Siyaset, iş dünyası ve sivil toplumun önde gelen isimleri Davos 2025 Zirvesi için İsviçre Alplerine akın etmeye başladı.
20 Ocak'ta başlayacak ve dört gün sürmesi öngörülen Dünya Ekonomik Forumu (WEF) bu yıl "Akıllı Çağ için İşbirliği" temasıyla toplanıyor.
Zirve, pek çok ülkede iktidarların değiştiği "süper seçim yılı" sonrasında düzenleniyor. Yüksek fiyatlar ve kasvetli ekonomik beklentilerle sarsılan seçmenler pek çok ülkede oylarını radikal parti ve adaylardan yana kullandı.
Popülizmin yükselişi, Ukrayna savaşı, Gazze'deki insani dram, iklim değişikliğinin yol açtığı aşırı hava olayları ve yapay zeka devrimi zirveye katılacak delegasyonların tartışacağı konulardan sadece bazıları.
WEF Başkanı Borge Brende, bu yıl düzenlenecek zirve için "Nesillerdir görülen en karmaşık jeopolitik zeminde gerçekleşiyor" diyor.
Türkiye yeniden boykot mu edecek?
130'u aşkın ülkeden 60'ı devlet ve hükümet başkanı 3 bine yakın liderin zirveye katılması bekleniyor.
Türk basınında, Recep Tayyip Erdoğan cumhurbaşkanlığındaki Türk kabinesi ve ekonomi yönetiminin bu yıl da Davos Zirvesi'ni boykot edebileceği yönünde haberler yer aldı. Geçen yıl da Türk hükümeti Gazze'deki savaş nedeniyle zirveyi boykot etmişti. İsrail ile Hamas arasındaki ateşkes kararının bu tutumda değişikliğe yol açıp açmayacağı merak ediliyor.
İsrail Cumhurbaşkanı İsaac Herzog'un yanı sıra Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Çin Başbakan Yardımcısı Ding Şüeşiang, Arjantin Devlet Başkanı Javier Milei ve Güney Afrika Devlet Başkanı Cyril Ramaphosa ise forumu katılacak liderlerden sadece bazıları.
Trump zirveye hangi mesajları verecek?
Donald Trump da ABD başkanı olarak 20 Ocak’ta göreve başladıktan sonra zirveye video bağlantısıyla bağlanarak katılımcılara hitap edecek.
Trump’ın vereceği mesajlar büyük önem taşıyor. Ancak yatırımcılar, şirket yöneticileri ve hükümet temsilcileri yeni ABD başkanının vereceği mesajlar hakkında herhangi bir öngörüde, tahminde bulunmakta zorlanıyor.
Başkanlığı üstlenmeden hem dostlarını hem de düşmanlarını gümrük vergileriyle tehdit etmekten çekinmeyen Trump, Kanada ve Grönland'a yönelik yayılmacı emeller sergilemekten de kaçınmadı.
Trump'ın ticaret savaşlarının nereye doğru evrileceği, bu sürecin dünya ekonomisini nasıl etkileyeceği tam olarak öngörülemiyor.
Potansiyel gümrük vergilerinin Almanya ve Çin gibi ekonomilere daha fazla zarar vermesi bekleniyor.
Uzmanlar, Trump'ın önceki yönetimin uyguladıklarının çok ötesine geçen gümrük vergisi artışlarının fiyatları artıracağı ve ticaret ortaklarının misillemesini tetikleyerek küresel bir şoka neden olabileceği konusunda uyarıyor.
Artan endişeler, Trump'ın zirveye hitaben yapacağı konuşmada vereceği mesajların önemini artırıyor.
Ukrayna Gazze ve Suriye odakta
WEF tarafından Çarşamba günü yayınlanan yıllık risk anketine göre 2025 yılında en büyük risk devletler kaynaklı silahlı çatışmalar. Üçüncü sıradaki jeoekonomik çatışma tehlikesi de giderek parçalanan bir küresel düzeni gözler önüne seriyor.
Suriye, Gazze'deki insani durum ve Ortadoğu'daki çatışmaların tırmanma potansiyeli de bu yılın odak noktaları arasında yer alıyor.
Zirveye İsrail Cumhurbaşkanı Herzog'un yanı sıra Filistin Özerk Yönetimi Başbakanı Muhammed Mustafa ve Suriye'deki geçiş yönetiminin Dışişleri Bakanı Esaad Hasan Şeybani'nin de bulunduğu çok sayıda bölge liderinin Davos'a katılımı bu nedenle özel bir önem taşıyor.
Zirveye katılacak liderler arasında Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenskiy de yer alıyor. Rusya’nın Ukrayna savaşı zirvede masaya yatırılacak konular arasında.
Donald Trump seçim kampanyası sırasında göreve geldiği ilk gün Rusya-Ukrayna ihtilafını çözecek bir barış anlaşmasına varma sözü vermişti. İhtimal dahilinde görünmeyen bu vaat zaten gerçekçi söz olarak değerlendirilmemişti.
Ukrayna'nın Victor Pinchuk Vakfı bu yıl da zirvedeki Ukrayna Evi'nde "Önce Ülkeniz - Bizimle Kazanın" projesi de dahil olmak üzere çeşitli etkinliklere ev sahipliği yapacak. Vakıf bu etkinlikleri duyurduğu açıklamada, "Çünkü Ukrayna düşerse, tehlikeler size hızla ulaşır. Güvenliğiniz zarar görür, ekonominiz, refahınız ve istediğiniz hayatı yaşama fırsatı tehlikeye girer. Oysa Ukrayna'nın ayakta kalması küresel çapta saldırganları caydırır" ifadelerine yer verdi.
Yapay zeka "yetkinlikler devrimini" mi tetikleyecek?
Bu yılki Davos Zirvesi'nin ana teması ise "Akıllı Çağda İşbirliği" başlığını taşıyor.
Yapay zeka ve kuantum bilişim gibi teknolojilerdeki hızlı ilerleme sağlık hizmetleri, eğitim ve tarım dahil olmak üzere birçok sektörde şimdiden umut vaat eden gelişmelere katkı sağlıyor.
Ama bu gelişmeler aynı zamanda milyonlarca işi gereksiz hale getirme, işsizliği artırma riskini de beraberinde getiriyor.
WEF'in bu ayın başında yayımladığı 2025 Mesleklerin Geleceği Raporu dikkat çekici veriler ortaya koyuyor.
Buna göre değişen küresel trendler ve teknolojiler nedeniyle 2030 yılına kadar 170 milyon yeni iş fırsatı ortaya çıkacak ancak aynı zamanda 92 milyon iş gereksiz hale gelecek. Dolaysıyla küresel çaptı, çalışanların becerilerini, yetkinliklerini geliştirmesi büyük önem taşıyacak.
ABD'li teknoloji firması Workday, yapay zekanın meslekler üzerindeki etkisi üzerine yaptığı bir çalışmada, yapay zekanın "yetkinlikler devrimini" tetikleyebileceğine işaret ediyor.
Çünkü çalışmanın sonuçlarına göre yaratıcılık, empati ve etik karar alma süreçleri, işyerlerinde en değerli ve önemli nitelikler haline gelecek.
Workday'in Başkan Yardımcısı bilgisayar bilimci Kathy Pham, Davos Zirvesi'nde dünyanın farklı bölgelerinde bu bağlamda yaşanan gelişmeleri ele alacaklarını, insanların teknolojiyle nasıl etkileşime girdiğini konuşmak için zirvenin önemli bir platform sağladığını söylüyor.
Pham, Davos'ta yapay zekadaki son gelişmelerin işgücünün geleceğinin nasıl dönüştüreceğine ilişkin samimi bir tartışma yürütülmesini istediğini aktarıyor.