Gündem

DHA YURT BÜLTENİ-3

1)ŞIRNAK'TA 9 TERÖRİST, HAVA OPERASYONU İLE ETKİSİZ HALE GETİRİLDİ ŞIRNAK Valiliği, Bestler- Dereler bölgesinde bugün düzenlenen operasyonda, 9 PKK'lı terörist, yakın hava desteği ile etkisiz hale getirildiğini açıkladı

05 Kasım 2017 13:46

1)ŞIRNAK\'TA 9 TERÖRİST, HAVA OPERASYONU İLE ETKİSİZ HALE GETİRİLDİ

ŞIRNAK Valiliği, Bestler- Dereler bölgesinde bugün düzenlenen operasyonda, 9 PKK\'lı terörist, yakın hava desteği ile etkisiz hale getirildiğini açıkladı.Şırnak Valiliği\'nden konuyla ilgili yapılan yazılı açıklamada şu ifadelere yer verildi:
\"İlimiz Bestler Dereler bölgesinde 4 Kasım 2017 tarihinde başlayan Şehit İstihbarat Binbaşı Koray Onay operasyonu kapsamında, 5 Kasım 2017 tarihinde Uğur Tepe Bölgesinde tespit edilen 9 kişilik terörist grup, icra edilen yakın hava desteği ile etkisiz hale getirilmiştir. Bölgede operasyonlar aralıksız olarak devam etmektedir.\"

ŞIRNAK, (DHA) - 

======================================================

(ÖZEL)

2)DOĞU KARADENİZ’DE ORGANİK ÇAY TARIMI BELİRSİZLİĞİ

DOĞU Karadeniz Bölgesi\'nde Rize, Trabzon, Artvin ve Giresun illerinde yapılan ve 15 Ekim’de geçileceği açıklanan organik çay tarımı ile ilgili belirsizlik sürüyor. Rize Ticaret Borsası (RTB) Başkanı Mehmet Erdoğan, kimyasal gübreyi kesinlikle terk etmeleri gerektiğini açıkladı, “Çay tarımında organik, doğal gübreye geçmemiz lazım\" dedi. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından geçen yıl Doğu Karadeniz Bölgesi’nde kademeli olarak organik çay üretimine geçileceği açıklanmıştı. Uygulama ile çay tarımında kullanılan nitrat ve azot içerikli kimyasal gübre yerine mikrobiyal organizmalar içeren organik gübreye geçilmesi planlandı. Böylece çayda herhangi bir kalıntısı ve olumsuz etkisi görülmese de kullanıldığı toprakta ve çevresindeki canlı varlıklar üzerinde zararlı etkileri olan, toprak yapısını olumsuz yönde etkileyen, heyelanları tetikleyen azot ve nitrat içerikli kimyasal gübre kullanımı kaldırılması hedeflendi. Mikrobiyal gübre ile üretilen çaylarda verim azalması gözlenmediği gibi ekstrat değerinin yükseldiği ve selüloz oranının azaldığı, tomurcuk oluşumunun ise arttığı tespit edildi.
1 YIL ERTELENDİ
Rize, Trabzon, Artvin ve Giresun’da bazı üreticilerin kimyasal gübreleri satın almış olması, organik gübre yetersizliği ve diğer eksiklikler nedeniyle organik çay tarımına geçiş bu yıl 15 Ekim tarihine ertelenmişti. Ancak bu tarihin geride kalmasına rağmen organik çay üretimine geçişle ilgili henüz bir açıklama yapılmaması üreticileri ve çay sektörü temsilcilerini de tedirgin ediyor. Bölgede 835 bin dekar alanda geçileceği açıklanan organik tarımla ilgili belirsizlik sürüyor.
\"HENÜZ NETLİK YOK\"
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Rize Ticaret Borsası (RTB) Başkanı Mehmet Erdoğan, çayda organik tarıma mutlaka geçilmesi gerektiğini belirterek henüz bu konuda kendilerine bir tebliğin yapılmadığını açıkladı. Erdoğan, “2017 yılı Ekim ayından itibaren organik çay üretimi için hazırlıklar yapılması yönünde karar alınmıştı.Bu kararla ilgili henüz ilgili kurumlardan ‘Kimyasal gübre yasak, artık organik gübre kullanılacak’ diye bir bildirim yapılmadı. Biz bu işin kademeli bir şekilde yapılmasını istiyoruz. Bir anda geçiş olursa bunun ürün telafisi nasıl olacak. Ürün kalitesinde ki değişim, ürün rekoltesinde ki değişim ürün miktarındaki düşüş nelere sebep olacak. Bunları henüz net görmüş değiliz. Organik gübreye geçiş konusunda yapılan testlerin sonuçları ilgili kurumlarda var. Bu sonuçlar henüz bizimle paylaşılmadı. Organik gübre ve kimyasal gübre kullanılan yer arasında nasıl bir ürün farklılığı var. Bunların net olarak ortaya çıkmasının ardından bir yol haritası ortaya konulması gerekiyor\" dedi.
“KİMYASAL GÜBREYİ KESİNLİKLE TERK ETMEMİZ LAZIMö
Organik tarıma geçişle çayda yaşanabilecek ürün kaybının yüzde 10’a kadar telafi edilebileceğini belirten Erdoğan, şunları söyledi:
“Gerek özel sektörün gerekse ÇAYKUR’un elindeki stoklarla ürün kaybı telafi edilebilir. Yüzde 10’un üzerinde ki ürün kaybının telafisi imkansız. O zaman ne yapacağız? Yurt dışından bir talebimiz olacak yada bir şekilde bunu telafi edeceğiz. Türk çayının damak tadı da belli. O zaman bu damak tadını değiştirecek miyiz? Globalleştirecek miyiz? Bu sorulara henüz net cevap bulamadık. Henüz organiğe tam olarak geçiliyor veya geçilmiyor diye bir net genelge emir de gelmedi. Süreç devam ediyor. Peki organik gübreye geçmeli miyiz? Evet kesinlikle geçmemiz gerekiyor. Kimyasal gübreyi kesinlikle terk etmemiz lazım. Organik doğal gübreye geçmemiz lazım. Bunu da yaparken doğru materyallerle ve argümanlarla yapmamız lazım\"

