Cumhuriyet gazetesi yazarı Barış Terkoğlu, organize suç örgütü lideri Sedat Peker'in yayınladığı 7. videoda, Kıbrıslı gazeteci Kutlu Adalı cinayetinde Mehmet Ağar-Korkut Eken ekibinin parmağının olduğunu söylediğine işaret ederek, "Adalı Cinayeti, Uzi marka bir silahla işlenmişti. Susurluk çetesiyle gündeme gelen Uzi’yi, Türkiye’de sadece Özel Harekât Dairesi kullanıyordu. Susurluk kazası sonrası devlet içindeki çetelere yapılan operasyonlarda, İsrail’in hibe ettiği ve birçok suikastta adı geçen Uzi marka silahların, Emniyet Genel Müdürlüğü envanterinden kaybolduğu anlaşılmıştı. Kumarhaneci Ömer Lütfü Topal ve Kutlu Adalı cinayetleri arasında sadece 21 gün vardı. Ve Topal cinayetindeki Uzi şarjöründe Abdullah Çatlı’nın parmak izi olduğu ortaya çıkmıştı. Dün Peker’in konuşmasının devamındaki satırlar tam da bu ağı açıklıyordu" diye yazdı.
Sedat Peker'in arkasında "İran" yazılı bir tahtada, başka uyuşturucu hatlarını anlatacağı mesajını verdiğine dikkat çeken Terkoğlu, "Yazıyı yazarken Kıbrıs gazetelerine baktım. KKTC’de her görüşten politikacılar neredeyse ağız birliği etmişçesine “harekete geçme” çağrısı yapmaya başlamıştı.
Derken…
Sanki Sedat Peker’e cevap verir gibi, Türk medyasına bir son dakika haberi düştü. Aslında karar 5 Nisan’da alınmıştı. Ama duyulması bugüne kısmet oldu. İstinaf mahkemesi; Mehmet Ağar ve Korkut Eken’in de aralarında bulunduğu isimlerin yargılandığı, “90’lı yılların faili meçhulleri davası”nda beraat kararlarını bozmuştu. Dubai’den konuşan Peker ile Ankara’dan karar veren mahkeme, Ağar ve Eken konusunda, aynı saatlerde tuhaf bir kesişme yaşadı. Belli ki rüzgâr aynı yerden olmasa da aynı yöne doğru esiyordu! Yetmedi, ardından Peker’in tanık gösterdiği kardeşinin gözaltına alındığı haberi geldi." ifadelerini kullandı.
Yazının tamamı için tıklayın...