-DEMİREL MEYDANLARA İNMİYOR ANKARA (A.A) - 04.05.2011 - Dokuzuncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, ''Meydanlara falan indiğim yok, daha evvel beyanda bulundum. Bir lafı iki kere söyletmezler insana. Ben partiler üstüyüm ve güncel siyasi işlere karışmıyorum'' dedi. Demirel, TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesinde düzenlenen ''Genel Seçimlere Giderken Türkiye'de Siyasetin Görünümü'' konulu konferansa gelişinde gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin ''CHP Aydın milletvekili adayı Metin Baydar'a destek için 20 yıl sonra meydanlara ineceğiniz doğru mu?'' sorusu üzerine bu konuda bir yanlış anlaşılma olduğunu söyledi. Aydın Çine'de Keçi Şenliği yapılacağını, Aydın milletvekili adayının da kendisini bu şenliğe davet ettiğini anlatan Demirel, konuyla ilgili Çine Belediyesinin de kendisinden randevu istediğini aktardı. Demirel, vakti olmadığı için şenliğe katılamayacağını ilgililere ilettiğini söyledi. Demirel, ''Meydanlara falan indiğim yok, daha evvel beyanda bulundum. Bir lafı iki kere söyletmezler insana. Ben partiler üstüyüm ve güncel siyasi işlere karışmıyorum'' diye konuştu. Seçimin sonucunun milletin kararının olacağını vurgulayan Demirel, ''Millet ne derse o olur. Bu, bir defa olunca ondan sonra olmayacak demek değil. Dört sene sonra bir daha olur, hiç kimse ümidini kaybetmesin. Seçimden başka Türkiye'nin iktidar tayin edecek metodu yoktur'' dedi. CHP Zonguldak milletvekili adayı Ergenekon Davası tutuklusu Mehmet Haberal'ı kendisinin desteklediği yönünde haberlerin bulunduğunun hatırlatılması üzerine Demirel, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Haberal'ı neden Zonguldak'tan aday gösterdiğini açıkladığını belirtti. Demirel, ''Sayın Kılıçdaroğlu ne yaptığını, neden yaptığını bilir. Kamuoyuna da söylüyor ama tatmin olmuyorsunuz. Tatmin olun canım, parti başkanı söylüyor'' şeklinde konuştu. ''Kılıçdaroğlu ile telefon görüşmeniz oldu mu?'' sorusuna Demirel, ''Evet, telefon görüşmem oldu. Ne görüştüğümü söylemeye mecbur muyum?'' yanıtını verdi. -HAKSIZLIK YAPILIRSA KARŞI ÇIKARIM- Haberal ile ilgili görüşlerinin sorulmasına karşılık da Demirel, Haberal'ı İstanbul'a giderken uçağın merdivenlerine kadar uğurladığını anımsatarak, şunları söyledi: ''Ben bu ülkede kime haksızlık yapılırsa buna karşı çıkarım, benim işim odur. Sayın Haberal'a yapılan büyük haksızlıktır. Sayın Haberal'ın darbe yapması, bir örgüte girmesi vesairesi falan bunlar üzerinde en ufak bir emare olmadığı gibi Sayın Haberal'ı yakından tanıyanlar bilir ki bir çakı taşımaz cebinde, onun elinde neşter vardır. O, neşterle insanlara şifa verir. Sayın Kılıçdaroğlu ile aynı kanaatteyim. Sayın Haberal, Zonguldak'ın onurudur, Türkiye'nin de onurudur. Bizim hepimizin onuru sayıyoruz Sayın Haberal'ı. Bugünler geçer, bu çeşit günler çok gelip geçmiştir ama haksızlıkların izleri kalır. Yarın sorarlar 'bu adamı iki sene orada niye tuttun' diye. Buradaki hadise Sayın Haberal'ın milletvekili yapılması hadisesi değildir. Kendisine Cumhurbaşkanlığı teklif edilmiştir, kabul etmemiştir. Ortada bir haksızlık vardır. Bu haksızlığı, yargının bugünkü siyasallaşmış haliyle şu ana kadar tamir etme imkanı olmamıştır ama burada kalmıyor. Zonguldak halkı üzerine düşeni yapacaktır.'' Süleyman Demirel, ''Bu görüşleriniz diğer Ergenekon sanıkları için de geçerli mi'' sorusuna da ''Davanın içindekileri, davanın dosyalarını bilmem ama gazetecilere yapılan şeyler yanlıştır. Sanıyorum ki daha birçok insan var, onlar da aynı durumda ama teker teker bilemem. Kime haksızlık yapıldıysa hepsine karşıyım. Eğer Türkiye'de bir suç işleyen varsa yakasına yapışılacaktır ama tutukluluk ceza haline gelmemelidir. Bunu Cumhurbaşkanı söylüyor, Başbakan söylüyor, Türkiye'de herkes söylüyor ama bugün Türkiye'de tutukluluk cezadır. Kimsenin bir şey yaptığı yok, benim isyanım buna'' diye konuştu.
