T24 - CHP İstanbul Milletvekili Ahmet Tan 12 Eylül referamunda neden "hayır" diyeceğini açıklarken, "YSK halkoylaması yasasını çiğniyor. Halkoylaması Yasası’nın (3376 sayı 28.05.1987) 4. maddesi açık: 'Halkoylamasına katılanlar, üzerinde ÖZEL İŞARET BULANAN MÜHRÜ, birleşik oy pusulasında tercih ettiği kısmın üzerine basarlar' dediğini belirterek, halkın "aptal" yerine konduğunu söyledi.
- YSK halkoylaması yasasını çiğniyor...
Halkoylaması Yasası’nın (3376 sayı 28.05.1987) 4. maddesi açık:
“Halkoylamasına katılanlar, üzerinde ÖZEL İŞARET BULANAN MÜHRÜ, birleşik oy pusulasında tercih ettiği kısmın üzerine basarlar.”
- Evet! Buyurun buradan basın!
Anayasa paketine o bir tek madde ekli olsaydı…
Benim oyum, hiç kuşkusuz “Evet” olurdu…
*
Ama bu iktidar o bir tek maddeyi pakete koymadı…
Koyamadı..
Koyamaz da…
Çünkü böyle bir madde başını belaya sokar…
Başbakanından bakanına gayretkeş parti yöneticisinden, işgüzar valisine kadar..
Hepsi hakkında her gün her saat dava açılırdı..
*
AKP, bu yüzden Anayasa’ya o maddeyi koymak yerine…
Halkı aptal yerine koymayı tercih ediyor.
Bu daha kolayına geliyor.
*
O madde…
Aslında çok kısa çok öz bir madde.
Hatta ve keşke madde, Anayasa’nın “Değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif dahi edilemez” o ilk 4 maddesinin arkasına 5. madde olarak eklense..
*
İşte o madde:
“Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları aptal yerine konamaz!”
*
Böyle bir madde, sadece iktidarı değil muhalefeti de bağlayacaktır.
Ve ülkemizde insana saygı artacak ve yaşam standardı yükselecektir.
*
Böyle bir maddeyi, halkı değil aptal, affedersiniz eşek yerine koyan 12 Eylül Darbecileri'nin Anayasa’ya koyması beklenemezdi.
AKP iktidarı da sivil 12 Eylülcü olarak böyle bir maddeyi pakete koymadı koyamadı.
Çünkü AKP için halkı aptal yerine koymak, narkotik bir alışkanlık haline geldi.
*
Bu alışkanlığa devletin en saygın kurumları bile, bilerek bilmeyerek yardım ve yataklık ediyor.
Örnek çok:
Halk oylamasında seçmenlerin oy pusulasını “Evet” mührü ile damgalayacakları açıklanmıştı.
Bu durumun , “Hayır” oyu verecek seçmenin kafasını karıştıracağı ve oy iptaline yol açacağı çok açıktı.
Yüksek seçim Kurulu, konuyu ele aldı ama çok garip bir karar verdi.
Bu karar halkı aptal yerine koymak isteyenlerin ekmeğine (daha doğrusu oy pusulasına evet margarini) sürecek tarzda bir karardı:
“Oylamada “Tercih” yazılı mühür kullanılacak. Bu mühürden yeterli sayıda yoksa “Evet” mührü kullanılacak.”
*
Nasıl bir karar bu?
Mühür denilen şey, üç- beş liraya kırtasiyecilerde bile bulunabilen/yaptırılabilen bir basit bir lastik damga.
49,5 milyon seçmen, milyonlarca lira harcanarak siyasi bir kapris veya şeytani bir plan uğruna sandığa sürükleniyor. Konu üç-beş kuruşluk bir damga masrafına gelince eldeki “Evet”ler kullanılsın diye YSK karar veriyor.
Bu kararda bilerek bilmeyererk “Evet”e gizli bir destek kokusu olduğu açık.
YSK’nın uyguladğı Halkoylaması Yasası’nın (3376 sayı 28.05.1987 tarihli yasa) 4. maddesi daha da açık:
“Halkoylamasına katılanlar, üzerinde ÖZEL İŞARET BULANAN MÜHRÜ, birleşik oy pusulasında tercih ettiği kısmın üzerine basarlar.”
*
Yasa açık; Madde “özel işaret bulunan mühür” den söz ediyor.
YSK ise “Tercih” veya “Evet” mührü basılsın kararı basılır diyerek yasaya aykırı bir karar veriyor.
Bu “Evet”li karar “Evet” diye kıvranan üstünü başını
“Evet” diye yırtan Tayyip Bey’e mükemmel bir pas oluyor.
Ve ortalığı “Evet” reklamlarıyla donatıyor.
“Evet” mührü tutan bir el üzerinde sadece “Evet” yazılı olan oy pusulasını damgalıyor.
O ele o “Evet” mührünü ne yazık ki YSK vermiştir.
*
TC Anayasası için en acil madde başta sözünü ettiğimiz maddedir.