Gündem

"Darbeciler Adem Huduti’yi vitrine çıkarmayı planladı, o kabul etmedi"

Hürriyet yazarı Sedat Ergin: Darbe gecesi insanlı keşif uçağı Malatya’dan havalanmamıştır

25 Ağustos 2017 13:04

Hürriyet yazarı Sedat Ergin, 15 Temmuz darbe girişimi sırasında eski 2. Ordu Komutanı olan Orgeneral Adem Huduti'nin cuntacı askerler tarafından, "Yeni komuta kademesinde vitrine çıkarmayı planladıkları" isimlerden biriydi. Ergin, bu önerinin "Orgeneral nezdinde kabul görmediğini" yazdı.

Ergin'in Hürriyet'te "15 Temmuz ve hava savaşları (6): İnsanlı keşif uçağı (İKU) darbenin hizmetinde" başlığıyla (25 Ağustos 2017) yayımlanan yazısı şöyle:

15 Temmuz, uçakların, helikopterlerin gerek saldırı gerek lojistik amaçlarla çok yaygın kullanıldığı bir darbe girişimidir. Bu yönüyle, Türkiye’deki darbeler tarihinde bir emsali yoktur.

F-16 ve F-4 savaş uçakları, nakliye uçakları, tanker uçakları, keşif uçakları, VIP uçakları 15 Temmuz gecesi darbecilerin verdikleri muhtelif görevler çerçevesinde Türk hava sahasında sıkça boy gösterdi.

Uçaklar meselesi açılmışken, bir de İKU, yani insanlı keşif uçağı meselesi var ki, kısaca bu hadiseyi de 15 Temmuz çerçevesinde yaptığımız uçaklar dökümüne son unsur olarak katmamız gerekiyor.

16 Temmuz 2016 günü sabaha karşı F-4 (Fantom) uçaklarının kaldırılmak istendiği Malatya’da, o gece kalkış için hazır tutulan bir de Beechcraft B-350 tipi İKU vardı. Çift pervaneli B-350’ler, PKK ile mücadelede istihbarat amacıyla kullanılıyor ve önemli bir işlev görüyor. Darbeciler ise bu uçağı İkinci Ordu Komutanı Orgeneral Adem Huduti’yi Ankara’ya getirmek amacıyla kullanmak istiyordu.

*

İKU meselesi, İkinci Ordu Komutanlığı darbe davasının iddianamesinde ve ardından Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada sıkça karşımıza çıkıyor. Mahkeme de bu İKU çevresinde asılı duran soruları aydınlatmaya çalışıyor.

İddianameye göre, İKU’nun uçuşa hazırlanması, İkinci Ordu Karargâhı’nda darbe girişimine aktif bir şekilde katılan ekip içinde yer alan Tuğgeneral Serdar Sevgili, Tuğgeneral Zeki Karataş ile kurmay albaylar Erkan Varol ve Bahadır Erdemlidörtlüsünün yürüttükleri girişimler çerçevesinde ortaya çıkıyor.

Sonradan ByLock kullanıcısı olduğu ortaya çıkan Albay Erdemli, iddianameye göre, saat 22.00 sularında Malatya’daki Kara Havacılık Alay Komutanlığı görevini o sabah devreden Mustafa Özkan’ı arayarak bir İKU talebinde bulunmuştur. Kara Havacılık Alayı’nda küçük uçakların inebileceği kısa bir pist bulunmakta, İKU’lar buradan kalkmaktadır.

İddianameye göre, o sabah görevi Özkan’dan devralmış olan Albay Hakan Keleş, neden İKU istendiği sorusuna bir yanıt alamamıştır.

