-Desteklemeyenlerin oranı endişe verici YALTA (A.A) - 17.09.2011 - Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Türkiye'de AB üyeliği hedefini desteklemeyenlerin yüzde 35-40 olduğunu belirterek bu oranın endişe verici olduğunu söyledi. Bağış, 8. Uluslararası Yalta Avrupa Stratejisi (YES) forumunda ''Ukrayna ve Türkiye: Avrupa'daki Çin mi? Yoksa Karadeniz Sahilinin Kaplanları mı?'' başlıklı toplantıda konuşma yaptı. Türk ekonomisinin büyüdüğünü söyleyen Bağış, Türkiye'nin Avrupa'nın 6'ıncı, dünyanın ise 16'ıncı büyük ekonomisi olduğunu dile getirdi. Türkiye'nin Avrupa'nın en hızlı gelişen ekonomisi olduğunu kaydeden Bağış, şöyle konuştu: ''Benim ülkemde insanlar eskiden Kürt olduklarını söylemekten korkardı. Şimdi ise Kürt dilinde yayın yapan televizyon kanalı var. 1996’da bir şiiri okuduğu için hapse atılmış bir insan şimdi başbakanlık görevini yapıyor. O, bundan 2 gün önce Mısırlılarla laik demokrasi konusunda konuştu. Esas faktör AB'ye entegrasyondur. Ben AB'yi bir diyetisyen olarak görüyorum. Diyetisyen kendisi belli sorunlar yaşıyor, onun morali bozuluyor, ancak bütün bunlara rağmen onun önerileri faydalıdır. Biz, bu önerilere uymak için elimizden geleni yaptık. Bu öneriler bizim daha şeffaf olmamızı sağlıyor. Aynı şeyler Ukrayna'da gerçekleşiyor. İki ülke sadece Çin gibi değil, bir ilham kaynağı, büyük potansiyele sahip olan ülkeler haline gelebilirler.'' Avrupa'nın problemlerini güvenle çözmesi gerektiğini kaydeden Egemen Bağış, Türkiye'de AB üyeliği hedefini desteklemeyenlerin yüzde 35-40 oranında olduğunu bildirdi. Bağış, ''Bu oran endişe verici, benim çalışmalarımı şüphe altında bırakıyor. AB şimdi Türkiye'nin üyeliğini daha fazla destekliyor, fakat çözülemeyen problemler var. Eğer bizim vatandaşlarımız vize için beklemek zorunda kalırlarsa elbette kendilerini daha az Avrupalı hissederler'' diye konuştu. -''Vizeleri kaldırma konusunda hazırız'' Bakan Egemen Bağış, forum çerçevesinde Ukrayna Dışişleri Bakanı Konstantin Grişçenko ile görüştü. Bağış, görüşmeden sonra yaptığı açıklamada toplantıda Kırım Tatarlarının bugünkü durumu, iki ülke arasında vize rejiminin kaldırılması ve yeni konsoloslukların açılması konularının ele alındığını kaydetti. Ukrayna ile vizeleri kaldırma konusunda hazır olduklarını kaydeden Bağış ''Biz Türkiye olarak bugüne kadar 65 ülke ile vizeleri kaldırdık. Türkiye, öz güveni olan bir ülkedir. Dünyada vizelerin kalkması lazım. Artık dünyada insanların serbest dolaşabilmesi bir insan hakkı olarak görülebilmeli. Biz bu konuya çok sıcak yaklaşıyoruz'' diye konuştu. ''Türkiye'nin potansiyelini anlaşılacağı günler yakın'' AB Bakanı ve Başmüzakereci Bağış, Kırım Haber Ajansına (QHA) verdiği röportajda, Türkiye'nin AB'ye üyelik müzakereleri, bu müzakerelerin ekonomiye sağladığı katkılar hakkında değerlendirmelerde bulundu. Kısa sürede üye olmasının beklenmediği belirtilerek AB ile müzakerelerin Türkiye'nin gelişimine nasıl katkı sağladığına ilişkin bir soruyu Bağış, ''Biz AB'yi Türkiye'nin diyetisyeni olarak görüyoruz. AB'nin kuralları Türkiye'nin demokratikleşmesi şeffaflaşması için kalkınması ve zenginleşmesi için önemli standartlardır. Biz onları yakalayacağız. Olalım veya olmayalım bu çok önemli değil. Önemli olan bu süreçte Türkiye'nin kendi potansiyeline ulaşması gerçekten'' diye yanıtladı. Standartların yükseltilmesi için gerekli adımları azimle atacaklarını ifade eden Bağış, şunları kaydetti: ''Ama Türkiye'nin AB'ye kısa sürede üyeliği beklenmiyor derken, ben size sorarım; 3 yıl evvel, bugün Libya'da Mısır'da, Tunus'ta yaşananları kim bekliyordu? ya da ben size sorarım; Berlin duvarının bir gün yıkılabileceğini bundan 30 yıl evvel kim bekliyordu? Bu dünyada gelişmeler o kadar hızlı oluyor ki, belki de kısa süre içerisinde Avrupalılar Türkiye'yi üye yapma yollarını aramaya başlayacaklar. Avrupa'nın en hızlı büyüyen ekonomisi, Avrupa'nın 6. en büyük ekonomisi, Avrupa'nın en genç ve en dinamik nüfusuna sahip, en güçlü ordusuna sahip güvenlik politikalarında Türkiye'siz Avrupa'nın fazla bir şansı yok. Enerji kaynaklarının yüzde 70'i Türkiye'nin sınırlarında. Türkiye'nin katkısı olmadan bu enerji kaynaklarına ulaşma imkanı yok. Tüm bunları değerlendirdiğimiz zaman Avrupa'nın şu an içerisine düştüğü akıl tutulmasından kurtulup Türkiye'nin potansiyelini anlayacağı günlerin ben çok daha yakın olduğuna inanıyorum.''