Gündem

DHA YURT BÜLTENİ - 3

Minibüs, TIR'a arkadan çarptı: 13 yaralı Konya'nın Ereğli ilçesinde  minibüsün, kırmızı ışıkta bekleyen TIR'a arkadan çarpması sonucu meydana gelen kazada aralarında kadın ve çocuklarında bulunduğu Suriye uyruklu 13 kişi yaralandı

29 Mart 2018 12:53

Minibüs, TIR\'a arkadan çarptı: 13 yaralı

Konya\'nın Ereğli ilçesinde  minibüsün, kırmızı ışıkta bekleyen TIR\'a arkadan çarpması sonucu meydana gelen kazada aralarında kadın ve çocuklarında bulunduğu Suriye uyruklu 13 kişi yaralandı. 
Kaza, saat 06.30 sıralarında Konya- Adana Karayolu Ereğli ilçesi yakınlarındaki Türkmen Kavşağı\'nda meydana geldi. Mehmet Zeki Tunca yönetimindeki 33 CVF 77 plakalı TIR\'ı, kırmızı ışıkta beklemeye başladı. Kimliği henüz belirlenemeyen Suriye uyruklu sürücünün kullandığı 45 NA 068 plakalı minibüs, yolun yağmur nedeniyle kayganlaşmasının da etkisiyle ışıkta bekleyen TIR\'a arkadan çarptı. Kazada minibüs sürücüsü ve yanında bulunan aralarında kadın ve çocuklarında olduğu Suriye uyruklu 13 kişi yaralandı. Araç içinde sıkışan minibüs sürücüsü itfaiye ekipleri tarafından sıkıştığı yerden kurtarıldı. Yaralılar, ambulanslarla Ereğli Devlet Hastanesi\'ne kaldırıldı. TIR sürücüsü Tunca ise kazadan yara almadan kurtuldu. Kazada yaralananların Ereğli\'nin Zengen Mahallesi\'nde oturan bir yakınlarının cenazesine geldikleri ve Manisa\'ya geri dönmek üzere yol çıktıkları öğrenildi. 

Görüntü Dökümü :
-----------------------
-Kaza yerinden detay 
-Sıkışan yaralının kurtarma çalışması 
-Genel ve detay

Haber- Kamera: Atilla ATMACA EREĞLİ KONYA,(DHA)

============================================

Kavgayı ayırmak istedi, katil oldu

Adana\'da 5 kişinin saldırısına uğrayıp av tüfeğiyle öldürülen Yakup Botan\'nın (30), kavgayı ayırmaya gelen 20 yaşındaki Özcan Özdemir tarafından öldürüldüğü ortaya çıktı.
Olay, 25 Mart\'ta akşam saatlerinde merkez Seyhan ilçesi Gülbahçesi Mahallesi 13374 Sokak\'ta meydana geldi. İddiaya göre, Yakup Botan, kız arkadaşı G.E. (17) ile sokak içerisinde konuşmaya başladı. Bu sırada, G.E\'nin dayısının oğlu olan Ali Güzel, Botan\'a, \" Bu kızla neden konuşuyorsun, senin bu kızla ne işin var\" dedi. Botan\'ın, G.E. ile evlenmek istediğini söylemesi üzerine Güzel, \" O zaman gel bu kızı babasından iste\" dedi. Motosikletle G.E\'nin evine gelen Botan ve Güzel burada da tartışmaya başladı. Çıkan kavgaya R.A. (17), S.E. (17), S.B. (17) ve Ö.B. (17) karıştı. 5 kişinin saldırısına uğrayan Botan\'ı gören Özcan Özdemir ise, kavgayı ayırmak istedi.

