Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, 16 Nisan’da yapılacak referanduma ilişkin Avrupa’nın tavrını eleştirdi ve “Geçen Brüksel'de dışişleri bakanları toplantısına gittim, oradaki Avrupa'nın belli başlı ülkelerinin dışişleri bakanları 'Ooo yüzde 60'a vardınız bizim anketler böyle söylüyor' dedi. Onlara 'Sayenizde sayenizde, katkılarınız da oldu, aptalca hareketleriniz bize oy getirdi' dedim” ifadelerini kullandı.
Çavuşoğlu, Isparta’da yaptığı konuşmada Avrupa’ya “Bunlar aynı Kılıçdaroğlu gibi içeriğini hiç okumamışlar. İhtiyaç da duymuyorlar. O yüzden içindeki bilgileri bilmeden hep eleştiriyorlar" eleştirisinde bulundu.
Kerkük'te referandum
Federal Kürdistan'a bağlanma talebini referanduma götürmek isteyen Kerkük'e seslenen Bakan Çavuşoğlu, "Araplar ve Türkmenler bu karara katılmadı. Üstelik bu karara baktığınız zaman Kerkük meclisi 'referanduma gidilsin' kararı vermiyor, öyle bir yetkisi de yok zaten. Türkmen ve Arapların katılmadığı meclis Bağdat yönetimine diyor ki 'burada bir referandum yap.' Bu kararı verecek olan Bağdat yönetimidir. Burada bir şeylerin döndüğü gerçek. Esasen burada atılan adımlar bu kırılgan dönemde Irak'ın geleceğini riske atan adımlar. Burada maalesef kamplaşmalar var. Tüm bu zorlukları yenmesi için bu atılan adımlar doğru değil. Fırsatçılık yapıyorlar. Iraklı ve Suriyeli Türkmen kardeşlerimizle sürekli temas halindeyiz. Şunu bilsinler Kerkük Türkmeni yalnız değildir, yalnız da kalmayacaktır. Böyle oldu bittilere müsaade etmeyiz. Buradan fırsatçılık yapmak Irak'ın ve bölgesel yönetimin geleceği için de iyi olmaz" dedi.
Kimyasal saldırı iddiası
Bugün, Suriye'nin İdlib vilayetine bağlı Han Şeyhun'da kimyasal saldırı sonucu yaşandığı iddia edilen ölümlere değinen Çavuşoğlu, "Maalesef 150 civarında insan bu kimyasal saldırı sonrasında hayatını kaybetti. İçinde kadınlar, çocuklar var. Zaten rejim ve rejimin destekçileri yıllardır hiç ayrım yapmaksızın vahşice insanları öldürüyor. İlk defa kimyasal silah kullanılmıyor. Kimyasal silah tüm dünya için kırmızı çizgiydi bugün rutin hale geldi. Ateşkes süreci başladıktan sonra yer yer ihlaller oluyordu ama bu çok ciddi bir ihlal. Irak halkının yanında, Irak'ın geleceğiyle ilgili 'Irak halkı karar versin' diyoruz ama 'Suriye'de de Esad'la ilgili kararı Suriye halkı verecek' diyenler görsünler ki böyle giderse Esad'la ilgili karar verecek halk kalmayacak. Böyle kimyasal silah kullanarak halk mı kalacak? Bunu lanetliyor, kınıyoruz. Bu bir insanlık suçudur. Daha önce vurdumduymazlık gösteren batı dünyası eminim bunu yine örtmeye çalışacaklardır. Bu bizim için kabul edilemez."
