Gündem

Cumhuriyet yazarı Tan: “Oy moy yok!” gidiş biletini kesebilecek, “Her şey güzel olacak”tan da etkili bir slogan

28 Haziran 2020 12:03

Cumhuriyet gazetesi yazarı Ahmet Tan, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın YouTube canlı yayında gençlerin "Oy moy yok!" yorumunu yapması ve 350 bin 'dislike' tuşuna basılmasını bugünkü köşesinde değerlendirdi. Tan, “Oy moy yok!' gidiş biletini kesebilecek, 'Her şey güzel olacak'tan da etkili bir slogan." görüşünü savundu. 

Tan, "YouTube canlı yayınında seslenirken, gençler yağmur gibi 'sana oy moy yok!' mesajı yağdırdılar. Danışmanlar da dijital sansüre başvurup Reyiz’i tacizden kurtarmışlar." düşüncesini dile getirdi. 

Tan, "Yahudi züğürtleyince, eski defterleri karıştırırmış? Reyiz sayesinde, yazıdan-haberden yana züğürtlemek mümkün değil. Yıllar önce, bir vesile ile 'siyasi savaş taktiği' olarak bu sütunlarda ölümsüz bir Şark efsanesinden söz etmişiz. 18 yaşına basan YKS’li gençlere kulak asan olmadı. İktidar karşısında karınca gibiler! İktidar, avukatlara bile kulak asmadığına göre “fil ve karınca” efsanesini aktarmanın vaktidir." ifadesini kullandı. 

Tan 11 Şubat 1991'de kaleme aldığı yazısına yeniden yer verdi: 

“Eğer zamanı, yeri ve süreyi doğru belirlerse karınca file bile kök söktürür!

Karınca, ‘Ben seni yenerim, yenemezsem bile perişan ederim!’ diye file meydan okuyormuş.

Fil de ‘Sus, seni alırım şimdi ayağımın altına!’ diye hiddetten köpürüyormuş.

Karınca ise fil ile alay etmeyi sürdürüyor ve bir yandan da çöle doğru ilerliyormuş. Fil de peşinden.

Tepede kızgın güneş, nihayet çöle varmışlar.

Karınca, çileden çıkaracak sözlerini sürdürdükçe fil de hamle üstüne hamle yapıyormuş.

Karınca ise anında kumlara karışıp kayboluyor, filin hamlesini boşa çıkarıyormuş.

Sonunda hamle sırası karıncaya gelmiş. Filin ayağına oradan da boynuna tırmanarak kulağının içine girivermiş ve içeride dört dönmeye başlamış.

Fil kıpırtıdan, vızıltıdan, kaşıntıdan kendini kan ter içinde yerlere atıyor, yerde çaresiz debelenip duruyormuş.

Efsaneyi o dönemin ismi lazım olmayan bir bakanı anlatmış.

Alınması gereken dersi de eklemeden edememiş:

Karınca, fili yenemezse bile perişan edebilir. Yeter ki, zamanı, yeri ve süreyi kendisi belirlersin.”

Yazının devamı için tıklayın