor. Emniyete ulaşan bir ihbar mı var bilemiyoruz. Sonuç olarak kamu düzeni için tehdit oluşturan bir eylem olmadığı için anlamakta güçlük çekiyoruz. Hükümetin yeni döneme ilişkin hazırlığı mıdır acaba? Kobane olaylarından sonra yeni oluşturulan bir güvenlik konsepti midir bilemiyoruz. Şimdilik izlemedeyiz. Bu uygulama toplumun özgürlüklerini tehdit edecek noktaya gelirse gerekli başvuruları yaparız.”