Gündem

Çözüm Kültür Derneği Başkanı Düztaş: Çocuk suçlarında artış oranı yüzde 370 civarında

25 Temmuz 2023 11:52

Çözüm Kültür Derneği Başkanı Avukat Bülent Seçkin Düztaş, "Çocuklar sosyal medyadan, televizyon programlarında gördükleri bazı şiddet olaylarını kendilerinin de yapabileceğini, yaptıkları takdir takdirde cezasız kalabileceğini düşündüklerinden maalesef bu suç oranını çok arttırıyor. Çocuklar arasındaki en fazla işlenen suçun özellikle yaralama olduğu görülmekte. Yüzdelik olarak bakıldığında çocuklar arasındaki bu suç artışının yüzde 371 gibi muazzam yüksek bir rakama çıktığı görülüyor" dedi.

Çocukların suça sürüklenme oranlarında her geçen gün artış yaşandığını belirten Düztaş, "Bu doğrultuda özellikle en önemlisi sosyal medya üzerinden bazı çalışmaların yapılması gerektiğini düşünüyoruz. Bunun yanında olayın sosyal medya, televizyon programları ve eğitim boyutunun dışında cezaların da caydırıcı olması gerekiyor" ifadelerini kullandı.

"Çocukların suç oranlarında artış var"

Düztaş, dün yaptığı açıklamada şunları kaydetti:

"Çocukların son yıllarda gerek TÜİK raporlarına göre suç oranlarında artış var. Türkiye'de genel olarak suçlarda artış var, ama çocukların işlediği suçlarda daha büyük bir artış var. Örneğin TÜİK raporlarına göre 2017-2022 arasında tam 2 milyon 393 bin çocuk çeşitli suçlamalarla adli kuruma götürülmüşler. Bunu Türkiye nüfusunu oranladığımız zaman neredeyse yüzde 5 gibi bir orana geliyor. Çocuk nüfusuna oranladığınız zaman yüzde 15 gibi bir orana geliyor. Bu çok yüksek bir rakamdır. Bu çocukların büyük bir kısmı, bir sefer adli kurula gidenlerin, maalesef daha sonra bir daha gittiği görülüyor. Bunun için öncelikle bunların bir şekilde hafif veya ağır çok ayrım gözetmeden adli kurula gidecek bir suça karışmamalarını sağlamak lazım. Bu çocukların adli kurula gidecek şekilde suçlara karışmalarının ve genellikle son yıllarda çok artış göstermesinin sebepleri arasında temelde şöyle bir değerlendirme var; sanayileşme ile birlikte kentsel nüfustaki artış ve ailelerin şehirlere göç etmesi ile birlikte şehirlerdeki ekonomik düzeyin değişmesi, gelir düzeyleri arasındaki farklılıkların artması, köydeki ataerkil toplumun şehirlere ayak uydurmada sıkıntı yaşaması. Dış göçler, iç göçler... Yurt dışından gelen göçmenlerle iletişim haline geçmeleri, köyden kente göçün sonucunda doğan sıkıntılar, televizyon programları, sosyal medyanın yaygınlaşması ve orada bazı suç tiplerinin örgütlenmesi, suç oranlarının çocuklar arasında artırdığını göstermekte. 

"Suça sürüklenmeyi önleyici programlar yapılmalı"

Çocuklar sosyal medyadan, televizyon programlarında gördükleri bazı şiddet olaylarını kendilerinin de yapabileceğini, yaptıkları takdir takdirde cezasız kalabileceğini düşündüklerinden maalesef bu suç oranını çok arttırıyor. Çocuklar arasındaki en fazla işlenen suçun özellikle yaralama olduğu görülmekte. Yaralama suçları neredeyse tüm suçların yarısından daha fazla olarak görülüyor. Bu da dediğimiz gibi sosyal medyadaki televizyon programlarındaki şiddet içerikli programların veya videoların olmasından kaynaklı olduğunu tahmin ediyoruz. Bunun yanında özellikle Suriye'den Afganistan'dan gelen kişilerle iletişime geçilmesinin bir neticesinde de bu suç oranının çok arttığı görülüyor. Yüzdelik olarak bakıldığında çocuklar arasındaki bu suç artışının yüzde 370 gibi muazzam yüksek bir rakama çıktığı görülüyor. Bunun aslında önlenmesi için rehabilitasyon programlarının yapılması gerektiğini düşünüyoruz. Bazı televizyon programlarının hazırlanması gerektiğini düşünüyoruz. Belki de en önemlisi şu anda sosyal medya üzerinde gençlerin yoğunluklu bulundukları, etkileşim sağlayacak, bazı çocukların suça sürüklenmesini önleyici programların yapılmasını düşünüyoruz.

"Sosyal medya suç eğilimlerinde artışa neden olmuştur"

Sosyal medyada son dönemde her şey çok hızlı tüketiliyor. Özellikle Tik Tok diye bir mecra var. Şu anda en popüler sosyal medya mecrası. Çok kısa, uzun uzadıya anlatılan programlar yok. Her şey üç beş saniyede, 10-15 saniyede olup bitiyor. Bu, çocukların algılarının zayıflamasına çok hızlı olarak her şeyi tüketmelerine sebep oluyor. Belki eğlenceli olarak görülebilir ama bilim adamlarının yaptığı araştırmalar sonucunda suç eğilimlerinde artışlar olduğu görülüyor çünkü bazı şiddet sahnelerinin çok hızlı bir şekilde insanların beyinlerine işlediği görülüyor. Bu doğrultuda özellikle en önemlisi sosyal medya üzerinden bazı çalışmaların yapılması gerektiğini düşünüyoruz. Bunun yanında olayın sosyal medya, televizyon programları ve eğitim boyutunun dışında cezaların da caydırıcı olması gerekiyor.

"Çocukların suç olduğunu açıkça anlamaları lazım"

Genç çocuk ve küçük olarak kabul edilen çocukların cezasızlık veya cezalarının az olması dolayısıyla, bazı aile bireylerinin işlediği veya işlemesi muhtemel suçları çocuklar üzerinden onlara yaptırdıkları da maalesef hayatın bir gerçeği. Onun için bu ayrımların çok net bir şekilde ortaya konması gerekir. Çocukların işledikleri fiiliyatın suç olduğunun çok açık bir şekilde anlayabilmeleri lazım. Bunu anlayabildikten sonra da neticede yaptıkları eylemin cezasını çekebilmeleri lazım. Tabi çocuklar cezaevine koyulsun demiyoruz ama yaptığı fiilin bir karşılığının olduğunu bu yaşta görmesi lazım. Bu yaşta görmezse zaten ‘ileriki yaşlarda da ceza almıyoruz’ düşüncesiyle çocuk yaşta suç işleyenlerin, yetişkinlik dönemlerinde de suç işledikleri açıkça ortaya konmuştur. Bu tedbirlerin alınması gerektiğini düşünüyoruz." (ANKA)