KÜFÜR EDİNCE KATİL OLDU
Aldığı yumruk darbeleriyle yere düşen Botan, kendisinin yanına gelen Özmedir\'e , \"Sen bu işe karışma\" deyip küfür etti. İddiaya göre, Özmedir ise yakındaki evinden av tüfeğini alıp havaya 2 el ateş etti. Botan\'ın tekrar küfür etmesine öfkelenen Özdemir, Botan\'a ateş etti. Kanlar içinde kalan ve Çukurova Dr. Aşkım Tüfekçi Devlet Hastanesi\'ne kaldırılan Botan, doktorların müdahalesine rağmen kurtarılamadı. Olayın ardından Cinayet Büro Amirliği ekipleri, zanlıyı yakalamak için harekete geçti. Ekipler ilk olarak Ali Güzel\'i gözaltına aldı. Emniyete götürülen Güzel, cinayeti kendisinin işlemediğini, av tüfeğini Özcan Özdemir\'in kullandığı söyledi. Bu ifadenin ardından ekipler, firari zanlıyı yakalamak için mahalleyi ablukaya aldı. Tüm sokakların giriş ve çıkışlarında bekleyeme başlayan polisler, Özdemir\'i yakaladı. Şüpheliler, R.A, S.E., S.B., Ö.B. ve Ali Güzel çıkarıldıkları nöbetçi mahkemece ev hapsine çaptırılırken, cinayet zanlısı Özcan Özdemir tutuklandı.

Görüntü Dökümü
------------------------
- Zanlının emniyetten çıkışı 
- Zanlının polis aracına binişi
- Polis aracının gidişi

SÜRE: 00\'38\"     BOYUT:39,1 MB
Haber-Kamera:Çağlar ÖZTÜRK/ADANA,(DHA)

===========================================

Sahte rakı imalathanesine baskın

Adana\'da 5 bin 235 litre \'boğma\' olarak bilinen sahte rakı ele geçirildi.
Merkez Seyhan ilçesi, Tepebağ Mahallesi\'nde bir evde sahte boğma rakı üretildiği ihbarını alan polis, baskın düzenledi. Yapılan aramada, piyasaya sürülmeye hazırlanan variller içine doldurulmuş ve bir kısmı şişelenmiş 5 bin 235 litre sahte rakı bulundu. Polis, sahte rakıyı imha etti. Ayrıca depoda anason damıtmada kullanılan bir düzenek de bulundu.  Olayla ilgili gözaltına alınan Hüseyin K., sorgusunun ardından adliyeye sevk edildi.

Görüntü Dökümü
------------------------
- Polis ekiplerinin rakı üretilen depoya girmesi
- Rakı imalatında kullanılan bidonlar
- Rakı imalatında kullanılan düzenek
- Şişelere doldurulmuş rakılar

SÜRE: 00\'57\"        BOYUT:58,04 MB
Haber:Çağlar ÖZTÜRK-Kamera/ADANA,(DHA)

===============================================

16 yıl önce İstanbul\'da çalınan otomobil Adana\'da bulundu

Adana\'da polis, kayıp ve çalıntı otomobillere yönelik yaptığı çalışmada 2002 yılında İstanbul\'dan çalınan bir otomobili de buldu.
Adana Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü\'ne bağlı Oto Hırsızlık Büro Amirliği çalıntı, motor ve şase numarası değiştirilmiş otomobillere yönelik kent genelinde çalışma yaptı. Ekipler, yaptıkları araştırmada motor ve şase numarası değişitirilmiş 8 otomobili buldu. Ayrıca 2002 yılında İstanbul\'dan çalınan ve 55 yaşındaki Vicdan Zaimoğlu\'na ait olduğu tespit edilen otomobil de yakalandı. Polis üzerinde sahte plaka olan aracın sahibine telefonla ulaştı. 16 yıl sonra aracının bulunduğunu öğrenen Zaimoğlu ise, \" Şakamı yapıyorsunuz, aradan o kadar uzun zaman geçtiki, ben arabamın çalındığını bile unuttum\" dedi. Zaimoğlu daha sonra aracını almak için yola çıkacağını söyledi. 

Görüntü Dökümü
------------------------
- Çalınan arabalardan genel ve detay görüntüler
- Polis ekiplerinin arabaları incelemesi

SÜRE: 01\'25\"        BOYUT:86,9 MB
Haber-Kamera:Çağlar ÖZTÜRK/ADANA,(DHA)

================================================

Maya 4 yaşında 6 dil biliyor

İzmir\'in Bornova ilçesinde yaşayan 4 yaşındaki Maya Yıldız, 6 dil konuşuyor. Türkçe, Lehçe, Almanya, İngilizce, Rusça ve Fransızca\'yı ana dili gibi konuşan küçük Maya yeteneğiyle görenleri hayretler içinde bırakıyor.

