"Katar Emiri'ni zikretmem gerekir. Sürekli aradı."
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra yaptığı açıklamalarda, Katar'ın tavrını bu ve benzeri sözlerle övmüştü.
Erdoğan sık sık uluslararası kamuoyunun darbe girişimine yönelik tavrını eleştirirken bazı ülkelerinse kendilerine 15 Temmuz gecesinden başlayarak verdiği destekten memnun olduğunu vurguluyor.
Katar, Erdoğan'ın bahsettiği bu ülkelerin en önemlilerinden biri.
Türkiye ve Katar yönetimleri son yıllarda ilişkilerini geliştiriyor.
15 Temmuz darbe girişimi ardından bu ilişki daha da derinleşiyor gibi görünüyor.
Fransız Haber Ajansı AFP'ye konuşan, ABD'deki Rice Üniversitesi'nden Kristian Coates Ulrischsen, "Bu (Katar'ın hükümete destek açıklaması), Türkiye'deki durumun hâlâ son derece belirsiz olduğu bir zamanda sergilenen önemli bir siyasi destek gösterisiydi. Ve bu, hem darbe girişimi sırasında hem de sonraki haftalarda Batı başkentlerinden gelen soğuk açıklamalarla keskin bir şekilde çelişiyordu" diyor.
Türkiye'nin Katar Büyükelçisi Ahmet Demirok, darbe girişiminin bastırılmasından kısa bir süre sonra düzenlediği bir basın toplantısında Katar'a teşekkür etti.
Başkent Doha'daki Türk yetkililer, bu ayın başında ise büyük bir otelde iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilere odaklanan bir resepsiyon verdi.
AFP'ye konuşan Demirok, "Katar'la çok güçlü bir ilişkimiz var. Tarihimizde Katar'la sorun bulunmuyor. Kültürel ve siyasi yakınlıklar var. İki ülke halkı birbirine çok yakın ve liderlerimiz arasındaki ilişkiler mükemmel" diyor.
24 Ağustos'ta ise Doha ve Ankara arasında ikili anlaşmalar imzalandı.
Bundan bir gün önce Tekfen Holding'e ait bir şirket, Katar'ın kuzeyinde, 2 milyar dolarlık 10 şeritli bir otoyol inşaatı projesinin ön protokolünü imzaladı.
26 Ağustos'ta ise Digiturk'ün Katar sermayeli beIN Media Group'a satışının tamamlandığını açıklandı.
Türkiye'nin verilerine göre iki ülke arasındaki ticaret hacmi 2013'te 769 milyon dolarken 2015'in sonunda 1.26 milyar dolara ulaştı.
Doha ve Katar arasında ekonomik olduğu kadar siyaset ve güvenlik alanında da yakınlaşma yaşanıyor.
Katar da Türkiye de; Libya'da isyancıları, Mısır'da Müslüman Kardeşler'i ve Suriye'de Esad yönetimi karşıtı grupları destekledi.
Son yıllarda iki ülke arasında imzalanan güvenlik anlaşmasının sonucu olarak Türkiye Katar'da bir askeri üs kurdu.
AFP'ye konuşan, İngiltere'deki Durham Üniversitesi'nden Christopher Davidson, "Katar-Türkiye ekseninin önemli bir ortak zemine sahip olduğunu düşünüyorum" diyor ve şöyle devam ediyor:
"İkisi de, gündemlerini zorlamak için içeride ve dışarıda siyasi İslam'ı büyüttü. İkisi de rakip güçlere karşı gelmek için birbirini faydalı birer müttefik olarak görüyor."
Davidson, askeri üssün sembolik olduğunu ancak Ankara'nın bu üsle birlikte Washington, Riyad ve Tahran'a açık bir sinyal gönderdiği kanısında. Davidson'a göre bu üsle Ankara, gelecekte ihtiyaç duyulması durumunda ABD'nin rolünü almaya hazır olacak şekilde konumlanıyor.
Davidson iki ülke arasında yaşanabilecek olası siyasi gerilimlerle ilgili konuşurken ise Türkiye'nin Suriye politikasını izlemek gerektiğini söylüyor.
Ancak Rice Üniversitesi'nden Ulrichsen, ülkenin önümüzdeki dönemde kendi iç gündemlerine yoğunlaşacağı kanısında.
Büyükelçi Demirok ise Doha ve Ankara arasındaki ittifakın çok kuvvetli olduğunu belirtiyor ve "Biz çok iyi takım arkadaşıyız" diyor.