Gündem

Çözüm süreci devlet politikası oldu, bundan sonra hangi adımlar atılacak?

Çözüm sürecinin artık ‘devlet politikası’ haline geldiği belirtilen kararda, ‘Nihai çözümün sağlanması için gerek duyulan yeni yöntemlerin devreye sokulacağı’ vurgulandı

02 Ekim 2014 10:33

“Terörün Sona Erdirilmesi ve Toplumsal Bütünleşmenin Güçlendirilmesine Dair Kanun”un uygulama ilkelerini düzenleyen Bakanlar Kurulu kararı Resmi Gazete’de yayımlandı. Kararda çözüm sürecinin artık ‘devlet politikası’ haline geldiği belirtildi. Oluşturulacak eylem planıyla önümüzdeki aylarda, Mahmur’daki örgüt üyelerinin soruşturulmaması, silah bırakan PKK’lıların siyasete girişleri ve hasta mahkûmların bırakılmasıyla ilgili yöntemler belirlenecek.

Hükümet, çözüm sürecini güvenceye alan yasal düzenlemeye dayanarak dün yayınladığı kararla İmralı Cezaevi’nde bulunan Abdullah Öcalan’ın ‘siyasi müzakere’ olarak ifade ettiği yeni aşamaya geçiş adımını attı.

Süreçte hukuki-cezai dokunulmazlık sağlanan kurul ve komisyon üyeleri belirlenirken, tüm devlet kurumlarına da ‘tevdi edilen görevleri ivedilikle yerine getirme’ yükümlülüğü getirildi.

Bülent Sarıoğlu’nun Hürriyet’teki haberine göre, Temmuz ayında çıkarılan ‘Terörün Sona Erdirilmesi ve Toplumsal Bütünleşmenin Güçlendirilmesine Dair Kanun’un uygulama ilkelerini düzenleyen Bakanlar Kurulu kararı, dün Resmi Gazete’de yayımlandı. Çözüm sürecinin artık ‘devlet politikası’ haline geldiği belirtilen kararda, ‘Nihai çözümün sağlanması için gerek duyulan yeni yöntemlerin devreye sokulacağı’ vurgulandı.

 

Siyasi ve diğer aktörler

 

Bu karar çerçevesinde oluşturulacak eylem planıyla gelecek aylarda, Mahmur’daki örgüt üyelerinin soruşturulmaması, silah bırakan PKK’lıların siyasete girişleri, topluma uyumlarının sağlanması ve cezaevindeki hasta mahkûmların bırakılmasıyla ilgili yöntemler belirlenecek. Kararda, yetkililerin görüşeceği taraflar olarak ‘siyasi aktörler’ ve ‘sorunun parçası aktörler’ ifade edildi. Öcalan’ın hangi tanıma girdiğiyle ilgili işaret verilmedi. Ancak kararın, siyasilerin ve bürokratların Öcalan ile görüşüp uygulanacak projelere de güvence getirdiği öne sürülüyor.

 

Yerel yönetimlerle işbirliği

 

Yerel yönetimlerle işbirliği olanağı tanınarak, hükümetin süreçte bölgedeki belediyelerle (Demokratik Bölgeler Partisi) projeler geliştirmesine kapı aralandı. Yetkili bakan ve bürokratların çalışma alanı olarak “Hukuki düzenlemeler ve insan hakları. Sosyal programlar. Ekonomik tedbirler. Kültürel programlar. Toplumsal destek ve sivil toplum çalışmaları. Güvenlik ve silahsızlandırma. Eve dönüşler ile sosyal yaşama katılım ve uyum. Psikolojik destek ve rehabilitasyon. Kamuoyu bilgilendirme ve kamu diplomasisi” başlıkları belirlendi.

 

İşte 12 kişilik Çözüm Süreci Kurulu

 

Uygulama kararına göre Başbakan Ahmet Davutoğlu başkanlığındaki Çözüm Süreci Kurulu; Başbakan Yardımcıları Yalçın Akdoğan, Numan Kurtulmuş, Bülent Arınç, Ali Babacan, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, İçişleri Bakanı Efkan Ala, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, MİT Müsteşarı Hakan Fidan, Kamu Güvenliği Müsteşarı Muhammed Dervişoğlu ve Başbakanlık Müsteşarı’ndan oluşuyor.

Çözüm Koordinasyon Komisyonları da, bu bakanlıklarda en az müsteşar yardımcısı başkanlığında görevli bürokratlardan kurulacak. Komisyonlarca hazırlanan eylem planları ve raporları birleştirilerek Kamu Güvenliği Müsteşarlığı’nda toplanacak. Müsteşarlığın derlediği plan ve raporlar Kurul’un onayına sunulacak. Kararda, “Tüm kamu kurum ve kuruluşları, sorumlu kurum tarafından kendilerinden istenen bilgi ve belgeleri ilgili mevzuat çerçevesinde vermek, tevdi edilen görevleri ivedilikle yerine getirmek ve gerekli olabilecek tüm desteği sağlamakla yükümlüdür” hükmü getirildi. Kuruldaki bakan ve bürokratlar ile komisyonlardaki görevliler, bu çalışmalarıyla ilgili hiçbir hukuki, idari veya cezai sorumluluk taşımayacaklar.