Görüntü Dökümü
-------------------------
-RTB Başkanı konuşma
-Çay bahçesi görüntüleri
-Detaylar
HABER KAMERA: Aytekin KALENDER/DHA
============================================

3)PROF. DR. KOÇYİĞİT\'TEN, BODRUM\'U RAHATLATAN AÇIKLAMA

ORTA Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) öğretim üyesi Prof. Dr. Ali Koçyiğit,  geçen 21 Temmuz\'da meydana gelen 6.5 büyüklüğündeki deprem ve ardından çok sayıda artçı sarsıntı yaşanan Muğla\'nın Bodrum ilçesinde, yakın gelecekte bu ana depreme bağlı daha büyük bir deprem beklenmediğini söyledi. Bodrum Kaymakamlığı tarafından, Herodot Kültür Merkezi\'nde, \"Bodrum Yarımadası Depremselliği, Deprem Gerçeği ve Deprem Kaynakları\" konulu konferans düzenlendi. ODTÜ öğretim üyesi Prof. Dr. Ali Koçyiğit konuşmacı olarak katıldığı semineri aralarında Bodrum Kaymakamı Bekir Yılmaz, Bodrum Belediye Başkan Yardımcısı Taner Uslu, Bodrum İlçe Milli Eğitim Müdürü Emin Geçin, Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi Müdürü Tayfun Selçuk ve  Muğla İl Afet ve Acil Durum (AFAD) Müdürü Mustafa Temel Kışlalı\'nın da aralarında bulunduğu yaklaşık 200 kişi izledi. Prof. Dr. Ali Koçyiğit Bodrum\'da deprem ve etkileri ile ilgili izleyenlere bilgiler verdi ve geçen 21 Temmuz\'da meydana gelen 6.5 büyüklüğündeki deprem ve ardından çok sayıda artçı sarsıntı yaşanan Bodrum\'da bu ana depreme bağlı olarak yakın gelecekte daha büyük bir deprem beklemediklerini ifade etti.

