Gündem

Çiğdem Toker'den Ulaştırma Bakanlığı'na: Hatanız nedeniyle oluşan 343 milyon TL kamu zararı için herhangi bir açıklama yapmayı düşünüyor musunuz?

19 Mayıs 2021 08:34

Sözcü yazarı Çiğdem Toker, ikinci kez iptal edilen, davet usulüyle gerçekleştirilmiş Bursa Şehir Hastanesi raylı sistemi ihalesi nedeniyle oluşan 343 milyon liralık kamu zararını Ulaştırma Bakanlığı’na sordu. “Bakanlık herhangi bir açıklama yapmayı düşünmüyor mu?” diye soran Toker, “Yoksa Söğüt-Taşyapı'nın enflasyon, döviz kuru, çelik fiyatları vb. gibi sayısız nedenle arttırdığı faturanın bedelini ‘nasıl olsa halk öder’ diye mi düşünüyor?” dedi.

Toker, 30 Ekim 2020’de 21/B usulüyle gerçekleştirilen “Bursa Emek Şehir Hastanesi Hafif Raylı Sistemi Hattı İnşaat ve Elektromekanik Sistemler Temin, Montaj ve İşletmeye Alma Yapım İşi” için yapılan ilk ihalenin iptaliyle ikinci ihalede maliyetin artırılmasına dikkati çekerek, “Bugün bu projeyle ilgili verilmiş ikinci bir iptal kararından bahsedeceğim. Bursa Şehir Hastanesi raylı sistemi ihalesinin yargı kararına rağmen ikici kez aynı usulle yapılmasının hukuka aykırılığını belgeliyor” dedi.

Toker devamında şunları kaydetti:

“Günfalt İnşaat'ın açtığı dava üzerine Ankara 3. İdare Mahkemesi'nin 31 Mart 2021 tarihli kararında, işi bitirme süresinin 1460 gün olduğu yazıyor. 1460 gün 4 yıl demek. Ankara 3. İdare Mahkemesi özetle ve mealen diyor ki: 21/b acil durumlarda başvurulması gereken bir usuldür, 1460 günde bitecek bir iş ivedi olamaz. Bu proje, açık usulle ihale edilmeliydi. Ulaştırma Bakanlığı'nın ne yaptığını yazdık. İkinci kez ihale ama yine 21/b ile ve yine Söğüt-Taşyapı'nın teklifiyle sözleşme.

Peki 1460 günlük yani 4 yıllık iş bitirme süresine ne oluyor? Olay Gazetesi yazarı Ahmet Emin Yılmaz'ın yazısına göre, “Söğüt-Taşyapı ortaklığı bu kez 700 günde bitirmeyi taahhüt ederken, 24 ay olarak hedeflenen yeni ihalenin süresini biraz daha kısaltıp 23.3 aya indirdi.”

Neresinden tutacaksınız şimdi bu ikinci ihaleyi ve sonuçlarını? İlk ihalede 4 yıl olan bitirme süresi, ikincide nasıl olup yarıya düşebiliyor? İki yılda bitebilecek bir iş idiyse, neden altı ay önceki ihalede 4 yıl süre verildi? Yargı kararına rağmen Ulaştırma Bakanlığı neden açık ihale usulü yerine 21/b'de ısrar etti? Eğer yargı kararına tam uyulup açık, şeffaf, her şirkete açık bir ihale yapılsaydı, ikincisini de Söğüt-Taşyapı'nın kazanma ihtimali aynı mı olurdu? Yoksa Söğüt-Taşyapı'ya bir söz verildi bu sözden dönülemediği için mi yargı kararına rağmen aynı yanlış usulde ihale edildi? Ulaştırma Bakanlığı, bu ihale kendi hatası nedeniyle yargıda iptal edilip tekrarlandığı için 343 milyon TL birden artan kamu zararı için herhangi bir açıklama yapmayı düşünüyor mu?”

Yazının tamamını okumak için tıklayın.