Tekirdağ Çerkezköy Devlet Hastanesi’nde kendisini ‘pratisyen hekim’ olarak tanıtan ve diğer doktorların şüphelenip, şikayette bulunmasıyla gözaltına alındıktan sonra sahte diploma ile hastanede görev yaptığı anlaşılınca tutuklanan Ayşe Özkiraz’ın akrabası Kemal Özkiraz, "Aile yıkılmış durumda, bütün emeklerimiz boşa gitti diyorlar. Bir de eşe dosta karşı mahcubiyetleri de var, aile için kötü bir durum. Esasen atama gibi bir durum yok. Sağlık sektöründe sık olan bir şey. TUS’tan sonra doktorlar atanana kadar kazandıkları bölümlerdeki hocalarını ziyaret ederek gözlemde bulunmak istiyorlar. Çoğunlukla da buna izin veriliyor, resmi bir şey yok. Sağlık Bakanlığı’na gereksiz ve boşuna yükleniliyor" dedi.
Gerçek Gündem’den Elif Ünsal'a konuşan Kemal Özkiraz, şu ifadeleri kullandı:
"Bizim inkâr edeceğimiz, mahcubiyet duyabileceğimiz bir konu değil"
"Ayşem Özkiraz, benim babamın amcasının torunu. Kendisini hayatımda toplam 2 defa gördüm. Ama babasıyla ara ara görüşüyorduk. En son görüştüğümüzde de kızının Tıp Fakültesi’ni kazandığını söyledi ve bunun için çok mutluydu. Bu çocuk liseye kadar da çok başarılı bildiğimiz bir çocuktu. Ben bu olaydan sonra babayla tekrar görüştüm; aile yıkılmış durumda, bütün emeklerimiz boşa gitti diyorlar. Bir de eşe dosta karşı mahcubiyetleri de var, aile için kötü bir durum. Bana arkadaşlarım WhatsApp üzerinden bu haberi paylaşarak ‘Tanıdık mı?’ diye sordular. Ben de olayları o şekilde öğrendim. Zaten öğrendikten sonra hemen akrabam olduğunu yazdım. Çünkü dediğim gibi bizim inkâr edeceğimiz, mahcubiyet duyabileceğimiz bir konu değil. Biz kimin ne yaptığına ne kadar hâkim olabiliriz ki? Kendisi bizim beşinci göbekten akrabamız sonuçta. Babamın 4 tane amcası, tahmini 25 kuzeni var. O 25 kuzenden birinin çocuğu, biz ne kadar bilebiliriz?”
"Evden hastaneye ‘staja gidiyorum’ diyerek gitmiş"
Özküraz, “Sosyal medyada diyorlar ki “bunun annesi babası, 2021’de Tıp Fakültesi kazandım diyen bir çocuğun 2022’de doktor oldum demesine nasıl inanır?” Aslına bakarsanız öyle bir durum da yok. Kendisi ailesine demiş ki ‘Pandemiden dolayı okullarımız kapandı, bizi de memleketimizdeki hastanelere staj yapalım diye gönderdiler’. Dolayısıyla evden hastaneye ‘staja gidiyorum’ diyerek gitmiş. Yoksa bir senede doktor olunacağına kim inanır? Pratisyen hekim olduğuna inandırmak için yaşını hastanedekilere büyük söylemiş. Ben biliyorum ki ailenin tıp fakültesi okuması için yaptığı bir baskı da yok. Muhtemelen doktor olmayı kendine takıntı yaptı. Belki de gerçekten kendisi de buna inanıyor, onu da bilmiyoruz. Allahtan kimseye dokunmamış, zaten büyük ihtimalle tedavi önerecek bilgisi de yok. Hastanede olay hemen anlaşılmış, ben yıllarca medikal sektöründeydim ve ben bir insanın doktor olmadığını anlarım. Dolayısıyla olay hastanede de hemen ortaya çıkmış" dedi.
"Sağlık Bakanlığı’na gereksiz ve boşuna yükleniliyor"
Sağlık Bakanlığı’na yönelik tepkilere de değinen Özkiraz “Esasen atama gibi bir durum yok. Sağlık sektöründe sık olan bir şey. TUS’tan sonra doktorlar atanana kadar kazandıkları bölümlerdeki hocalarını ziyaret ederek gözlemde bulunmak istiyorlar. Çoğunlukla da buna izin veriliyor, resmi bir şey yok. Sağlık Bakanlığı’na gereksiz ve boşuna yükleniliyor” diye konuştu.