CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç, 22 Kasım’da görev süresi bitecek olan TBMM Başkanı İsmail Kahraman'ın yeniden adaylığı konusunda, “Bugüne kadar Atatürk’e, Cumhuriyet'e karşı söylemleriyle aslında TBMM Başkanlığını yönetmeyi hak etmeyen bir Meclis Başkanı'dır” dedi.
Meclis’te bir basın toplantısı düzenleyen Özkoç, gazetecilerin AKP’de Atatürk açılımına ilişkin sorularına, bunda bir samimiyet bulmadıklarını belirterek, “Dün söyledikleri her şeyi inkar edercesine bugün başka bir şey söyleyen, bugün söylediklerini inkar edip yarın başka bir şey söylemeye hazırlananlara karşı bizim tutumumuz nettir. Sayın Erdoğan'a dünya şüpheci bakıyor, Rusya, ABD, Avrupa öyle bakıyor. Aslında biz de şüpheyle bakıyoruz, her gün nasıl, neyle karşılaşacağımızı bilmiyoruz” yanıtı verdi.
Seçim ittifakları sorusuna da yanıtlayan Özkoç, "Biz buradan tekrar 2019'da bu kişiye seçimleri kazandırırız, ne yaparız da beceririz diye 12 arkadaşı, gece gündüz çalışıyor. Bunun için daraltılmış bölgeyi, tercihli oy sistemini getirmeyi düşünüyorlar. Tek istedikleri var, ister ittifak olsun, ister seçim sistemini değiştirmek olsun, millet iradesi değil, kendi iradelerinin tekrar iktidara gelmesi için her türlü oyunu oynamaya hazırlar" dedi. MHP ile ittifak konusunda da Özkoç, “Bu ittifakı bugün gördük, dün gördük yarın da göreceğimize şaşırmayacağız” diye yanıtladı.
CHP Grup Başkanvekili Özkoç’un basın toplantısındaki açıklamaları şöyle:
“Son dönemde, 15 yılda hiç alışık olmadığımız yönüyle bir Atatürk gündemiyle karşı karşıyayız. Atatürk’ün adının resmi törenlerde, Meclis açılışlarında anılmamasına tanığız, Silah arkadaşları üzerinden üstü kapalı yaylım ateşine tutulmasına tanığız, Atatük’ün ve devrimlerinin müfredatta eksiltilmesine tanığız, Ancak ilk kez, “onu kimseye yedirtmeyiz” tarzında bir çıkışa tanıklık ediyoruz. Bu bizim için memnuniyet verici bir gelişme.
Peki kimdir sahip çıktıkları Mustafa Kemal Atatürk?
Bunun bana göresi, sana göresi yok, Mustafa Kemal Atatürk’ün dünyadaki karşılığı; Cumhuriyet demektir, Demokrasi demektir, Laiklik demektir, Bilim, irfan demek, liyakat demektir, Kadın erkek eşitliği demektir, Vals ve aynı zamanda zeybek demektir.
Cumhuriyetimizin ve partimizin kurucu liderinin, Mustafa Kemal Atatürk’ün devrimleri, ortaya koyduğu modern Türkiye Cumhuriyeti hedefi ortadadır.
İnsanlarımızın son dönemlerde artık stadyumlarda, sokaklarda, evlerde, arabalarda ortak bir çığlık haline gelen Atatürk sevgisi, temelde bir Cumhuriyet sevgisidir, ülkemize, geleceğimize, hayatımıza sahip çıkma çabasıdır.
Cumhuriyetin tehdit altında olması, insanlarımızın Atatürk’e daha fazla sarılmasına yol açmıştır.
AKP ve onun Genel Başkanı, buradan yine bir CHP polemiğiyle kendisine hikaye çıkarmaya çalışıyor.
Bizim bu tavır değişikliğinde gördüğümüz tek şey; halkımızın Atatürk’e ve cumhuriyete sahip çıkışı, AKP’yi ve onun Genel Başkanı’nı Atatürk’ü ağzına almaya mecbur etmiştir.
Tablo bizim için bundan ibarettir ve memnuniyet vericidir.
Atatürk sevdası, mecburen de olsa artık AKP’yi de sarmaktadır.
İstanbul’un silueti ve kentleşme sorunları da bir süredir AKP Genel Başkanı ve bakanlarca gündeme taşınıyor.Ve hatta komik bir şekilde CHP’yle ilişkilendirilmeye çalışılıyor.
İstanbul’u 23-24 yıldan beri yönetiyor?
Kimin iktidarı döneminde gökdelen sayısı 4’ten 121’e çıktı?
Hem silüeti bozan hem altyapı sorunlarıyla kentte düğümler yaratan, nefes kanallarını kapatan gökdelenleri, İstanbul’a hançer gibi saplayanlar kimdi?
Cami restorasyonundan, mozaiklere, külliye, tapınak, kale restorasyonlarına kadar ülkeyi, kötü restorasyonda dünya markası haline getirenler kimdi?
Bir pişmanlık sağanağı altındayız. İstanbul’a ihanet ettik, Kentleşmede, kentsel dönüşümde yanlış yaptık, Eğitimde istediğimiz sonuçları alamadık, Bu cümlelerinizden biz ne anlayacağız. Bravo özeleştiri mi yapılıyor diyeceğiz. Hatalarınızın bedelini bu ülkenin insanları, evlatları ödüyor, kentleri ödüyor, dağı, taşı, toprağı ödüyor. Siz hiç hesap vermeyecek, bedel ödemeyecek misiniz?”