10 gün önce bir mekân çalışanları tarafından darp edilen sanatçı Levent Üzümcü davacı olmayacağını belirterek, “Dava açsam ne olacak? Bu ülkede parkta gürültü yapıyor diye balkonundan çocuk vuran adam serbest bırakılıyor. Adalete güvenim hiç kalmadı” dedi.
Ünlü oyuncu Levent Üzümcü, İstanbul Kadıköy’de bulunduğu mekânda yaşanan bir gerginlik sonrası görevliler tarafından arka tarafa götürülmek istenen kişilere engel olduğu sırada, mekân çalışanları tarafından saldırıya uğradı. Üzümcü’nün darp edildiği anların görüntüsü olaydan 10 gün sonra yayımlandı.
"Hedef gösteriliyorum"
İşletmecinin kendisini bu işten 'sıyırabilmek' için saldıranların otopark görevlisi olduğunu söylediğini aktaran Üzümcü, "Bana yapılan büyük bir suç. Ve onlar o suçu işlemesine rağmen hâlâ orada çalıştırılıyorlar" dedi.
Sosyal medyadan etmedik laf bırakmadıklarını söyleyen Üzümcü, "HDP’li PKK’lı demişler bana… Hedef gösteriliyorum. Çocuğun biri sosyal medyadan 'Başkan olamayacaksın' yazmış diye 10.5 ay hapis cezası aldı. Küfür yok, hakaret yok… Bunu tehdit olarak almışlar" diye konuştu.
Birgün'den Levent Üzümcü'nün sorularını yanıtlayan Üzümcü'nün haberi şöyle:
► Görüntüler 10 gün sonra yayımlandı, ne oldu o gün tam olarak?
Hiç alakamın olmadığı bir kavgada bana hakaret ettiler. Oradaki insanlar zarar görmesin diye çünkü 60 yaşın üzerindeydiler ve çalışanlar onları arka tarafa çekmeye çalıştı. Ben de “Hayır bırakmıyorum ana kapıdan çıkacaklar” dediğim anda biri hırsla ve nefretle yanıma yaklaşıp kulak boyumdan bana hakaret etti. Tehdit etti, ben de bunun sonucunda küfür ettim ve orada ortalık patladı. O mekânda İnsanları korumakla mükellef görevliler benim üzerime saldırdılar. Ve bunu ceza görmeyecekleri hatta yaptıklarından takdir görecekleri bilinciyle yaptılar. Bir faşisti tanırsın bakışından hal ve hareketlerinden, gözlerinden hemen tanırsın. Bu çocuklar faşistti.
► Sizi darp edenlere dava açmayı düşünüyor musunuz ?
Türkiye’deki adalete güvencim, inancım kalmadı. Düşünsene bu ülkede parkta gürültü yapıyor diye balkonundan çocuk vuran adam serbest bırakılıyor. Twitter’daki yapılan açıklamayı tehdit olarak algılıyorlar. Hâkim, hâkime kılınmış 30 yaşın altında mesleki tecrübesi hiç olmayan insanlar, insanları rahatlıkla mahkum edebiliyor. Adalete nasıl bir güven olabilir? Bana mekanın adını açıkla diyorlar. Ben mekânın adını açıklamıyorum çünkü biliyorum ki adını açıklayınca insanlar oraya gitmeyeceği için zarar edecekler. Beni darp eden insanlar hâlâ orada çalışıyorlar.
► İş veren ya da başka biri arayıp sizdenözür diledi mi?
Onlara olayın olduğu akşam şikâyetçi olmayacağımı söyledim. Ben şikâyetçi olmadığım için aslında şaşırdılar. Bana saldıran insanlar yani beni darp edenler bana zarar vermenin peşindeydi. Bu insanlar birbirlerini koruyan insanlar. Muhtemelen işletmeciyle akrabadır. İşletmeci kendisini bu işten sıyrılabilmek için, saldıranların otopark görevlisi olduğunu söyledi. Bana yapılan büyük bir suç. Ve onlar o suçu işlemesine rağmen hâlâ orada çalıştırılıyorlar.
► Olay sonrası tehdit eden oldu mu?
Sosyal medyadan birkaç tane yorumda bulunanlar oldu. Para alarak, aldığı maaşın hakkını vermeye çalışan bir takım ödenekli memur bunlar bence... Provoke edici haber gibi. Tıpkı gazete diye ortaya atılan bir takım paçavra var ya onların haberlerinde olduğu gibi… Etmedik laf bırakmadılar. HDP’li PKK’lı demişler bana… Hedef gösteriliyorum. Çocuğun biri sosyal medyadan “Başkan olamayacaksın” yazmış diye 10.5 ay hapis cezası aldı. Küfür yok, hakaret yok… Bunu tehdit olarak almışlar…
► Şikâyetçi olmamak da kötü değil mi? İşlerine devam ediyorlar?
Parkta çocuk vuran adam serbest. Alenen insanlara gazeteler yoluyla iftira atan insanlara sayfa sayfa dava açsan takibi yok. İnsanlar resmen hedef gösteriliyor. Gezicileri sürekli yaftalayarak kendileri gibi düşünmeyen herkesi vatan haini ilan ediyorlar. İstiyorlar ki insanlar kendi adaletini kendi arasınlar. 30 yaşın altında hâkimsin, hiçbir mesleki tecrüben olmadan insanlara cezalar veriyorsun, hiç düşünüyor musun kendi çocuğun da buna maruz kalabilir diye. Biz hepimiz için adalet hepimiz için özgürlük istiyoruz. Hiçbir şekilde bu kadar karanlık yaşamadı bu ülkede. Askeri darbe dönemi de bu kadar karanlık yaşanmamıştı.