Yeni Akit gazetesi yazarı Abdurrahman Dilipak, "Aman dikkat! Gidişat iyi değil. Sanki kaçtığımızı sandığımız şeye doğru, yokuş aşağı koşar gibi, koşar adım gidiyor içimizden birileri. Uyarıları görmüyor, duymuyorlar, görünen o ki, daha doğrusu görmek ve duymak istemiyorlar. Bu görev birileri için can sıkıcı olsa da ben uyarmaya devam edeceğim. Bazan 'hasbi' dost acı söyler, 'hesabi'ler söylemez!" düşüncesini dile getirdi.
Dilipak yazısında, "Farklılıkları yok etmeye kalkmak da bir cinayettir. Farklı olabiliriz. Bunda bir sorun yok. Farklılıklarımıza rağmen barış içinde bir arada yaşamamız da mümkün, yeter ki adil olalım ve söz verdiğimizde sözümüzde duralım. Bakın kulağa hoş gelen, içi boş bir kavram olan 'eşitlik' de tam bir yalan. 'Eşitlikçilik' de ahlaki değil. 'Çoğulculuk', 'Çoğunlukçuluk' da her zaman her yerde ve her şart altında erdem içermeyebilir. Her insan parmak uçları gibi farklıdır. Biri bir konuda geri, bir konuda çok daha ileri olabilir. Her zaman her toplumda, ahmaklar, cahiller, hainler de olur, akıllı, dürüst, kahramanlar da. Biz eşit değiliz, olamayız. Önemli olan adil, merhametli, şefkatli olmaktır. Herkes, her şeye karşı niye 'Hoşgörülü' olayım, 'saygı' duymak zorunda olayım, ama tahammül etmek, sabırlı olmak daha farklı ve anlaşılır bir şey." ifadesini kullandı.