Darbeciler, İKU’nun hazırlanması yolundaki ısrarlarını karargâhın İcra Subayı Binbaşı Eyüp Kök’ü Kara Havacılık Alayı’na yollayarak sürdürürler. Ardından 16 Temmuz’a girildikten hemen sonra 00.15 sularında İkinci Ordu Karargâhı’ndan Kara Havacılık Alayı’na gönderilen bir mesajla, sabah alayın komutanlığını devreden Albay Özkan’ın görevi yeniden devraldığı bildirilir. Bu bildirimi Tuğgeneral Sevgili yapıyor. Bundan Hakan Keleş’in uçağın hazırlanması konusunda olumsuz tutum takınmasının darbecileri bu yönde bir arayışa ittiği anlaşılıyor.

Daha ilginci, saat 00.30’da İKU’nun Ankara’ya hareket edeceğini bildiren yeni bir emrin gönderilmesidir. Yine Tuğgeneral Sevgili’nin imzasını taşıyan bu mesaj formunda yolcular hanesinin karşısına “İsimleri müteakiben bildirilecek kişiler” yazılmıştır.

*

Uçak hazırlanırken darbeciler saat 24.00’te İkinci Ordu Komutanı Orgeneral Huduti’nin odasına girerek, kendisine “işin başına geçmesi” önerisinde bulunurlar. Orgeneral Huduti, savcılık ifadesinde bu öneriyi “Albay Bahadır Erdemli, bana odadaki konuşmalar sırasında bu işten dönmeyeceklerini, ölümü göze aldıklarını, başarıya ulaşabilmek için kendilerinin başına benim geçmemi ve tüm idareyi elime almamı istedi” diye anlatıyor.

Geçmişteki ihtilallerde alt rütbeli subayların kalkışma sonrasında olay ile ilgisi olmayan herhangi bir orgenerali ikna etmek suretiyle kendilerinin başına geçirdiklerini anlatan ve 27 Mayıs darbesinden Cemal Gürsel örneğini veren Huduti, “Kendilerine her seferinde yaptıklarının yanlış olduğunu, emir-komuta zincirinin dışına çıkmamalarını, derhal silahlarını bırakmalarını söyledim” diye anlatıyor.

*

Uçak konusu mahkeme aşamasında geniş bir şekilde tartışılmış, Tuğgeneral Sevgili, 15 Mart 2017 tarihli duruşmada Huduti’yi Ankara’ya götürmeyi kendisinin önerdiğini kabul etmiştir. Savunma avukatı Oktay Huduti, orgenerali Ankara’ya götürmek istemelerindeki amaçlarının ne olduğunu sorduğunda, “Yani orası güvenilir olabilir diye, burada tehlikeler söz konusu diye... Belki Ankara’ya gidebilirsiniz şeklinde söyledim” diye konuşuyor Sevgili.

İkinci Ordu Komutanı’nın emir subayı Binbaşı Sedat Kaya ise 10 Mart 2017 tarihli duruşmada “Bir ara, Erdemli’nin İKU uçağı, Ankara gibi sözcükler kullandığını duydum ve komutanın Ankara’ya kaçırılabileceğini düşünerek ‘Komutanımız sizi Ankara’ya kaçırmayı düşünüyorlar, emrederseniz emniyetli bir yere gidelim’ teklifinde bulundum. Komutan, ‘Hiçbir yere gitmiyorum’ dedi” diye konuşuyor.

Huduti ise 9 Mart 2017 tarihli duruşmada “Darbecilerin ana faaliyetlerini incelediğiniz zaman baştan sona kadar beni Ankara’ya götürme gayreti içerisinde uçak hazırlığı ile yoğun mesai harcadıkları görülmektedir” diyor.

İkinci Ordu’daki İKU dosyası, 15 Temmuz kalkışmasının -en azından başlangıç aşamasında- darbecilerin Adem Huduti’yi yeni komuta kademesinde vitrine çıkarmayı planladıklarını, ancak bu önerinin orgeneral nezdinde kabul görmediğini gösteriyor.

Sonuçta, insanlı keşif uçağı Malatya’dan havalanmamıştır darbe gecesi.