DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Yeneroğlu, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nun Gelecek ve DEVA Partisi’ne yönelik “üçlü ittifak” çağrısı ile ilgili “Kastedilen ülke çapında başka bir siyasi parti şemsiyesi altında seçimlere girmek ise bu bizim açımızdan söz konusu olmayacak bir durum” dedi. Yeneroğlu, il bazında ise iş birliği modellerine açık olduklarını ifade etti.
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, “ittifak içinde ittifak” formülünü yeniden gündeme getirerek “Üç parti ayrı ayrı seçime girdiğimiz zaman en fazla 3-4 milletvekili çıkartılabiliyor. Ancak biz bir araya geldiğimiz zaman mecliste 30-40 milletvekili ile temsil edilme imkânımız var” demişti.
TIKLAYIN | Temel Karamollaoğlu: İttifak içi ittifak formülü gündemimizde
Saadet Partili yetkililer üç parti arasında ittifakla ilgili teknik çalışmanın devam ettiğini belirtirken, DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Yeneroğlu, ittifak konusuna yönelik T24’ün sorusunu yanıtladı. DEVA Partisi olarak daha önce en az 41 ilde kendi logolarıyla seçime gireceklerini söylediklerini hatırlatan Yeneroğlu, şu ifadeleri kullandı:
“DEVA’nın adını anarak yapılan açıklamalara şaşırdık”
“Ülke çapında başka bir siyasi partinin bünyesinde seçime girmemizin söz konusu olmayacağını da vurgulamıştık. Bu anlamda başka partilerden DEVA'nın adını da anarak yapılan açıklamalara doğrusu şaşırdık. DEVA Partisi’nin şu anda takip ettiği süreçle örtüşmüyor. Herhangi bir partinin adını zikrederek konuşmam doğru olmaz, ben sadece DEVA Partisi’nin pozisyonunu belirtebilirim. En az 41 ilde kendi logomuzla seçime girecek şekilde hazırlıklarımızı sürdürüyoruz. Ancak diğer yandan başka siyasi partilerle farklı farklı illerde iş birliğine açık olduğumuzu da belirtmiştik. Eğer kastedilen ülke çapında başka bir siyasi parti şemsiyesi altında seçimlere girmek ise bu bizim açımızdan söz konusu olmayacak bir durum. Aylar öncesi bunu genel merkez yönetim kurulu kararımız olarak açıkladık zaten.
“İş birliği önerilerine açık olduğumuzu da ifade ediyoruz”
Bu çerçevede farklı siyasi partilerde bizimle iş birliği önerilerine açık olduğumuzu da ifade ediyoruz. Örneğin biz A ilinde bir veya birkaç siyasi parti ile birlikte hareket edebilir, ortak aday belirler ve destek verebiliriz. Bunun karşılığında da söz konusu siyasi partilerin, güçlü olduğumuz illerde adayımıza desteğini bekleriz. Hangi illerde ortak çalışmalar yapılabileceğine dair teknik çalışmaları zaten çok ilerlettik. Ancak iş birliği modellerinde netice alamama durumunu da göz önünde bulundurmalıyız ve ona göre hazırlıklarımı sürdürüyoruz.”
Üçlü ittifak iddiası CHP’de dikkatle izleniyor
Kulislerde bir süredir Saadet, Gelecek ve DEVA partilerinin seçim sonrasında Meclis’te grup kurmak istediği ve bu nedenle CHP listelerinden en az 20’şer vekil istediği iddiaları dillendiriliyordu. Bu nedenle Karamollaoğlu’nun Gelecek ve DEVA partilerine yaptığı ittifak çağrısı, CHP tarafından da da dikkatle izleniyor. CHP’li yetkililer, üç parti arasında şekillenmesi muhtemel ittifak modelinin kendi listelerini de etkileyeceğine dikkat çekiyor.
Cumhur İttifakı’nda genişleme çabası
Millet İttifakı’nda bu gelişmeler yaşanırken Cumhur İttifakı’nda da genişlemeye yönelik temaslar sürüyor. Doğu ve Güneydoğuda muhafazakar Kürt seçmenin oyu için harekete geçen AKP, HÜDAPAR’la birlikte Necmettin Erbakan’ın oğlu Fatih Erbakan’ın genel başkanı olduğu Yeniden Refah Partisi’ne de ittifak teklifi götürmüştü. HÜDAPAR, Erdoğan’a desteğini açıklarken Yeniden Refah Partisi henüz bu konuda bir görüş belirtmedi. AKP’nin diğer yandan DSP’ye de teklif götürdüğü iddia edildi ancak DSP’nin bu teklife sıcak bakmadığı öğrenildi. AKP bunun yanı sıra Anavatan Partisi’ne de ittifak teklifi götürdü. AKP listelerinden Anavatan Partisi’ne milletvekili kontenjanı verilebileceği belirtilse de bu teklif başka bir tartışmayı beraberinde getirdi.
“Anavatan” gerçek Anavatan partisi mi?
Kulislerde Anavatan Partisi’nin, Turgut Özal’ın kurduğu “gerçek” Anavatan Partisi’ni temsil edip etmediği yorumları yapılıyor. Anavatan Partisi ile Doğru Yol Partisi önce Erkan Mumcu ve Mehmet Ağar döneminde 2007’de birleşme girişiminde bulunmuş, bu süreçte DYP’nin adı Demokrat Parti olmuştu. Daha sonra bu iki parti 31 Ekim 2009’da yapılan bütünleşme kongresi ile Hüsamettin Cindoruk’un genel başkanlığında Demokrat Parti çatısı altında birleşti. Turgut Özal’ın kurduğu Anavatan Partisi’nin son genel başkanı olan Salih Uzun, birleşme sonrasında Cindoruk’un genel başkanvekilliğini yapmıştı. Demokrat Partili yetkililer, parti tüzüğünün birinci maddesindeki “Demokrat Parti; 20 Mayıs 1983 tarihinde kurulmuş Anavatan Partisi ile 23 Haziran 1983 yılına kurulmuş Doğru Yol Partisi’nin bütünleşmek amacı ile müştereken oluşturdukları siyasi bir partidir” ifadesine dikkat çekiyor. Birleşme ile Anavatan isminin boşa çıktığını kaydeden yetkililer, 2009 yılında Anavatan Partisi adıyla bir parti kurulduğunu ve bu partinin de 2011’de kendisini kapattığını, daha sonra şimdi faaliyet gösteren ANAP’ın kurulduğuna dikkat çekiyor ve bu yüzden partinin kuruluş tarihinin 1983 değil, 2011 olduğunu belirtiyor.
|
