Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, ekonomiye ilişkin mesajlar vererek, "Temmuz'da bir adım daha atıyoruz, en düşük memur maaşının, en düşük kamu işçisi maaşından aşağı kalmayacak şekilde düzenleyeceğiz. Kamu işçisinde olduğu gibi en düşük maaşı yine 15 bin liraya çıkartarak üzerine de enflasyon ve refah payı olarak benzer bir artış yapacağız. Böylece en düşük memur maaşı 22 bin lirayı bulacak" dedi. Erdoğan, "Memur maaşlarındaki bu artışlar emeklilere de yansıyacak. Bakanımıza temmuzda bu çalışmanın tamamlanması için gereken talimatı verdim" ifadesini kullandı.
Erdoğan, bugün Hacı Bayram Veli Üniversitesi Kongre ve Kültür Merkezi'nde HAK-İŞ Genel Kurulu'nda konuştu. Erdoğan, ''Yaklaşık 47 yıldır azimle sürdürdüğü emek, demokrasi, özgürlük, adalet mücadelesi için HAK-İŞ'e teşekkür ediyorum" dedi.
Erdoğan'ın açıklamaları şöyle:
"Son 21 yılda Türkiye milli gelirini 236 milyar dolarda 1 trilyon dolar sınırına getirdiyse satın alma gücüne göre dünyanın en büyük 11. ekonomisi olduysa bunun gizli kahramanları işçi ve emekçi kardeşlerimdir. Mazisini inkâr edenlerden olmadık.
''Göreve geldiğimizde asgari ücret 184 liraydı, 8 bin 500 lira oldu''
1 Mayıs'ı önce Emek ve Dayanışma Günü ardından resmi tatil ilan ettik. Bunu biz yaptık. Ayrıca örgütlenme sendikal haklar noktasında da çok önemli adımlar attık. Göreve geldiğimizde asgari ücret 184 liraydı dolar olarak 124 dolara tekabül ediyordu. Bugün asgari ücret 8 bin 500 lira oldu yaklaşık 440 dolar.
2002'de benzinin litre fiyatı 1,5 liraydı asgari ücretle 110 litre benzin alınabiliyordu. Bugün asgari ücretle 410 litre benzin alınabiliyor. Aradan geçen yıllarda petrolün varil fiyatı 25 dolardan 77 dolara çıkmasına rağmen bugün asgari ücretle 410 litre benzin alınabiliyor.
''Çalışanlarımızı enflasyona ezdirmedik''
Çalışanlarımızı enflasyona ezdirmeyeceğiz demiştik, son 21 yılda bu sözümüze hep sağdık kaldık. Şartlar ne olursa olsun çalışanlarımızı enflasyona ezdirmedik. Kovid-19 döneminde muhalefetin tüm baskılarına rağmen ekonomideki ülkemize kontak kapattırmak isteyenlere fırsat vermedik. Düşük faiz politikamızla üretimi ve yatırımı teşvik ettik. Dünya yüksek faiz peşinde koşarken biz faizi düşürmenin gayreti içerisinde olduk.
"Depremin ülkemiz ekonomisine maliyeti, 100 milyar doları aşmaktadır"
Biz dünyada çarkların durduğu tedarik zincirlerinin kırıldığı o kritik günlerde muhalefetin baskısına boyun eğseydik şimdi çok kötü bir yerde olurduk. Bugün geriye doğru baktığımızda ne kadar isabetli, bir karar aldığımızı daha iyi anlıyoruz. Özellikle Amerika’da son günlerde ardı ardına yaşanan banka iflasları, yüksek faiz politikasının risklerini ortaya koyuyor. Amerika’nın hali ortada. Hamdolsun biz böyle bir tabloyla karşılaşmadık Bunu da muhalefetin baskılarına, mandacı ekonomistlerin tavsiye görünümlü sinsi yönlendirmelerine rağmen başardık. Rusya-Ukrayna savasındaki dengeli tavrımızla Türkiye’yi sonu felaketle bitecek bir girdabın içine girmekten korudur. Ülkemizin kendi çıkarlarını ve insan hayatını önceleyen politikalarından 85 milyonla birlikte içi ve emekçi kardeşlerimiz de istifade etmiştir. Hükümetimiz asrın felaketi olarak nitelenen 6 Şubat depremlerinden sonra da vatandaşın hakkını hukukunu koruyaymış dürdürmüştür. Hesaplamalara göre depremin ülkemiz ekonomisine maliyeti, 100 milyar doları aşmaktadır. Normalde ne kadar gelişmiş olursa olsun. Normalde hiçbir ülke ne kadar gelişmiş olursa olsun böylesi bir felaketin altından kalkamaz. Ama biz depremin 90. Gününde enkazları tamamen kaldırdık 837 bin çadır, 100 bin konteynerin kurulumunu yaptık.
''En düşük memur maaşı 22 bin lira olacak''
En düşük emekli maaşını 7 bin 500 liraya bayram ikramiyelerini de 2 bin liraya yükselttik. Bu rakamın üzerinde ücret alan emeklilerimizin durumunu da iyileştirecek bir çalışma yapıyoruz. Yeni Meclis'in açılmasıyla 7 bin 500 liranın üzerinde emekli maaşı alan vatandaşlarımızı da inşallah sevindireceğiz. Ayrıca Karadeniz gazımı ülkemize getirerek bu ay ücretsiz, bir yıl da 25 metreküpü ücretsiz olmak üzere insanımıza müjdeyi verdik.
Kamu çalışanlarının maaşına zam
Kardeşlerim, çalışanlarımıza verdiğimiz en son müjde önceki gün imzalanan kamu toplu iş sözleşmeleridir. Yapılan protokolle yaklaşık 700 bin kardeşimizin hem en düşük ücretini yükselttik, hem de üzerine refah payı dahil yüzde 45 artış yaptık. Böylece en düşük kamu işçisi ücretini yaklaşık 12 bin liradan yaklaşık 21 bin liranın üzerine çıkardık. Önümüzde memurların maaş düzenlemesi var. Önümüzdeki memurlarımızın maaş düzenlemesi var. Yasaya göre memurların maaş artış oranları ocak ve temmuz ayında belirleniyor. biliyorsunuz memura verilen maaş zamlarında enflasyon farkına ilave olarak refah payı artışını biz getirdik. Daha önce böyle bir uygulama yoktu. 2002'de 392 lira olan en düşük memur maaşını reel olarak yüzde 136 artışla yaklaşık 12 bin liraya çıkarmıştık. Şimdi Temmuz ayında bir adım daha atıyoruz, en düşük memur maaşının, en düşük kamu işçisi maaşından aşağı kalmayacak şekilde düzenleyeceğiz. Kamu işçisinde olduğu gibi en düşük maaşı yine 15 bin liraya çıkararak üzerine de enflasyon ve refah payı olarak benzer bir artış yapacağız. Böylece en düşük memur maaşı 22 bin lirayı bulacak. Memur maaşlarındaki bu artışlar emeklilere de yansıyacak. Bakanımıza temmuz ayında bu çalışmanın tamamlanması için gereken talimatı verdim.''
