Yorumcu, dansçı, söz yazarı, besteci, tiyatro oyuncusu ve sanat yönetmeni kimliğiyle tanınan Faruk K, piyasada istediği yere bir türlü gelemediğini söyledi.
Faruk K, önceki gün Bakırköy'deki Airport Alışveriş Merkezi'nde düzenlenen imza gününde hayranlarına imza dağıttı.
Bir ay önce piyasaya çıkardığı 'Kalbimin Sesi' adlı beşinci solo albümünün çıkış şarkısı olan, 'Havasızım' ile hayranlarını coşturan Faruk K, sahneye davet ettiği hayranlarına eğitmenlik yaparak bir dans şov da sergiledi. İmza gününde basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Faruk K, çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Özel hayatlar bile promosyon oldu
Piyasaya bakıyorum, lastik top gibi şişirilmiş popçular, lastik top gibi şişirilmiş şarkılar var. Özeleştiride bulunuyorum; biz yaptık bunu böyle. Çünkü şöhret hastalığına yakalandığınız vakit ki, kendimi onlardan yüzde 30 daha az hastalanmış görüyorum. Şöhretten vazgeçemiyorlar. İnsanlar özel hayatlarıyla ön planda olmayı kurgulayıp, promosyon yapıp çok başarılı oluyorlar. Yakaladıkları şan şöhretten vazgeçmeleri çok zor. En yakın arkadaşlarımdan biri intihar etti, diğeri evlendi, yurtdışına yerleşti. Ben bu tarz psikolojik sorunlar yaşamadım çünkü sadece şarkı söyleyerek hayatımı kazanmadım.
Bir kişi bile 'Yaşlandım' diyerek jübile yapmadı
Şöhret hastalığına yakalananlar arasında futbolcular dışında -ki onlar da reklam yıldızı oldu- bir kişi çıkıp da jübile ile podyumu bırakmadı. Yaşlandın, hayda şimdi de stüdyoya girip şarkı söyle, klip yap, on sene de oradan ekmek götürürüm derdine düş. Ben sanatın bu kadar ucuz olmasını istemiyorum.
Kirli ve adiysen star olursun Türkiye'de
Çok sığız. Ancak spekülasyonlara açık, rahat, kirli, çürük ve adi olduğun zaman star oluyorsun Türkiye'de. Demet Akalın, Bengü, Hande Yener star mı? Bunlar star ise, ben de starım. Benim de dört tane hit olmuş şarkım var. Bunun starlıkla ne alakası var! Starlık başka bir duruş, bakış açısı, çok farklı bir birikim. Gerçek starlar Ajda Pekkan, Sezen Aksu, Kayahan, Nilüfer, Tarkan'dır. Star, devamlı parlayandır. Diğerleri ise dönem dönem parlayabilmek için birbirlerine laf atan insanlar. Yıldızı söndüğü vakit kendini ihbar edip bastıran, adını olaylara karıştırtan tanıdıklarım var. Sivrisinek seslerinden sıkıldım yani. Sağlıklı bir star yok. Herkes nevrotik bozukluğa sahip. Bunların arasında ben de varım tabii ki.
Dans dden kadına da erkeğe de kötü bakılıyor
Bu piyasada bana da bedeller ödetmeye çalıştılar ama ben ödemedim. Bana çok büyük desteği olan bir arkadaşım bile gün geldi, yanımdaki dansçılardan birini striptizci olarak bekarlığa veda partisine çağırdı. Bu kadar ucuz bakılıyor dans eden kadına. Dans eden erkeğe nasıl bakıldığını düşünün artık... Sektörün bu durumunu kabul etmedim, etmeyeceğim de... Bir de, parlasın, popüler olsun diye yazdığım şarkı sözünü kendisine hediye ettiğim insanlar var; şimdi burunları havada, yüzümüze bakmıyorlar. Demet Akalın'a 'Senin Anan Güzel mi?', Pınar Aylin'e 'Adam Olaydın da Beni Alaydın', 'Çöl Fırtınası' ve başkalarına da 'Çıtır Kızlar', 'Yaşanacaksa Yaşanacak' gibi çok sayıda şarkı verdim. Kliplerinin yönetmenliklerini de yaptım. Ama şu camiada dost olarak bir tek Zeynep Dizdar'ı bilirim. Gerisini at çöpe gitsin!
Ajda'nın yerini alacak tek isim Zeynep Dizdar olacak
Sahne performansında üzerime kimseyi tanımıyorum. En kralı çıksın karşıma, yarışırız. Hodri meydan! Piyasadakilerin çoğu odun gibi. Tarkan çok güzel dans ediyor ama hep aynı figürler. Serdar Ortaç'ın müthiş bir şovu var. Biraz daha adapte olmuş durumda. Hande Yener saçmaladı. Aynı hareketlere takıldı kaldı. Demet Akalın'ın yerinde olsam dans dersleri alırım, sahne performansıma yoğunlaşırım, büyük bir star olurum. Buradan söylüyorum, beş kuruş para almam, isterlerse onları çalıştırayım. Ama kötü bir hocayımdır, bağırıp çağırırım. Gururlarına yediriyorlarsa gelsinler. O konuda Zeynep Dizdar'ı tek geçerim. Yakında da herkes görecek onun ne kadar iyi olduğunu. Türkiye'nin gerçek starı, Ajda Pekkan'dan sonra kesinlikle Zeynep Dizdar olacak. Gökhan Tepe de müthiş bir ses. Bence Tarkan'dan çok daha iyi söylüyor ama bir insan hiç mi vücudunu kullanmayı bilmez...
Şarkılarımı sivrisinek gibi seslere verdim, pişmanım
İnsanlar bana "Üç liram var olur mu?" dediklerinde ben hep kabul ettim. İşlerime belli bir kaşe koymamıştım ama bu çok yanlışmış. Artık belirlediğim bir kaşem var, KDV ve stopaj dahil 10 bin dolar. İsteyen, beğenen alsın; beğenmeyenin canı sağ olsun. Şarkılarımı sivrisinek seslere verdiğim için çok pişmanım. Verirsin, çok güzel okur ama şarkı tutmaz olabilir; dersin ki "Ne güzel okumuştu hakkını vere vere..." Hem şarkıyı okuyamıyor hem de üç-beş kuruş kazanınca suratımıza bakmıyor. İki milim sesleri var gelip dört oktavlık şarkı alıyorlar, neye yarıyor? Bizim camiada bana dokunmayan yılan bin yaşasın durumu mevcut. O yüzden herkes mutsuz. Allah'tan benim çevremde tiyatrodan, operadan, konservatuvardan arkadaşlarım var. Bu da beni sağlıklı tutuyo.'