-Dinçer: Krizden çıkmak için çocuklar eğitilmeli İSTANBUL (A.A) - 22.10.2011 - Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, ''Eğer bir ülkede kriz varsa, krizden çıkmak istiyorsanız, çocuklarınızı eğitmelisiniz. Bir ülkeyi kalkındırmak, yaşam kalitesini geliştirmek istiyorsak, bizim için en temel ve en doğru yol çocuklarımızın eğitiminden geçiyor'' dedi. Dinçer, hayırseverlerce Çekmeköy Hamidiye Mahallesi'nde yaptırılan Güç Kardeşler Anadolu Lisesinin açılışında, bakanlık olarak hedeflerinin, 2 yıl içinde Türkiye'de 5 yaşındaki tüm çocukları eğitebilecek noktaya gelmek olduğunu söyledi. İlköğretimde çocukların yüzde 100'ünü eğitmeyi hedeflediklerini belirten Dinçer, şu anda gelinen noktanın yüzde 98.5 olduğunu, yani bu ülkede ilköğretim çağındaki 100 öğrenciden 98.5'ini okullara getirmeyi başardıklarını ifade etti. Dinçer, yurt dışındaki anne babasıyla birlikte yaşayan, ama kaydı Türkiye'de görünen çocukları tam tespit edemediklerini, onların da hesaba dahil edilmeleri halinde belki de ilköğretimde hedeflerine ulaştıklarını söylemenin mümkün olacağını vurguladı. Ortaöğretimde ise gelecek 4-5 yılda okullaşma oranını yüzde 90'ın üzerine çıkarmak istediklerini dile getiren Dinçer, şu anda gelinen noktanın yüzde 69 olduğunu belirtti. Dinçer, kız ve erkek çocukların okumasında artık ayrılık ve farklılaşmanın da ortadan kalkmaya başladığına işaret ederek, ''2002'den önce 100 erkek öğrenciye karşın yaklaşık 80-85 kız öğrenci okuyorken ilköğretim okullarında, geçtiğimiz yıl ilk kez kız öğrencilerimizin sayısı erkekleri geçti. 100 erkek öğrenciye karşın 100.4 kız öğrenci okullarımıza devam ediyor'' diye konuştu. Ortaöğretimde bununla ilgili olarak özel bir çaba sarf ettiklerini vurgulayan Dinçer, ortaöğretimde de şu ana kadar 100 erkek öğrenciye karşın 88 kız öğrenciye ulaşıldığını, birkaç yıl içinde 100 erkek öğrenciye karşın yine en az 100 kız öğrenciyi okutacak noktaya gelineceğini söyledi. Dinçer, Türkiye'de eğitim meseleleri konuşulurken hep olumsuzluklar, yanlışlıklar ve eksikliklerden bahsedildiğini belirterek, ''Bazen bir yerdeki olumsuz bir hadise sanki Türkiye'nin tamamında varmış gibi konuşuluyor. Halbuki inanın Türkiye'de eğitim alanında da o kadar güzel örnekler, yüksek performanslı faaliyetler, öğretmenlerimizden o kadar fedakarane hizmetler ortaya çıkıyor ki, onları tek tek gördüğünüzde şaşıracaksınız. Normalde yaptığımız başarılı, iyi ve olumlu şeyler, başaramadıklarımızdan daha fazla. Artık bunu görecek bir göze, bunu ortaya çıkaracak bir yaklaşıma da belki ihtiyaç duymalıyız'' dedi. Türkiye'de 2002'ye kadar, tüm cumhuriyet tarihi boyunca toplam 334 bin adet derslik yapılırken, 2003'ten 2010 yılı sonuna kadar ise 163 bin 400 derslik yapıldığını aktaran Dinçer, yani cumhuriyet tarihi boyunca yapılan derslik sayısının yarısını yapmayı başardıklarını bildirdi. -''Çocukların eğitimine önem vermelisiniz''- Dinçer, bu dersliklerin yüzde 34-35'ini hayırseverlerin yaptırdığına dikkati çekerek, şöyle devam etti: ''Eğer bir ülkede kriz varsa, krizden çıkmak istiyorsanız çocuklarınızı eğitmelisiniz. Eğer bir ülkede yoksulluk varsa ve yoksulluktan kurtulmak istiyorsanız, eğitime önem vermelisiniz. Eğer bir ülkede gelir dağılımında eşitsizlik varsa, çocukların eğitimine önem vermelisiniz. Bir ülkede asayiş sorunu varsa, çocuklarımızı eğitmeliyiz. Bir ülkede okul yetersizliği, dersliklerde yetersizlik varsa çocuklarımızı eğitmeliyiz. Sağlık problemlerimiz varsa çocuklarımızı eğitmeliyiz. Çocukların suça itilmesi söz konusu ise yine çocuklarımızı eğitmeliyiz. Bir ülkeyi kalkındırmak, yaşam kalitesini geliştirmek istiyorsak, bizim için en temel ve en doğru yol çocuklarımızın eğitiminden geçiyor.'' Çocukların mutlaka eğitime yönlendirilmesi gerektiğine değinen Dinçer, ''İlköğretimden sonra liseye yönlendirmeliyiz. Liseden sonra gerekiyorsa çocuğumuzun kabiliyetine göre belirli bir mesleği kazanacak şekilde mesleki eğitimlere ya da üniversitelere yönledirmeliyiz ki, bu ülke hayal ettiği ülke olabilsin, bu ülke Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yılında olmak istediği yerde, muasır medeniyetin bulunduğu yerde olmayı başarabilsin'' ifadesini kullandı.