\"BODRUM KAYA ZEMİN ÜZERİNDE\"
Koçyiğit, Bodrum\'un kaya zemin üzerinde olduğunu belirterek, zayıf zeminler için sismik çalışma ve paleosismoloji yapılmasını şart koştu. Prof. Dr. Koçyiğit, şunları söyledi:  \"Bodrum 3/4 oranında sağlam kaya zemin üzerinde. Zemin açısından sağlam. Diğer yerlere göre zayıf zemin oranı çok daha düşük. Burada çok katlı binalarda yok. Bu depremden çok fazla etkilenmemiş olmasının ana nedeni, büyük olasılıkla, ana depremin kaynağının deniz içinde olması ve çok yakın olmamasıdır. Ayrıca, depremin kaynağının Yunanistan\'ın İstanköy (Kos) Adası\'na doğru eğik olması, o tarafının düşmüş olması dolayısıyla, faya göre konumlanma şanslı olması nedeniyle Bodrum bunu yaşamamıştır. Bodrum içinde karada da faylar var, denizin altını tam bilmiyoruz. Karadaki faylar en fazla 5-6 büyüklüğünde deprem yaratabilir. Daha büyük deprem yaratmaz. Ama onların çok azı etkilenmiş, tetiklenmiş ve 4.5 gibi bir deprem üretmiş zaten. 2014 yılında da Bodrum\'un içerisinde de deprem oldu. Şu anda bu ana depreme bağlı olarak yakın gelecekte burada daha büyük bir deprem beklemiyoruz. Burada enerjinin büyük bir kısmı göç etti. Hem ana kaynaktan çıktı hem yakın civarındaki faylar onu kullanıp küçük deprem yarattı.
Yani, enerjinin büyük bir kesimi yüzde 90 burada kullanıldı. Bu nedenle yakın gelecekte deprem beklemiyoruz ama çalışılmamış olan faylar var. Onlar gelecekte ne yaratacak onları bilmiyoruz. O fayların çalışılması lazım. Bir de zayıf zeminler var, bu tabi çok ince bir haritada değil, 1/ 5 bin ve 1 / 1000 ölçeğinde imara dönük yapılması lazım ki parsel parsel her zeminin mikro bölgelemesi yapılması lazım ki ancak o şekilde deprem tehlike haritası hazırlanabilir. Yani burada sadece sondaj yapmakla sadece bu alüvyon demekle işi halletmiş olmuyorsunuz. Esas ayrım parsel bazında 1 /1000\'lik en fazla 1/ 5 bin ölçeğinde mikro bölgeleme çalışılması lazım, sismik çalışma ve paleosismoloji yapılması lazım. Bunları kullanarak de deprem tehlike haritası yapılması lazım. Bu zaten hemen hemen şu anda Türkiye\'de yok.\"
BAĞIMSIZ DEPREMLER
Prof. Dr. Koçyiğit, 2017 yılının başında Çanakkale, Midilli\'de ve son olarak Bodrum\'da meydana gelen depremlerinin birbirinden bağımsız depremler olduğunu belirterek, \"Rejim farklılıkları vardır, farklı faylardır. Dolayısıyla oradan buraya ya da buradan oraya enerji göçü diye bir şey söz konusu değil. Burası ayrı bir sistem buraya kontrol eden Muğla\'dan Bafa\'ya doğru uzanan bir deprem kuşağı var, yine Muğla\'dan batı yönünde gelen Gökova Körfezi boyunca gelen başka deprem kuşağı var. Bu kuşak içindeki faylar buraları kontrol ediyor, ama bu kuşaklara da kontrol eden Girit\'in güneyindeki faylardır. Birbirinden bağımsız rejimler bölgelerdir\" dedi.  
Görüntü Dökümü
-------------------------
-Toplantıdan görüntüler,
-Prof. Dr. Ali Koçyiğit\'in açıklamaları ve röp.
-Toplantıyı izleyenlerden görüntü
-Genel ve detay görüntüler

 Haber: Nilüfer DEMİR - Kamera: Hülya ELTEŞ / BODRUM  (Muğla), (DHA)

======================================================
4)EŞİNİN SON İSTEĞİNİ KENDİNE VAZİFE EDİNDİ (ÖZEL)

SİVAS\'ta yaşayan 63 yaşındaki Nurhan Kömürlüoğlu\'nun 41 yıllık eşi 59 yaşındaki Yurdagül Kömürlüoğlu rahatsızlığı nedeniyle Temmuz ayında yaşamını yitirdi. Eşinin öldüğü gün kendisinden istediği poğaçayı temin edemeyen Nurhan Kömürlüoğlu bunun üzüntüsünü yaşadı. Bu nedenle her hafta cuma günleri vatandaşlara ücretsiz poğaça dağıtmaya başladı. 
Sivas\'ta 3 çocuk babası özel bir sürücü kursu sahibi olan Nurhan Kömürlüoğlu, 5 Temmuz\'da aniden rahatsızlanan eşi Yurdagül Kömürlüoğlu\'nu hastaneye kaldırdı. Kalp sıkışması şikayeti ile hastaneye götürülen Yurdagül Kömürlüoğlu, yapılan tetkiklerde bir bulguya rastlanmayınca 6 Temmuz günü sabah erken saatte taburcu edildi. Taburcu olduktan sonra eve giderken Yurdagül Kömürlüoğlu kocasından poğaça istedi. Sabah çok erken saat olduğu için Nurhan Kömürlüoğlu eşinin istediği poğaçayı bulamadı. Aynı gün öğlen saatlerinde ise eşini kaybetti. Eşinin son isteğini yerine getirememenin üzüntüsünü yaşayan Nurhan Kömürlüoğlu, aldığı kararla her hafta cuma günleri eşinin hayrına vatandaşlara poğaça dağıtmaya başladı.

