Gündem

Deniz Zeyrek: Bu satırları soruşturmayı başlatan, beni karakola gönderen savcının okuması için yazıyorum

Sayın savcı, şu iki satırdan dolayı beni karakola götüreceğinize milletin milyarlarına sahip çıkmanız, bu iddiaları araştırmanız gerekmez mi?"

14 Mart 2025 09:04

Güncelleme: 14 Mart 2025 09:14

Nefes yazarı Deniz Zeyrek, 12 Mart 2025 günü Kavaklıdere Karakolu'ndan kendisini aradıklarını ve hakkında soruşturma açıldığı bilgisi verildiğini yazdı. Mehmet Cengiz'in müşteki olduğu soruşturmada "Kişilerin huzuru ve sükunu bozma, kanunlara uymamaya tahrik, yanıltıcı bilgiyi alenen yayma, halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme, hakaret ve iftira suçlarını birlikte işleme..." ile suçlandığını söyleyen Zeyrek, "Metni okuyunca 'vay arkadaş' dedim. Adam hem zorlu hem CENGİZ!" diye yazdı. Yazısında "Bu satırları soruşturmayı başlatan beni karakola gönderen savcının okuması için yazıyorum" diyen Zeyrek, "15 Ekim 2015'te yapılan bir ihaleyi kimin kazanacağını 8 Ekim'de bir milletvekili açıklamış. Böyle bir ihalede şaibe yok mu?" diye sordu.

Zeyrek konuyu köşesine şöyle taşıdı:

"Soruşturmanın müştekisi Mehmet Cengiz. Suçtan zarar göreni de Cengiz Holding. 09 Ekim 2024 ile 3 Şubat 2025 tarihleri arasında daha önce çalıştığım Sözcü Gazetesi ve internet sitesinde yayınlanmış 174 habere adeta 'Toplu suç duyurusu' yapmışlar.

Suçlamaları aynen şöyle:

'Kişilerin huzuru ve sükunu bozma, kanunlara uymamaya tahrik, yanıltıcı bilgiyi alenen yayma, halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme, hakaret ve iftira suçlarını birlikte işleme...'

Metni okuyunca 'vay arkadaş' dedim. Adam hem zorlu hem CENGİZ!

Bu nasıl bir soruşturma? 174 ayrı haberi, o haberleri yazan gazetecileri aynı çuvala doldurmuşlar, ne tutarsa diye savcının önüne bırakmışlar. Savcı da aynı torbayı alıp polise dağıtmış. İnsan bir bakar hangisi soruşturmaya değer, hangisini ayıklamak gerek?

Zira Cengiz'in avukatlarının dosya eklerine koyduğu yazı ve haber kupürleri arasında benimki yok. Allah'tan suç duyurusunun bir yerinde 13 Kasım 2024 günü yayınlanan 'Sıra Sizde' başlıklı yazımdan söz edilmişti. Yazıyı arşivden buldum.

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ın konser maliyetlerine dair açıklamalarını aktarıp iktidara 'Yavaş ihalelerin bütün detaylarını açıkladı. Şimdi sıra sizde' demişim ve iktidarın yaptığı kamu ihalelerinin neden hep aynı şirketlere verildiğini sorgulamışım."

"Sayın savcı, şu iki satırdan dolayı beni karakola götüreceğinize milletin milyarlarına sahip çıkmanız, bu iddiaları araştırmanız gerekmez mi?"

"Bu satırları soruşturmayı başlatan beni karakola gönderen savcının okuması için yazıyorum: 15 Ekim 2015'te yapılan bir ihaleyi kimin kazanacağını 8 Ekim'de bir milletvekili açıklamış. Böyle bir ihalede şaibe yok mu? Devletin kurumu MTA ve aynı milletvekili 3.5 milyar liraya satılan madende 13.3 milyar dolarlık cevher olduğunu söylüyor. Aradaki uçurum kamunun zararı değil mi? Sayın savcı, şu iki satırdan dolayı beni karakola götüreceğinize milletin milyarlarına sahip çıkmanız, bu iddiaları araştırmanız gerekmez mi?"

Yazının tamamı için tıklayın.


Hatice (12) ve Resul (13) öyle bir icat yaptı ki…