Dilbilimci Ferhat Yıldız ile tercümanlık yapan eşi Malgorzata Yıldız\'ın 4 yaşındaki kızı Maya, küçük yaşına rağmen 6 dil biliyor. Henüz kreşe dahi gitmeyen, evde anne ve babasından aldığı eğitimle 6 ay gibi kısa bir süre de 6 dil konuşmaya başlayan Maya\'nın yeteneği şaşkınlık yaratıyor. Anne ve babasıyla evde oyunlar oynayan Maya, oyun sırasında sohbet ederken, diller arasında zorlanmadan geçişler yapabiliyor. Kendisinin ve eşinin mesleklerinden dolayı çok sayıda dili konuşabildikleri belirten anne Malgorzata Yıldız, \"Maya, 3.5 yaşındayken, dil eğitimine 6 ay önce başladık. Ben de 6 dil biliyorum. Eşim biraz daha fazla biliyor. Aynı şeyi çocuklarımız içinde istedik. Bu yüzden böyle bir karar verdik. Aktif bir şekilde dilleri öğretmeye başladık. Benim ana dilim Lehçe olduğu için evde daha çok lehçe konuşuyoruz. Eşimle beraber Almanca konuşuyoruz. Sonra üç dil daha ekledik. Bir iki ay sonra Maya\'ya iki dil daha öğretmeye çalışacağız\" dedi. Çocuklarının eğitiminin aile içinde en önemli olgu olduğunu belirten ve 10 dil konuşabilen baba Ferhat Yıldız ise, çocuklarına verebileceği en güzel hediyenin dil olduğunu söyledi. Maya ve 2 yaşındaki diğer kızı Lara\'yı sadece dil konusunda değil, her alanda donanımlı şekilde yetiştirmek istediklerini ifade eden Yıldız şunları söyledi: \"Maya şu an 6 dil konuşuyor. Çocuklarım olduğunda onlara çok dil öğretmek hedeflerimden bir tanesiydi. Türkiye\'de ve dünyada dil öğrenimi şu an çok önemli şeylerden bir tanesi. Benim çocuklarıma verebileceğim en büyük hediye onlara öğretebileceğim diller. Bu konuda çok fazla kuruluş var. Tabii ben sistemi bildiğim için çocuklarımı bir kreşe göndermek yerine kendi ofisimin üst katında çocuklarım için özel bir oda hazırladım. Kendi öğretmenlerim var. Öncelikle öğretmenleri kendim yetiştiriyorum. Arkasından çocuklarımla beraber derslere sokuyorum. Eşimde bir eğitimci kendisi de 6 dil konuşuyor. Burada çocukların dil öğrenimi üzerine araştırma yapıyoruz. Çocuklar nelere ne gibi tepki veriyor dil eğitiminde nelerin olması nelerin olmaması lazım bunları araştırıyoruz. Ekim ayı başında Maya ile aktif bir şekilde dil öğrenimine başladık. Üç buçuk yaşında başladık ocak ayında 6 dili konuşmaya başladı, şu an mart ayına geldik akıcı şekilde konuşuyor. Maya, Lehçe, Türkçe, Rusça, İngilizce, Almanca ve Fransızca konuşuyor şu anda. Olay sadece dil eğitmek değil çocukların zekalarını geliştirmek aynı zamanda mutlaka bir spor aktivitesini yapacaklar. Bunun yanında da çocukların çocuk olarak yaşamasını istiyoruz.\"

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
------------------------------
- Baba ile röportaj
- Anne ile röportaj
- Maya\'dan görüntüler
- Genel ve detay görüntüler

Haber: Mehmet CANDAN-Kamera: Tekin GÜRBULAK / İZMİR, (DHA)