\"HASTALANMASIYLA TOPRAĞA VERMEMİZ 24 SAAT SÜRDÜ\"
6 Temmuz günü 41 yıllık hayat arkadaşı Yurdagül Kömürlüoğlu\'nu kaybettiğini ve eşinin hastalanmasıyla toprağa vermelerinin 24 saat içinde olduğunu ifade eden Kömürlüoğlu, \"5 Temmuz günü akşam saatlerinde hanımım rahatsızlandı. Bizde hemen hastaneye götürdük. Bütün tahliller yapılmasına rağmen bir şey bulamadılar. Sonra eve geldik. Evdeyken tekrar rahatsızlandı. Ambulans çağırdık Numune Hastanesine götürdük. Orada da bütün tahlillerin yapılmasına rağmen bir sonuç bulunamadı. Oradan da Üniversite Hastanesi\'ne sevk ettiler. Üniversiteye gittiğimizde bütün tetkikler yeniden yapıldı ama yine bir şey bulunamadı. Bizi sabah 5.30 gibi taburcu ettiler. Eve geldik yarım saat sonra yeniden rahatsızlanınca tekrar acil servise götürdük. orada yoğun bakıma alındı. Öğlen 11.00 gibi acı haberini bize verdiler. Bütün dünyamız yıkıldı. Hastalanmasıyla toprağa vermemizin arası tam 24 saat sürdü\" dedi.

\"İÇİME DERT OLDU\"
Eşinin hastaneden taburcu edildikten sonra kendisinden poğaça istediğini anlatan Kömürlüoğlu, \"Hanımım hastaneden sabah çıktığında saat 6 gibi benden poğaça istedi. Sabah erken saat olduğu için poğaça bulamadım. Hemen arkasından aynı gün yeniden fenalaştı ve hastanede kaybettik. O benim yüreğime çok dert oldu. Onun için her cuma 125 tane poğaça dağıtmaya başladım. Dağıtırken de eşimin hayrı için dağıttığımı söylüyorum. Bunu ömrünün sonuna kadar da sürdüreceğim\" dedi.
Eşinin hayattayken bütün dualarında son lokmasını küçük oğlu Mehmet\'in yedirmesi isteği bulunduğunu ifade eden Kömürlüoğlu, \"Sabah çok erken saatti. Poğaça istedi ama ben bulamadım. Eve geldiğimizde oğlumdan ekmek istedi. Oğlum ekmeği böldü, annesine yedirdi. Zaten hanımım bütün duasında \'Son lokmam senin elinden olsun oğlum\' derdi. Öyle de oldu\" ifadelerini kullandı.

Görüntü Dökümü
-----------------
-Nurhan Kömürlüoğlu\'nun görnütüsü
-Vatandaşlara ücretsiz poğaça dağıtması
-Ölen eşinin fotoğrafı
-Konuşmaları
-Detaylar

Haber-Kamera: İrfan ÖZŞEKER/SİVAS, (DHA) 

(201 mb)

======================================================

5)TIR\'DA 10 BİN 500 PAKET KAÇAK SİGARA ELE GEÇTİ

ADANA\'da ihbar üzerine durdurulan TIR\'ın dorsesinin altına özel yapılan bölmeye gizlenmiş 10 bin 500 paket gümrük kaçağı sigara ele geçirildi.
Adana Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Şube Müdürlüğü ekipleri, bir TIR\'da kaçak sigara taşındığı ihbarı üzerine harekete geçti. Tarsus-Adana-Gaziantep (TAG) Otoyolu\'nda bulunan arama noktasında durdurulan TIR\'da arama yapıldı. Aracın dorsesinin alt bölümüne yapılan özel bölmeye gizlenmiş, 10 bin 500 paket gümrük kaçağı sigara bulundu.
Olayla ilgili gözaltına alınan 1 kişinin sorgusu devam ediyor.

Görüntü Dökümü
------------------
*Polis Kamerası*
- TIR\'ın dorsesinin altındaki zula
- Polislerin, sigaraları çıkarması

Haber-Kamera:Çağlar ÖZTÜRK/ADANA,(DHA)


 

Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştir