Politika

CHP'li Tanrıkulu, OECD'nin PISA sonucu için meclis araştırması istedi

PISA 2015 raporuna göre, Türkiye OECD ülkeleri arasında matematik ve okumada son 2 sırada bulunuyor

07 Aralık 2016 16:29

CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü'nün (OECD) üç yılda bir yayımladığı PISA raporunda Türkiye'nin matematik, fen bilimleri ve okumada 35 OECD üye ülkesi arasında sondan ikinci çıkmasıyla ilgili AKP hükümetinin eğitim politikalarını sorumlu tuttu. Tanrıkulu, Türkiye’nin fizik, kimya, matematik ve bilim alanında aşama kaydederek dünya genelinde de ilerleme gösterebilmesi amacıyla konu hakkında meclis araştırması istedi. 

Tanrıkulu Komisyon'a sunduğu dilekçede, 2015 yılında OECD’nin yaptığı en kapsamlı küresel eğitim araştırmasında Türkiye'nin 76 ülke arasında 41. sırada yer aldığını belirterek, 2014'te de eğitimde sonuncu sırada olduğu ve 2014 Yaşam Kalitesi raporunda ise, 'en zor yaşanılacak ülkeler' arasına girdiği hatırlattı. Tanrıkulu, "Son 3 yılda dünya genelinde Türkiye, eğitim ve özellikle bilim-matematik alanında son sıralarda yer almasına rağmen AKP Hükümeti gereken etkili, sürekli ve somut tedbirleri almamıştır" dedi.  

Tanrıkulu'nun Meclis Araştırma Komisyonu'na sunduğu dilekçede şu ifadeler yer aldı:

"Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü'nün (OECD), 34 üyesinin de aralarında bulunduğu 72 ülkede gerçekleştirdiği eğitim araştırmasının sonuçlarının yer aldığı merakla beklenen Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı (PISA) Araştırması Raporu'nu açıklamış, özellikle bilim ve matematik alanında öğrencilerin seviyelerini ölçen raporda, bilim alanında eğitim seviyesi en yüksek ülkenin Singapur olduğu, tüm ülkeler 530 puanın üzerinde skor elde ederken, Türkiye’nin 425 puanla, Meksika’nın ise 416 puanla bilim sıralamasında en sonda yer alan iki ülke olduğu ifade edilmiştir.

"OECD üyesi 72 ülkede, 15 yaşındaki 540 bin öğrenci üzerinde yapılan araştırma sonuçlarının yer aldığı PISA raporu bütün Hükümetlerin bir barometre olarak kabul ettiği ve eğitim politikalarını belirleyen bir rapor olması bakımından önemle takip edilmekte olup, Türkiye, ortalaması 493 olan bilim sıralamasında 425 puanla, dil ve ortalaması 493 olan dil ve yazı sıralamasında 405 puanla, ortalaması 490 olan matematik sıralamasında ise 413 puanla tüm alanlarda ortalamanın çok gerisinde kalmıştır.

"Türkiye eğitim haritasında Güney Amerika, bazı Afrika ülkeleri ve doğu Avrupa ülkeleri ile birlikte en düşük seviye olan kırmızı renkli ülkeler arasında yer almıştır. Raporda, Türkiye'nin, bilim, matematik ve okuma oranında OECD ülkeleri ortalamasının oldukça gerisinde olduğu da tespit edilmiştir.

"Eğitim haritasında Türkiye, Cezayir, Tunus, Malta, Yunanistan, Doğu Avrupa ülkeleri, Brezilya, Peru, Kolombiya, Birleşik Arap Emirlikleri, Tayland ve Endonezya ile birlikte en alt seviyeyi belirleyen kırmızı renkte gösterilmiştir.

Raporda, “gelişen teknolojiler ışığında yoğun bilgi akışımı ortamında, her bireyin bilimsel düşünme kapasitesine sahip olması,  zamanla yeni keşiflerle bilimsel verilerin değişebileceğini anlaması, doğanın ve teknolojinin gücünü ve sınırlarını kavraması" zorunluluğunun altı çizilmiştir.

"Türkiye’nin özellikle bilim ve matematik sıralamasında en sonda yer alan iki ülkeden biri olması düşündürücüdür. AKP Hükümetleri döneminde eğitim politikalarının ne denli başarısız olduğunun somut göstergesidir. 2015 yılında OECD’nin yaptığı en kapsamlı küresel eğitim araştırmasında Türkiye 76 ülke arasında 41. sırada yer almıştır.

2014 yılında yine OECD’nin açıkladığı eğitim araştırması sonuçlarında Türkiye’nin eğitimde sonuncu sırada olduğu ve 2014 Yaşam Kalitesi raporunda ise, Türkiye 'en zor yaşanılacak ülkeler' arasına girdiği ifade edilmiştir. Son 3 yılda dünya genelinde Türkiye, eğitim ve özellikle bilim-matematik alanında son sıralarda yer almasına rağmen AKP Hükümeti gereken etkili, sürekli ve somut tedbirleri almamıştır.

"4+4+4 olarak bilinen, 12 Yıllık Zorunlu Eğitim Sistemi 2012-2013 döneminde Türkiye'de uygulanmaya başlanmıştır. Son 3 yıllık OECD Eğitim Araştırması sonuçları, bu sistemin, Türkiye’de, eğitime başarı ve katkı sağlamadığını da gözler önüne sermektedir.

2012 yılında 30 Fizik Bölümü’nün kapatıldığı haberleri basına yansımıştı. 2015 yılında ise, YÖK tarafından, boş kontenjandan dolayı bazı programların sayısının düşürüldüğü ifade edilmiş, bu bölümler arasında fizik, kimya ve matematiğin başı çektiği görülmüştür.

"Fizik, Kimya ve Matematik bölümlerindeki zafiyetin bilim, mühendislik ve sağlık alanlarını doğrudan olumsuz etkileyeceği aşikardır.

"AKP Hükümeti’nin eksik, başarısız sonuçlara götüren eğitim politikalarını ivedi gözden geçirerek, bu alanda etkili, sürekli ve somut tedbirler alarak, Türkiye’nin fizik, kimya, matematik ve bilim alanında aşama kaydederek dünya genelinde de ilerleme gösterebilmesi amacıyla Anayasa’nın 98’inci, İç Tüzüğün 104’üncü ve 105’inci maddeleri gereğince Meclis Araştırması açılması için gereğini saygılarımızla arz ve teklif ederiz."