==================================================

(Özel)-Çirkin binaya \'estetik\' dokunuş 

Sivas\'ın Suşehri ilçesinde Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü personeli Cabbar Yüzüak(47), futbol sahası dışında çirkin görüntü oluşturan su deposu binasını Türk bayrağı deseniyle boyayarak estetik görünüm kazandırdı. 
Suşehri Gençlik ve Spor İlçe Müdürlüğü bünyesinde çalışan evli, 2 çocuk babası, Cabbar Yüzüak, ilçedeki futbol sahası yanında kullanılmayan ve görüntü kirliliği oluşturan eski su deposunu kendi imkanları ile boyamaya karar verdi. 150 lira harcayarak temin ettiği boyalarla futbol sahasının kenarındaki kullanılmayan su deposunu kırmızıya boyayarak üzerine Türk Bayrağı deseni verdi. Ardından da duvar üzerine Atatürk\'ün \"Ben sporcunun zeki, çevik ve ahlaklısını severim\" sözlerini yazdı. Yüzüak, binayı spor yapılan alana uygun ve görsel açıdan düzgün bir hale getirdi. 
Yüzüak, ilçedeki futbol sahasında yenileme çalışması yapıldığını ancak kullanım dışı kalan su deposunun çevrede görüntü kirliliği arz ettiğini belirterek, \"Ben de Gençlik Spor Müdürlüğünde çalışan bir işçi olarak bu durumdan rahatsızlık duymaya başladım. Müdürümüz Suat Yüksel\'den izin alarak kendi imkanlarımla bir çalışma yaptım. Boya alarak atıl vaziyetteki su deposunu önce kırmızıya boyadım. Daha sonra üzerine Türk Bayrağı çizip Atatürk’ün sporcular için söylediği sözlerini yazarak sahamıza uygun hale getirdim. Buraya spor yapmaya gelen vatandaşlarımız ise görüntü kirliliğini ortadan kaldırdığım için bana teşekkür etti. Bu durum beni mutlu etti\" dedi. Bölgede sor yapan ilçe sakinleri de, eskiden görüntü kirliliği oluşturan binanın, bu hali ile çok güzel olduğunu belirterek emeği geçen Yüzüak\'a teşekkür etti.

Görüntü Dökümü:
------------------------
-Binanın eski hali foto
-Yapım aşamasından foto
-Binanın son hali
-Cabbar Yüzüak\'ın konuşması
-Sahadan görüntüler
-Spor yapanların konuşmaları

(310 mb)
Haber-Kamera: Bülent TATLI/SUŞEHRİ(Sivas),(DHA)

