Cumhurbaşkanına hakaret suçlamasıyla yargılanan Metin Akpınar ve Müjdat Gezen hakkında verilen beraat kararına AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın avukatı itiraz etti.
Cumhurbaşkanına hakaret suçlamasıyla yargılanan Metin Akpınar ve Müjdat Gezen hakkında verilen beraat kararının gerekçesi tamamlandı.
Anadolu 8. Asliye Ceza Mahkemesi’nin gerekçeli kararında, Gezen’in katıldığı televizyon programında söylediği "Ya herkesi azarlıyor, herkese parmak sallıyor, herkese ‘haddini bil’ diyor. Bak Recep Tayyip Erdoğan, sen bizim vatanseverliğimizi sınayamazsın, haddini bil" şeklindeki sözlerinin kimsenin onur, şeref ve saygınlığını zedeleyebilecek nitelikte olmadığı belirtildi.
Sarf edilen sözler incelendiğinde Cumhurbaşkanı’na yönelik somut bir fiil isnadı olmadığını aktaran mahkeme, sövmek fiilinin ise sanığın sözlerinde bulunmadığını, suçun maddi unsurunun oluşmadığını aktardı.
Metin Akpınar’ın ise programda söylediği "Bu programdan kurtulmamızın tek yolu demokrasi diye düşünüyorum. Oraya ulaşabilirsek kavga dövüş olmaz. Biz bu işin içinden çıkarız. Ulaşamazsak, her faşizmin karşılığı gibi belki lideri ayağından asarlar, belki mahzende zehirlenerek ölür, belki adı geçen başka liderlerin yaşadığı sonları yaşayabilir. Ama bize yazık olur. Biz harap oluruz" şeklindeki sözlerinde de kimsenin onur, şeref ve saygınlığını zedeleyebilecek nitelikte olmadığı vurgulandı.
Mahkeme, Akpınar’ın sözlerinde Cumhurbaşkanı’nın isminin doğrudan geçmediğini ancak lider sözcüğünden Cumhurbaşkanı’nı kastettiğinin kabul edilmesi halinde dahi faşizm sözcüğünün ağır bir eleştiri olduğunu ve hakaret suçuna sübut vermediğini kaydetti.
Erdoğan'ın avukatları itiraz etti
Hukuki gerekçelerin sıralandığı beraat kararına ise Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avukatları itiraz etti. İtiraz dilekçesinde iki ismin, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a karşı husumet besledikleri iddia edildi. Dilekçede Gezen ve Akpınar’ın iddianame doğrultusunda cezalandırılması istendi. Gezen ve Akpınar’ın avukatı Celal Ülgen ise istinaf dilekçesine karşı cevap dilekçesi yazdı. Yerel mahkemenin verdiği kararın hukuka uygun olduğunun belirtildiği dilekçede, ifade özgürlüğünün incitici, endişe verici fikirler için de geçerli olduğu vurgulandı.