Politika

CHP'li Tekin'den "Cumhurbaşkanı adayı kim olacak" sorusuna yanıt: AKP ve HDP'liler Kılıçdaroğlu'na güveniyor

"Bu referandum sürecinde CHP kurucu ayarlarına geri döndü"

01 Mayıs 2017 13:22

CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, anayasa değişikliği referandumundan 'evet' çıkmasının ardından 2019'da yapılması öngörülen Cumhurbaşkanlığı seçimleriyle ilgili olarak sorulan "CHP'nin adayı kim olacak?" sorusuna "Millet karar verecek. Sandık koymaya da gerek yok" cevabını verdi. Referandum süreci boyunca yaptığı çalışmalardan bahseden Tekin, "AKP ve HDP'nin yerel iktidar olduğu illere gittim. Gördüğüm tablo ise şu oldu: Bu kitlenin önemli bir bölümü Kemal Kılıçdaroğlu'na çok güveniyor" dedi.
Ayrıca Tekin, "Bu referandum sürecinde CHP kurucu ayarlarına geri döndü. CHP Türkiye'nin çatısıdır, şemsiyesidir. Bu çatı da demokrasi ve özgürlükler çatısıdır" sözleriyle CHP'nin referandum boyuncaki kampanyasını değerlendirdi.

Gürsel Tekin'in Sözcü gazetesinden Nil Soysal'a verdiği söyleşi şöyle:

- İlk seçimde CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı kim olacak? Herkes bu sorunun yanıtını merak ediyor…

Bir kere bu referandum sürecinde CHP kurucu ayarlarına geri döndü. CHP Türkiye'nin çatısıdır, şemsiyesidir. Bu çatı da demokrasi ve özgürlükler çatısıdır. CHP, bundan sonra Türkiye'nin yüzde 100'üne hitap edecek bir siyasi partidir. Bunun garantisini de bu süreçte vermiştir. 16 Nisan referandumunda gerçek hayır oyunun oranı olan yüzde 55'i temsil eden vatandaşlarımıza ben Gürsel Tekin olarak şunu söylüyorum; bundan sonra sizler bu partide misafir değilsiniz, ev sahibisiniz. Türkiye'nin birliği, bütünlüğü ve kardeşliği için hep bir arada olacağız. Farklılıklarımız ise sadece bizim zenginliğimiz olacak. O farklılıklar üzerine siyaset inşa etmeyeceğiz. Türkiye'yi bir ayıptan kurtaracağız. Birbirini bu kadar ayrıştıran, toplumsal dokuyu bozan tehlikelerden bu ülkeyi hep birlikte kurtaracağız. Referandumda hayır diyen yüzde 55 kime karar verirse, bizim cumhurbaşkanı adayımız da o olacak.

"Sandığa gerek yok"

- Halka mı soracaksınız? 

Elbette buna millet karar verecek. Ama bunun için sandık koymaya da gerek yok. Referandum sürecinde il ziyaretlerime ben AKP'nin kalesi olarak bilinen Kırıkkale'den başlamış bir siyasetçi olarak, daha çok AKP ve HDP'nin yerel iktidar olduğu illere gittim. Gördüğüm tablo ise şu oldu: Bu kitlenin önemli bir bölümü Kemal Kılıçdaroğlu'na çok güveniyor.

"En başa döndük"

- Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nin Türkiye'nin izlenmesi kararını nasıl yorumluyorsunuz?

Başa döndük! Avrupa Birliği'nin lokomotifi olan Almanya'ya “Ey Almanya”, “Ey Fransa”, “Ey Hollanda” söylemleri ve içerideki uygulamalara bakarsak, bunun böyle olacağı görülüyordu. Hazırlanan raporda; “En çok tutuklu gazeteci olan ülke” deniliyor. Herhalde bu bir iftira değil. En çok tutuklu gazetecinin olduğu ülke biziz. Hukuk sisteminin işleyişi, özgürlükler ve tüm bunlara baktığımız zaman, eğer raporun içeriği ile ilgili itirazlar varsa, ana muhalefet olarak biz de her türlü desteği verelim. Ama fiilen bunların hepsi ülkemizde yaşanan sorunlar. O nedenle birilerinin nasıl karar aldıklarından ziyade, bizim dönüp kendimize bakmamız, anti-demokratik uygulamalardan ve OHAL yasasından nasıl kurtulacağımızın çalışmalarını yapmamız lazım. Kaldı ki; OHAL kalktığı zaman da çok büyük sorunlar bizi bekliyor. 100'e yakın belediyenin 70'ine kayyum atanmış, geri kalanı görevden alınmış. Yasaya göre OHAL kalktığında 45 gün içinde ya seçim yapacaksınız, ya da o belediye başkanlarını göreve iade edeceksiniz. Bu konuda hazırlıkları var mı yok mu onu da bilmiyoruz.

- Erken seçime gider miyiz?

Seçim 2019'da mı olur, bir başka tarihte mi olur, bugünden bunu görmek mümkün değil. Ben 6 ay sonrayı görmek istiyorum. Şu anda Türkiye'deki durum hiç iç açıcı değil. Çok ciddi ekonomik sıkıntılar var. Cevap bekleyen pek çok soru var…

"Türkiye'de çok ciddi ekonomik sıkıntılar var"

CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, "Şu anda Türkiye'deki durum hiç iç açıcı değil. Çok ciddi ekonomik sıkıntılar var" diye konuştu.

"Rey vatandaşın namusudur, bu namusa sahip çıkacağız"

- CHP AİHM'e başvurdu. Ancak Cumhurbaşkanı AİHM'den bir sonuç alınamayacağını söyledi. Alınsa bile o karar bizi bağlamıyormuş!… 

Sayın Cumhurbaşkanı AİHM'e ödenen tazminatları unuttu her halde. AİHM kararlarına trilyonlarca para ödeniyor. AİHM bizi bağlamaz diye bir şey yok. Rey vatandaşın namusudur ve biz bu namusa sonuna kadar sahip çıkacağız. Demokratik hakkımız ne ise, hukukta hangi alanlar varsa, eğer uzaysa uzaya kadar gideceğiz. Rey vatandaşın namusudur ve biz bu namusa sonuna kadar sahip çıkacağız. Sonuç alırız, ya da almayız, eğer alamıyorsak bu hukukun ayıbıdır. Tarihimiz yazacak bunları hep. Geçmiş dönemlerde de hukuksal olarak kara lekeler olmuştur. Buna idamlar da dahildir. Bugün o kararları veren yargıçların çocukları ve torunları soyadlarını değiştirmek zorunda kalmışlardır. Bunu da hiç kimse unutmasın. Ben inanıyorum ki tarihimiz bugünkü hukuksuzlukları da yazacaktır.

"Çok üzülüyorum"

- 16 Nisan sonrası CHP'ye yönelik de sert eleştiriler var. Oylara sahip çıkamadığınız düşünülüyor…

Maalesef çok üzülüyorum bu eleştirilere. Ama biz korsan bir devlet değiliz ki… Bu tür konuşmalar ancak korsan devletlerde olur. Hele hele Yüksek Seçim Kurulu gibi bir kurulun başındaki başkan ve yöneticilerinin; “Siyasi partiler de oylarına sahip çıksaydı” cümlesi kabul edilemez! Bu cümle YSK'nın kendini yok sayma cümlesidir. Hükmen kendisini yok saymıştır. 81 gün niye oyaladılar bizi? Bütün Türkiye coğrafyasını dolaştık biz. Keşke söyleselerdi… “Hiç boşuna dolaşmayın, biz bu referandumu anahtar teslim yaptık” deselerdi. Bu referandumda devlet, hele hele YSK sınıfta kalmıştır. Mesela Kadıköy ve Beşiktaş'ta 6 bine yakın iptal oy var! Ama adını vermeyeceğim bir başka ilçede oy kullanma oranı yüzde 100 ve bu yüzde 100'ün tamamı evet demiş. Üstelik bir tane bile geçersiz oy yok! Eşyanın tabiatına bile aykırı.