==================================================

MARBLE\'da sıra dışı tasarımlar

FUAR İzmir\'de açılan Uluslararası Doğaltaş ve Teknolojileri Fuarı (MARBLE), katılımcılara görsel bir şölen yaşattı. Fuarda, mermerden tasarlanan yatak da Ferrari otomobil de yer aldı. Doğaltaş sektörünün ihracattaki önemine dikkat çeken Ege Maden İhracatçıları Birliği Başkanı Mevlüt Kaya, \"Türkiye\'de 24 senede 30 milyon dolardan, 2.5 milyar dolara giden bir sektör. Katma değerinin tamamı ülke sınırları içerisinde kalıyor, hiçbir ithal girdisi yok\" dedi. 
İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde İZFAŞ tarafından 28 - 31 Mart 2018 tarihleri arasında bu yıl 24\'üncü kez İzmir\'de kapılarını açan MARBLE, Türkiye ve dünyadan birçok sektör temsilcini buluşturmaya başladı. Gaziemir\'deki Fuar İzmir\'de ürünlerini tanıtan firmalar, birbirinden ilginç tasarımları da sergiledi. Bir firmanın yaptığı ve ilk kez İzmir\'de görücüye çıkan, bej taştan Ferrari otomobil büyük ilgili gördü. Heykeltıraş Arif Ateş, kendilerine ait ocakta bunu yaptıklarını söyledi. Ateş, \"Belirli bir kısmını makinede şekillendirildik, diğer kısmını elle şekillendirdik. Talep olursa şirket yöneticileri satmayı düşünüyor. İlk kez böyle birşey yapıldı. Bej, işlenmesi zor bir taş. Ama biz bunu başardık. Burada sanatımızı gösterdik\" dedi. 
Katılımcılardan Abdullah Mercan ise ofis ve mutfak ürünleri tasarladıklarını belirtti. Mercan, \"Bazı ürünlerimizi yurt dışına gönderiyoruz. Türkiye\'de ofis ve mutfak ürünleri talebi var. Bu ürünlerin yapımına yöneldik. İnsanlarla pazarlık konusunda sorun yaşıyoruz. Bu ürünlerin hepsi el emeği, lütfen bize biraz saygı göstersinler. Çok zorlanıyoruz\" diye konuştu. 
Mermerden çeşitli heykeller yapan Alparslan Özsarı da ürünleri daha çok yurt dışına sattıklarını belirtti. Alıcı ülkelerin başında Çin\'in geldiğini söyleyen Özsarı, ne kadar fazla ihracat yapılırsa bu durumun Türkiye\'nin lehine olacağını kaydetti.  
SEKTÖR HIZ ALMAYA BAŞLADI
Ege Maden İhracatçıları Birliği Başkanı Mevlüt Kaya ise fuara yönelik ilgiden duyduğu mutluluğu dile getirdi. Mevlüt Kaya, \"Sadece dilde dünyanın ikinci fuarı demiyoruz. Kendini kanıtlayan ve kabul gören bir fuar. Sektörün artık hız almaya başladığı bir dönemdeyiz. 2017 yılını yüzde 24\'lük bir oranda büyüyerek geçirdik. Bunda özellikle Ekonomi Bakanlığı\'nın yerinde hamleler yapmasının büyük katkısı var. Ayrıca Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı\'nın \'Milli enerji milli maden\' politikası ile sektörün önünü açan çalışmaları da önemli. Sermayemizden biri de moral. Moralimiz iyi ve burası ciddi anlamda alıcıların yöneldiği bir fuar. 80 milyonun sahip olduğu ocakları işletiyoruz. Bu ocaklar bizim değil. Enerji Bakanlığı\'nın bize kiraladığı alanlar buralar. Bizim bu özeni, bu dikkati hiçbir zaman bırakmadan, doğa ile barışık bir şekilde, miktarda az değerde yüksek ürün satmak için ciddi çalışmalarımız var\" dedi. 
\"REZERVLERİMİZİ İŞLEMEMİZİ İSTEMİYORLAR\"
Madenler çıkarıken çeşitli sorunlarla karşılaştıklarına değinen Mevlüt Kaya, dünyanın en zor şeyinin algıyı kırmak olduğunu belirtti. Yabancı ülkelerin Türkiye\'deki rezervlerin işlenmesini istemediklerini ileri süren Kaya şunları söyledi:\"Önyargıları kırmak atomu parçalamaktan daha zor. Siz kirada oturuyorsunuz, kira kontratı yapıyorsunuz, depozitonuzu ödüyorsunuz. Ola ki bir yanlış yaparsanız ev sahibi gelip uyarıyor ve düzeltiyor. İnanın şu anda bizim yaptığımız sözleşmelerin tümü böyle. Enerji Bakanlığı\'nın kırmızı çizgileri var. Bunlardan ilki doğa, daha sonra insan güvenliği gibi. Böyle kontratlarla bağlanmışız. Ama dışarıdan bazı ülkelerin bizim çevremizle, doğamızla neden bu kadar ilgilendiklerini anlamıyorum. Tamam belki gerçekten iyi niyetliler ama benim aklım buna hayır diyor. Bizim rezervlerimizi çıkarmamızı, işlememizi istemiyorlar. Almanya kendi değerlerini, madenlerini işleterek sanayiye döndürdü. Japonya bunu yaptı. Evet biz geç kaldık ama bugünün teknolojisi ile yeraltı değerlerimizi kullanmak zorundayız. Bir taş moda ise onu o dönemde satmak zorundasınız. Biz bu algıyı yıkmak için elimizden geleni yapacağız. Türkiye anne ise biz hepimiz o annenin çocuklarıyız. Hayırlı evladı var, hayırsız evladı var. Ama biz hepimiz ekmeğini doğal taştan çıkaran insanlarız. Türkiye\'de 24 senede 30 milyon dolardan, 2.5 milyar dolara giden bir sektör. Katma değerinin tamamı ülke sınırları içerisinde kalıyor, hiçbir ithal girdisi yok.\" 

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
--------------------------------
-Ege Maden İhracatçı Birlikleri Başkanı Mevlüt Kaya röp.
-Fuara katılan firmalarla röp.
-Fuar için tasarlanan mermer yatak ve mermer ferrariden görüntü
-Fuardan detay ve genel görüntü

Haber: Umut KARAKOYUN- Kamera: Tekin GÜRBULAK/ İZMİR, (DHA)

Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştir